Annenin durduramadığı çocuk

"Çocuk olduğunu unutursam bana hatırlat…"


En yüce ebeveynlik cümlesi bu. Bence. Var mı diyebilenimiz?


Bilmediğimizden değil. Sezen’in yazdığı şarkı sözleri gibi basit, öylesine kelimeler yan yana getiremediğimizden.


Mengenedeki nesliz ya biz…


"Çocuksun sen anlamazsın"la büyüdük, acısını çektiğimiz pasifliği yaşamasın diye kendi çocuğumuza aynısını yapmadık, ayarı da. Sınırı nerde koyacağımızı bilemedik, sınır deyince sinir olduk.


O yüzden başlık minikle aramızda çok zikredilmiyor sanki. Oysa sınır çok değerli, bakımı veren için de alan için de. Neden peki?


“Çocuğumuzu engellemek ya da üzmek için değil, başkasına engel olmaması için koymalıyız sınırı” diyor Uzman Psikolog Fatma Karakuş: “İlk dönem alıştırmaları çok erken yaşlarda yapılmalı bunun. Çocuk çok ağladığı için anne her istediğini yapıyor ya da alıyorsa, yanlış başlıyor.”


Oyuncak alınmadı diye çok öfkeleniyorsa, öfkelenecek sevgili anne, sonuna kadar yaşayacak duygusunu.


Bak bize düşen ne?



  • "Senin duygu yoğunluğundan korkmuyorum" diyeceğiz.
  • Onun bir sağ, bir sol koluna hafifçe dokunarak sakin olmasını söyleyecek, "Buna ağlanır mı?" demeyeceğiz. Ateş düştüğü yeri yakar ya.
  • 0-6 yaş arasında ağlarken yalnız bırakmayacağız. Yanında durup, ninni gibi konuşacağız. Ağlaması seni de yükseltiyor biliyorum ama gülümse ki, kalksın amigdala. Yüzünü yumuşat, beynin de yumuşasın. Rahatlasın bedenin.
  • İşte şimdi sakin ve öğrenmiş minik ellerinde senin.

Anneye düşen görev

Ebeveyn olarak işimiz ona sınırı doğru yerde çekmek ve sonrasında onu rahatlatmak yani. Çocuk acısını yaşayacak. Sen acısını üstlenmeyecek ya da bastırmayacaksın. Han dediğimiz yere hamamları dikmeyecek hayatta ayakta durabilmesi için, bir kazanımı olması lazım.


Sınırı koyamazsak

Sınır konmayan çocuklar anne babayı iknaya gidiyor ve manipülatif oluyorlar. Dahası okul zamanı özürlü gibi kalıyor sınır konmayan çocuk, başkasının ihtiyacına tosluyor. Ve kendini güvende hissedemiyor, konu bu.


Çocuğun ihtiyacı olan güvence

Oysa çocuk “Yanlış bir şey yaptığımda annem babam beni durdurur” diyebilmeli. Annesince zamanında durdurulamayan çocuk, okuldaki düzen tarafından durdurulacak çünkü.


Kritik olansa şu: 6-12 yaş arası gelişim dönemi “başarı” duygusuna odaklı olduğu için, aldığı hasarlar derinlerde bir yere “değersizlik” duygusu olarak yerleşecek.


Size tepkiyle kalkan elini, dışarıda pısırık olmasın diye tutmazsanız, sınırı doğru yerden çizememiş olursunuz. Onun bunun suratına patlatan çocuğunuz yüzünden, okulun toplantı odasında geçecek nurtopu gibi saatleriniz oldu demektir. Ve çözülmesi çok daha karmaşık hale gelmiş duygu maliyetleri.


Sonuç

Kitap bunu diyor, ama içindeki ya da dışındaki dünya kuralı başka türlü okumaya zorluyor. Ey sevgili anne, kalp de sende izan da. Kendin karar ver neye inanacağına.


* Çocuk Gelişiminde Anne Baba Etkisi Semineri’nde verdiği değerli bilgiler için Uzman Psikolog Fatma Tosuntaş Karakuş’a ve eğitimi düzenleyen Montessori ve Kaynaştırma Eğitimini Geliştirme Derneği’ne teşekkür ederim.


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.