4 Yaş Çocuğuna Kitap Hediyeleri
Dibime değil de fezaya mı düşecekti? Bizim evdeki armut da bayılıyor okumaya.
Bebekken onu yalnız bırakabildiğim yegane zamanlar kafasını Miriam Stoppard’ın kalın kitaplarına gömdüğü zamanlardı. Şimdi de ne zaman TV’nin çelmesine ya da boya yapmanın cazibesine kapılmasa, alıyor eline kitabı:
Ya okuldaki öğretmeni olup oyuncak hayvanlarına, bana artık dinleyici kitlesi olabilecek kim varsa ona okuyor, ya da dalıyor sayfalarına ve her sayfayı eksiksiz anlatıyor.
Peki hangi kitaplar şu ara gözdesi benim minik kitap kurdunun?
- İş Bankası Yayınları’ndan Minik Balık, Değnek Adam, Pırtık Tekir.
Allah’ım bu yaratıcılıkta yazmak, parmağını çocuğun ya da ebeveynin gözüne soka soka mesaj vermeden bir anlatı kurgulamak için illa İngiliz mi olmak lazım?
Küçük dinleyicisi bu kitaplardan sadece bir durum ile başa çıkabilmeyi değil esnekliği, alternatif görebilmeyi, zaman perspektifini, doğayı ve hayvanları sevmeyi öğreniyor.
Hem anlatıları hem de çizimlerinin özgünlüğü açısından kusursuzlar bence. Bu üçlüye yandan Tostoraman’ı da ekleyebiliriz, onun yazarı ve çizeri aynı olsa da yayınevi farklı zira.
Macaristan’daki bir annenin 3 çocuğu üzerinden kurguladığı bir arkadaşlık deryası olduğunu öğrendiğim Sevecen kitaplarımızdan ilkini 3. yaş doğum günümüzde bir arkadaşımız getirmişti.
4 mevsimin anlatıldığı bu kitap bana göre o kadar sıkıcıydı ki, getiren anneye ıssızdan gönül koymuştum. İlk 5 okumayı filan otomatik pilotta yapıp, Gökçe’nin bu kitabı neden bu kadar sevdiğine anlam vermemiş, ben hiç sevmediğimden, bunun adını talihsizlik koymuştum.
İçinde sakladığı basit ama paha biçilemez hazineye sonradan erdi yetişkin kafam. Sevecen tam da 3-4 yaş arası için bir hayat bilgisi kitabıydı aslında.
Oradaki minik karakterler hayatta özellikle arkadaşlıklar üzerinden türlü zorluklarla karşılaşıyor, duygularını aynı bizim veletler gibi dışa vuruyor, sorun çözüyor ve daha sosyal olmaya mezun oluyorlardı. İlk bakışta küçümsediğim çizimleri ise tapılasıydı.
Annelik sürecinde boynumun üzerinde taşıdığım şeyi hiçbir zaman bu kitap hakkındaki yargım üzerinden olduğu kadar mankafa hissetmemiştim. Artık ben de kitabın bir hayranıydım. Her fırsatta seriyi tamamlamaya çalışmamızın sebebi, kitabın bize gündelik hayata dair bir deneyim getirmesindendi.
Yeniyıl Zamanı, Arkadaşlık, Anaokulu, Mağaradaki Örümcek, Ayçiçekleri, Hastayım, Uçurtma bizim kilometre taşlarımızın adları güzel konmuş, çizgileri özenle çekilmiş halleriydi.
Kitabı bizim eve getiren dost, onu çeviren kızımın okulundaki sevgili yoga öğretmeni ve Macaristan’daki dedektif gözlü anne, sizlere minnattarım.
Şuradan YKY yayınlarına seslenmek istiyorum ki, baskılar Kadıköy’de ve Galatasaray’da azalmış, tamamlayamadıklarımız var. Uygun fiyatıyla tapılası, her arkadaşa alınası bu seriyi lütfen en kısa sürede tamamlayın.
YORUMLAR