“Sosyal medyayı en çok iki grup kullanır” diyen Prof. Semerci, “İlki narsistler. Bu gruptakilerin amacı kendilerini daha çok tanıtmak ve anlatmaktır. Bir de içe dönükler var. Onlar da yüz yüze görüşmeleri başarıyla yapamayan ama sosyal medya vasıtasıyla daha rahat iletişim kurabilen bireyler” diye konuştu. Bu sözleri hem uzmanların hem de sosyal medya kullanıcılarının farklı tepkilerine neden oldu. Kimileri Prof. Semerci’ye hak verirken kimileri ise sosyal medyadaki paylaşımların içe dönüklük ya da narsisizm ile ilgisi olmadığı görüşünde.


“Zaten narsist bir çağda yaşıyoruz”

Pelin Batu (Oyuncu): İnsanlar hayattan koptukça, robot gibi saat 09.00- 17.00 şeklinde çalıştıkça, ister istemez sosyal hayattan uzaklaşıyorlar. Bu nedenle sosyal medya bir iletişim aracı oluyor. Normal hayatta insanlarla görüşüp tanışıp aktivitelere katılamadıkları için sosyal medya, tuhaf bir sosyallik sağlıyor. Bence çağ narsist bir çağ. Dünyanın her yerinde bir kişi blog yazarak ya da video ile yüz binlerce insana ulaşabiliyor ve birdenbire fenomen olabiliyor. “Narsisti nasıl tanırız?” diye bir makale okumuştum. Yazı çevremdeki herkesi tarif ediyordu. Ben sosyal medyayı az kullanan bir insanım. Hepimizde narsisizm vardır biraz. Sosyal medyadan kaçmaya başlayınca da, devekuşu gibi oluyorsunuz. Sanki başka çağda yaşıyor gibiyim.


“Zekâ, zaman ve büyük beceri ister”

Ayhan Akcan(Psikiyatr): Bir kere sosyal medyayı kullanmak için zekâ, zaman kullanma becerisi, kendini ifade edebilme, sosyal ve bilgi sahibi olmaya çalışma, teknolojik altyapı gerek. Dolaylı yoldan iletişime açık, teknolojiyi iyi kullanan, dünyadaki gelişmeleri son derece zamanında takip eden bir grup. Bunun içinde sosyal fobisi olan, sosyal iletişim problemi olan, kendini ifade edemeyen bir grup var doğru. İkinci bir grupta ise, lider olmak isteyen, kendinden bahsettirmek isteyen daha çok sanatçı grubu, işadamı ya da bilim adamı oluyor. Bu gruptakiler narsist yani ben merkezci kişilik, sürekli kendisinden konuşulmasından hoşlanan bir grup. Üçüncü grupta ise antisosyal yani psikopat dediğimiz kural tanımayan “gıcık” dediğimiz tiplemeler yer alıyor. Ancak narsist ve psikopat dediğimiz grupların oranı çoğunluğun yüzde 4-5’ini geçmez.


“Vahşi ve vicdansız bir dünyaları var”

Mümtaz’er Türköne (Gazeteci-Yazar):

Sosyal medya kişiyi narsist ve egosantrik yapıyor. Sosyal medyada var olan bir cemaat var. Bunlara sosyal medya cemaati diyorum. Bu cemaatin gerçek dünyanın tamamen dışında, farklı öncelikleri, farklı iddiaları var. Ve bunlar gerçekten normal insanlardan farklı özellik taşıyor. Çoğunda narsist özellik görülüyor. Toplum ortalamasını temsil etmiyorlar. Mesela en son Sırrı Sakık’ın oğlunun intiharı ile ilgili sosyal medyada dolaşan yorumları okudum. Hakikaten sağlıklı bir ruh halini yansıtmıyor. Vahşi ve vicdansız bir dünyada yaşıyorlar. Bir baba oğlunu kaybediyor, evlat acısını yaşıyor ve insanlar çok farklı yorumlar yapıyor. Bu aynı zamanda narsist özelliktir. Çünkü narsist sadece kendini sever ve geri kalan her şeyi bir teferruat olarak görür.


“Beyin kısır bir döngüye takılıyor”

Tanju Sürmeli (Psikiyatr): Facebook’a devamlı girmek beyinde, bağımlılık yani dopamin dediğimiz kimyasal maddeyi aktif hale getiriyor. Dopamin bize haz, mutluluk veriyor. Âşık olduğumuzda da dopamin devreye giriyor. Onun için sürekli âşık olduğumuz kişiyi düşünmeye başlıyoruz. Beyin o kadar uyarılıyor ki, sonrasında devamlı uyarılmak istiyor. Beyin devamlı kısır bir döngüye takılmış oluyor. Bu yüzden diğer işlerini ertelemeye başlıyor ve başka yollardan iletişim kurma kapasitesini kullanmıyor. Onların içinde narsistlik mi, içe dönüklük mü var bilemiyorum. Sosyal medyayı çok kullanıyorsak, biz çok takıntılı milletiz, beynimiz hemen bir yere takılıyor demek.


Haber: Tülay Şubatlı

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.