Yeme-içme sektöründe Ankara’dan da bir marka çıkabileceğini gösterdiniz. Nasıl başladı tüm bu yolculuk?

Bu sektöre yaklaşık 20 yıl önce girdim. Eski ortağım ile birlikte, 90’lı yılların başında Ankara'nın ilk kafesi olan Cafemiz’i kurduk. Ardından, 2005 yılına kadar Ankara’nın sosyal hayatını değiştiren Kuki ve QuickChina markaları geldi.


2006 yılında ortağımdan ayrılarak Big Chefs Cafe&Brasserie markasını kurdum. Big Chefs’lerin sayısı bugün Ankara’da 3, İstanbul’da en son açılan Kemerburgaz ile 6 ve Gaziantep, Antalya, Mersin olmak üzere toplam 13 şubeye ulaştı.


Peki ya Big Chefs nasıl bir ruh hali ile doğdu?

Big Chefs, hayatımın belki de en kötü döneminde, tekrar var olma, ayağa kalkma istediği ve azmi ile doğdu. Geçmişte edindiğim deneyimleri ve manevi birikimleri hem kendimi hem de yapmak istediklerimi yansıtmam için iyi bir sınavdı.


10 yıl sonra Big Chefs’i nerde görüyorsunuz? Gelecekteki planlarınızda ve hedeflerinizde neler var?

Her zaman amatör bir ruh taşıyan, profesyonel bir ekiple çalışmanın ve doğru bir kurumsal altyapı tesis etmenin, başarıyı getiren en önemli etken olduğuna inanıyorum. Her zaman ilk gün duyduğum heyecanı yaşayarak başlıyorum güne. Kendi evimde her gün yüzlerce misafir ağırlıyorum hissini taşıyorum. Hem ben hem de ekibim, evimize gelen konuklar gözüyle bakıyoruz misafirlerimize.


Big Chefs'in en önemli stratejisinin “samimiyet” ve “ruh” olduğuna inanıyorum. Önümüzdeki 10 yıl içinde de büyüme stratejimizi doğru konumlandırarak yurt dışına açılmayı ve Big Chefs’i bir dünya markası yapmayı hedefliyorum.


Girişimci kadınlara önerileriniz nelerdir?

Türkiye’de kadın olmak zor ama kadın girişimci olmak daha da zor! Her alanda olduğu gibi, iş alanında da ataerkil bir toplumuz. Kadınlara karşı bir önyargı var. Ben inanıyorum ki, kadın girişimcilerin, işlerini özgürce yaptıkları iş ortamları arttıkça, bu bizi ileriye götürecektir. Kadınlar doğuştan gelen yaratıcı, disiplinli ve önsezileri yüksek kişiler olarak girişimcilikte daha başarılı oldukları kesin. Genç kadın girişimcilerine tavsiyem, araştıran, soran, merak eden, yaratıcılıklarını her alanda kullanan ölçülebilir risk alan girişimciler olsunlar. Hedefe ilerlerken doğru bir iş planı yaparak doğru adımları atsınlar ve hayallerinin peşini hiçbir zaman bırakmasınlar.


Sizce ülkemizde kadınların öncelikli sorunu nedir?

Ekonomik özgürlüğe sahip olamamanın getirdiği duygusal ve fiziksel şiddete maruz kalma.


Peki elinizde bir yetkiniz olsaydı Türkiye’de kadınlarla ilgili neleri değiştirmek isterdiniz?

Elimde olsaydı, kadınların sermayeye erişimini kolaylaştıracak pek çok yeni düzenlemeler getirirdim. Kadına şiddet uygulayanlara verilen cezaları ağırlaştırırdım...


2 çocuk annesi ve aynı zamanda çok yoğun çalışan bir kadın için hayat nasıl gidiyor? Nasıl yönetiyorsunuz tüm bunları?

İşimi çok seviyorum ama annelik çok daha zor bir meslek bana göre. 2 oğlum var ve erkek annesi olmanın keyfi ile zorluğunu bir arada yaşıyorum. Onlara her zaman iyiyi gösteren bir arkadaş gibi yaklaşıyorum.


Ben anne olarak çocuklarına hem özgürlük tanıyan hem de onları disiplin içinde hem derslerine hem de sosyal hayatlarına yönlendiren bir kadınım. İstedikleri her şeyi yapıyorlar ama istemeyi bilerek, yapmaları gerekenleri yerine getirerek...


Kaderci biri misiniz yoksa pozitif düşünceye inanır mısınız?

Bazen öyle olaylar yaşıyoruz ki, her şeyi doğru yapsak da hani derler ya, olmayınca olmuyor diye. Elimizde olmayan bazı şeylerin olduğuna ve bunun kader tarafından yönetildiğine inanıyorum. Ama aynı zamanda pozitif düşünmenin, insanın hayatına da pozitif olaylar çağırdığına inanıyorum. Evrenin pozitif ve güzel duyguları ödüllendirdiğini düşünüyorum...


Ve son olarak “eğer” ile başlayan bir cümle kurmanızı istesem devamını nasıl tamamlardınız?

Eğer bana yeniden bir hayat yaşama şansı verilseydi, bu yaşadığım hayatın aynısını tekrar yaşamak isterdim.


Gamze Cizreli den Lezzet Tarifi

Yeme-içme sektöründe söz sahibi ve yemek kitabı olan biri olarak,severek yaptığınız bir yemek tarifi verebilirmisiniz?

Oğul ve Ali’yi büyütürken, yedikleri içtikleri konusunda hep çok özenli oldum. Onların çok sevdiği zencefilli kurabiye tarifini paylaşayım sizlerle...


Zencefilli kurabiye tarifi:

10 adet için malzemeler:

400 gram un, 250 gram margarin, 75 gram toz şeker, 25 gram pekmez, 1 yumurta, ½ limon, 2 çay kaşığı kabartma tozu, 1 çay kaşığı vanilya, 1 çay kaşığı zencefil.


Hazırlanışı:

Margarin, şeker, pekmez, yumurta sarısı, limon kabuğu rendesi, kabartma tozu, anilya ve zencefili derin bir kasenin içine koyup şeker eriyene kadar bir çırpma teli ile karıştırın. Bu karışıma, unu eleyip ekleyin ve yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurun. Hamuru bir kaseye koyup üzerini streç filmle kaplayın. Buzdolabında 1 gün dinlendirin. Hamuru merdane yardımıyla ½ cm kalınlığında açın. Çeşitli kalıplar kullanarak veya elinizle farklı şekillerde hamurlar oluşturun. Yağlı kağıtla kaplanmış tepsiye dizip 180 derece ısıtılmış fırında 15 dakika pişirin. Fırından çıkarıp soğutun, soğuduktan sonra üzerine dilediğiniz bir sosla dekor yapın!



Gamze Cizreli’nin Kişisel Gündemi

En son okuduğu kitap: Hande Altaylı’nın Kahperengi kitabı

En son izlediği film: Nar

En son aldığı müzik CD: Havana Club’ın The New Cuban Underground

Türkiye’de en sevdiği şehir: Istanbul, Karaköy

Dünyada en sevdiği şehir: New York

En son aldığı ve çok duygulandığı hediye: Ali’nin beni anlattığı resim


Röportaj: Ayla Ceyhan

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.