Çocuklar papatya gibi büyür!
Damla Çeliktaban, "Çocuğunuzun Beynine Hoş Geldiniz" adlı kitaptan çocukların beyin gelişimi hakkındaki detaylara değindi.
-
Papatya çocuk da nedir demeyin: Türkçedeki karşılığı hudayinabit olsa gerek... İsveç'te çevresel koşullara aldırış etmeden serpilen çocuklar için kullanılan bir terim bu. Anne babaların ayırabildiği zaman ve ilgiyle idare etmesini bilen çocukların, zor şartlarda hayatta kalma ve genlerini aktarma olasılığının daha fazla olduğunu söylüyor araştırmalar... Buralara nereden mi geldik? Çocuğunuzun Beynine Hoş Geldiniz isimli bir kitaptan...
1 / 10
-
İki nörobilimcinin beynin yapılanması ve gelişmesi dolayısıyla çocuğun genlerden mi yoksa çevresel faktörlerden mi daha çok etkilendiğini araştırdığı bir çalışma bu. Son zamanlarda elime geçen en ilginç çocuk gelişimi kitaplarından biri. Yazarlar Sandra Aamot ve Sam Wang diyorlar ki: "Çoğu çocuk dünyanın kendisine sunduğu koşullar her ne ise o koşullarda büyümenin bir yolunu bulur." Çocuğun beyni kendi kendini inşa eden durdurulamaz bir mekanizma. Kitap çok detaylı anlatımlarla beynin gelişim sürecinden bahsediyor. Benim için asıl ilginç olan birkaç sayfada bir yerleştirilmiş kutucuklar.
2 / 10 -
Bunlardan bazıları şöyle:
3 / 10 -
Yanlış giden şeyler annenin suçu mudur? Çocuklar kendi gelişimleri için etkin birer katılımcıdırlar. Bu bağlamda anne babaların kusursuz olmaları gerekmez. "Çocuklarınıza bağırmayın" dendiğinde bu arada sırada çıkan kötü ruh hallerinin çocukların psikolojisinde ciddi ve uzun süreli hasalara yol açma ihtimalinden çok bağırmanın çocuk davranışını değiştirmede etkin bir yol olmamasındandır. Anne babaların çocuklarıyla ilgili her konuda endişelenmelerindense onlarla zaman geçirmekten zevk almaları daha iyidir.
4 / 10 -
Hamilelikte balık yiyin! Balık beyindeki nöronların gelişimi için çok önemli olan omega-3 yağ asidinin en temel kaynaklarından biri. Hamilelikleri sırasında balık yiyen annelerin çocuklarının beyin fonksiyonları balık yemekten kaçınan annelerin çocuklarınınkine göre çok daha iyi olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır. Anne ne kadar çok deniz ürünü tüketirse çocuğun beyin fonksiyonu o kadar iyi oluyor. Bu hususta dikkat edilmesi gereken tek konu balığın düşük cıva içermesi yani küçük balıkların tercih edilmesi. Kılıç balığı vs. gibi büyük balıklarda cıva birikimi fazla oluyor.
5 / 10 -
Emzirmek zekâyı arttırır mı? Bebekliklerinde sadece anne sütüyle beslenen çocukların zekâlarının mamayla beslenen çocuklardan ortalama olarak daha yüksek olduğu kanıtlanmış. Lakin burada cevabı henüz bilinmeyen bir soru var. Bu korelasyon nereden kaynaklanıyor? Anne sütünden mi yoksa çocuklarını anne sütüyle beslemeyi seçen annelerin özelliklerinden mi? Kitapta yazılana göre çocuklarını emzirmeyi seçen annelerin mamayla besleyen annelere göre IQ'ları ve eğitim seviyeleri daha yüksekmiş. Annenin IQ'sundaki 15 puanlık artışın bebeğini emzirme oranını 2 kat artırdığı tespit edilmiş.
6 / 10 -
Yabancı dil küçük yaşta öğrenilir. Dil öğrenme becerisi yaş büyüdükçe azalır. Çocuğunuzun anadilinden başka bir dili akıcı bir şekilde konuşmasını istiyorsanız en iyi yöntem yaşamının ilk yıllarında öğrenmeye başlamasıdır.
7 / 10 -
Kızlar bebeklerle, erkekler arabalarla oynar. Oyuncak tercihleri neredeyse kesin olarak doğuştan gelir (yine de kültürün de biraz etkisi vardır.) Bu tercihlerin ortaya çıkışı çocuğun kendini erkek veya kadın olarak saptamasından çok daha önceki bir aşamadır. Erkek çocuklar oyun bloklarından kuleler yapıp yıkarken, güreşirken ya da yakalamaca oynarken fiziksel dünyanın kurallarını öğrenirler. Kızlar ise bebekler ve evlerle oynarken bakım vermenin yanı sıra hassas kas kontrol becerilerini geliştiriyorlar.
8 / 10 -
Çocuğunuzu gürültüden koruyun! İşitme bozukluğunun en yaygın sebeplerinden biri gürültüye maruz kalınmasıdır. Eğer bir kadın hamileliğinin son 3 aylık döneminde kronik yüksek gürültüye maruz kalırsa bu gürültü henüz doğmamış bebeğinde bile işitme kaybına yol açabilir. Gebeliğin son 3 aylık dönemi ve yaşamın ilk altı ayı gürültü sebebiyle zarar görmenin en kolay olduğu zamandır. Hele erken doğmuş bebekler gürültüye karşı özellikle savunmasızdır. İşitme kaybı, havai fişek gibi çok yüksek bir sese kısa bir süre maruz kalmakla oluşabileceği gibi şehir trafiği gibi orta seviye gürültülere sürekli maruz kalmaktan da kaynaklanabilir. (Gürültülü bir otobanın kenarında yaşamak çocuğunuzun işitme yeteneğine, yatak odasında havai fişek patlatmak kadar zarar verebilir.)
9 / 10 -
Papatyadan ayrılan... Yaşamlarının ilk yıllarında yeterince dokunulmamış bebeklerde gelişme geriliği görülür. Bu durum beyin gelişiminin papatyaya benzemeyen yönlerinden biridir. Bu soru en çok eleman yetersizliği olan yetimhaneler veya prematüre bebeklerin insan temasından izole edildiği yoğun bakım birimleri gibi kurumlarda ortaya çıkar.
10 / 10
YORUMLAR