Subay değil centilmen
Bazen kendimi bile sıkacak kadar disiplinli biri oluyorum. Hamurumun farkında olduğumdan Gökçe’yi baskılamadan büyütmeye çalıştım. Malum, özgüven böyle gelişecekti.
‘İlk sene çok önemli, aman iki yaş krizine dikkat, hadi 3’te sokağa karıştı çocuk’ derken, sabrın ibresi onu gösterdi, nefeslerin alındığı yönse beni.
Özgüveni yerinde bir çocuk bina ettik sonunda şükür. Lakin hep sabrettiğim için çok şişen bir lastiğe döndüğümden, en ufak pürüzde patlamaya başladım.
“Hayatta kimse ona bu kadar sabırlı davranmayacak, şımarması da bir risk” diye düşündüğümden, sınırları parlatan anne tarafına geçtim. Bir de okul idaremiz, geçen seneye göre okula son giriş saatini sabah yarım saat erkene çektiğinden.
Geçen sene tek çocukla hazır olup saat 10.00’da okulda olabilen ben, bu sene;
- gece ‘bi de bu var, bi de bu var’ diye muhabbeti uzattığından yatmayı geciktiren, haliyle sabah uyanamayan, kahvaltıya 8.30’da oturamadığından 9’da kalkamayan ve evden çıkış saati okulda olması gereken saati bulan bir ablayla ve
- “abla hazır, anne hazır, müdire’anııım sana gelioyoruz" dediğim anda salyasıyla üstünü ıslatan, daha fazla emmek isteyen ya da altına kakasını yapıveren bir bebekle 9.30’da okulda olmaya çalışıyorum.
Olabildim mi? Ve vallahi evet. Ama bu sefer Gökçe’de lastik patlamış.
10 kere nazikçe hadi’lendikten sonra kükreyen aslanla burun buruna gelen Gökçe, okul kapısında vaktinde oluyor ama bu sefer de yüzü düşüyor. Öğretmenler sorunca da olayın faili ben oluyorum haliyle.
Çünkü…
Mevsime uygun olmayan giyinme talebine hayır diyen Gökçe,bebeklerden boyamaya, oradan kitaplara dağılırken, evden çıkma hazırlıklarını takip eden, kemerin bağlanmasını, çikolatalı ezme yerine azıcık da peynir yenmesini söyleyen,
…yani kendini keyif aldığı şeylerde unutmak isteyen kızımı gerçek hayata çeken benim.
Duymak istemediğinde de direten.
Çocuğunun elinde oyuncak olmuş ebeveyn görüntüsünden şiddetle imtina eden, bu yüzden bazen biraz hiddetlenen ama ayarı biraz daha ılıman bir yerden çekmesi gerektiğini anlayan da ben.
Dışarılarda toslayacağı sınıra benden maruz kalsın istiyorum ki, sosyal hayatın labirentinde kaybolmasın Gökçe. Tamam.
Ama bunu askeri bir disiplin yerine orta oyuna döndüreceğiz, anladım. Yani sömestr tatilinde ödevini yapacak olan da yine öncelikle ben.
Bu işler böyle malum, eğer anneysen.
YORUMLAR