Birkaç gündür okuduğum ve takip ettiğim tek konu deprem bölgesi. Her kurtarılan can için binlerce şükrediyorum, her kayıp için derinden acı hissediyorum hepiniz gibi… Sabah işe gelip bilgisayarımı açtığımda yine ilk olarak haberlere baktım ve hayatını kaybeden kişi sayısının 39’a çıktığını öğrendim. 39 can, 39 aile, 39 sevilen… Nasıl tarif edilir ki bunun acısı, ben edemiyorum.


Bir gece önce ailenizle beraber evde yemeğinizi yiyip çayınızı içiyorsunuz, günlük konuşmalarınızı yapıp ertesi günü planlıyorsunuz. Her ortalama ailedeki gibi hayat kaygılarınız ve sıkıntılarınız var, bunları çözmeye çalışıyorsunuz. Ertesi gün ne oturduğunuz koltuk, ne izlediğiniz televizyon, ne uyuduğunuz oda, ne de kapısını açıp içeri girdiğiniz bina var. Bunlardan da önemlisi ailenizin ve kendi canınızın derdindesiniz. Belki ulaşamıyorsunuz sevdiklerinize dışarıdan. Belki de göçükte kurtarılmayı bekliyorsunuz. Tüm bu şeyleri yaşayıp sonra normal hayatına dönmek… Hayattaki en büyük sınavlardan biri olsa gerek.


Yukarıda yazdığım tüm bu sıkıntıları yaşamayan bizler, sadece acıyı mı paylaşacağız? Akşam sıcak evimizde oturup haberleri izleyip, bir süre üzülüp sonra günlük rutinimize mi döneceğiz. Sadece arkadaşlarla yapılan sohbetlerde konuşup arkamızı mı döneceğiz? Anadolu insanıyız biz, dertleri de bölüşürüz, ekmeğimizi de. Şimdi ekmeğimizi bölüşme zamanı, orada üşüyen insanları düşünüp evdeki ikinci montumuzu, dördüncü botumuzu, misafire ayırdığımız yorganı, yastığı gönderme zamanı. Daha değerli misafirimiz mi olacak ki!


Herkes bir şeyler yapabilir, herkes. Orta halli bir aileyseniz giyilecek iki üç şey alıp gönderebilirsiniz. Gelir düzeyiniz iyiyse bağış yapabilirsiniz. Asgari ücretle çalışan ve ailesini geçindiren bir aileyseniz dua edebilirsiniz, çevrenizdekileri yardım için teşvik edebilirsiniz. Hepimizin yapacağı illa ki bir şeyler vardır. Başka türlü nasıl bu acının üstesinden gelebilir 40 yıllık emeğinin yok oluşunu görmüş Malatya’daki Mehmet Amca, nasıl yalnız hissetmez canından birini kaybetmiş Ayşe Abla.


Evleri yıkılan, her şeyleri betonun altında kalan, can dertlerinin yanı sıra soğukta dışarıda kalan bu insanlar için içimizdeki bencil insanı gömüp merhameti dışarı çıkarma zamanı. Lütfen bir şeyler yapalım.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.