Orman yangınları, yalnızca fiziksel yıkıma yol açmakla kalmaz; aynı zamanda etkilenen bireylerin, ilk müdahale ekiplerinin ve çevre toplulukların ruh sağlığını derinden etkileyen travmatik olaylardır. Günlerce, hatta haftalarca sürebilen bu felaketler; tahliye endişesi, can kaybı, sağlık sorunlarının yanı sıra ciddi psikolojik etkileri de beraberinde getirir.


Psikoterapist Samuel Martinez konuya ilişkin fikirlerini şu ifadeler ile söylüyor: “İnsanlar sıklıkla olay sırasında yaşadıkları görüntüleri ve sesleri zihinlerinden çıkaramadıklarını belirtiyor. Bu duyusal izlenimler, uzun vadede tetikleyici unsurlar haline gelebilir.”


Psikoterapist Martinez’e göre, orman yangınlarının ruhsal etkileri kişiden kişiye değişse de yaygın olarak gözlemlenen bazı belirtiler şunlardır:


  • Akut stres tepkileri


  • Uyku ve yeme bozuklukları

  • Yoğun kaygı

  • Bunalmış hissetme

  • Ruh hali dalgalanmaları

  • Yas süreci

  • Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB)

Orman yangınlarının etkisi bireysel deneyimlere göre farklılık gösterdiğinden, Psikoterapist Martinez yaşanan stresi ve bu stres karşısında uygulanabilecek stratejileri şu şekilde gruplandırıyor:



Yangından doğrudan etkilenen bireyler

Evini, mülkünü, işini veya eşyalarını yangında kaybeden bir kişi için, yoğun duygu ve stres seviyeleri bunaltıcı ve hatta dayanılmaz olabilir. Bazıları evlerini yangında kaybetmenin travmasını konuşmaya hazır olabilirken, bazıları konuyu hemen açamayabilir. Martinez, travma hakkında konuşmaya hazır olup olmadığınızı ölçmenin önemini vurguluyor. Martinez, olay hakkında konuşmaya hazır biri için "yukarıdan aşağıya işleme"yi öneriyor; bu, kişinin duygularını güvenli bir ortamda çözmesine yardımcı olan bir strateji. Olayı tartışmaya hazır olmayanlar ise sinir sistemini sakinleştirmek ve vücudun stres tepkisini dengelemek için diyafram nefesi gibi topraklama egzersizleri yoluyla bedenleriyle yeniden bağlantı kurmalarına yardımcı olmaya odaklanan "aşağıdan yukarıya" bir yaklaşımı öneriyor.


Kurtulanların suçluluk duygusu

Yangından zarar görmemiş bireyler, komşularının kayıplarına tanık olduklarında “hayatta kalma suçluluğu” yaşayabilir. Bir yandan kendi güvende olma hali için minnettarlık hissederken, diğer yandan başkalarının yaşadığı kayıplardan dolayı suçluluk duyabilirler. “Bu tür duygular doğaldır,” diyor Martinez. “Kaybınız başkalarınınki kadar büyük olmasa da acınızı kabullenmek önemlidir. Aynı anda hem yas tutabilir hem de minnettar olabilirsiniz. Bu sizi kötü biri yapmaz.” Bu duygularla başa çıkmada bilişsel davranışçı terapi (BDT) veya diyalektik davranışçı terapi (DDT) gibi yöntemler faydalı olabilir.


Tahliye kaygısı

Tahliye hazırlıkları sırasında yaşanan belirsizlik ve sürekli tetikte olma hali kaygıyı artırabilir. Martinez, dikkatli olmanın önemli olduğunu ancak bunun sürekli bir alarm halinde yaşamak anlamına gelmediğini belirtiyor. “Derin nefes almak ve zihni şimdiye odaklamak, gerçekleşmemiş senaryolara dair korkuların büyümesini önleyebilir,” diyor. Ayrıca, sosyal destek almak, hobilere zaman ayırmak ya da sevilen aktivitelerle meşgul olmak gibi sağlıklı dikkat dağıtıcı yöntemler, zihnin ve bedenin rahatlamasına yardımcı olabilir. Bu da gerektiğinde daha sağlıklı ve etkili tepkiler verilmesini sağlar.


Dolaylı olarak etkilenen bireyler

Toplumda yaşanan yıkımlara tanık olmak, ciddi duygusal strese yol açabilir. Martinez, bağış yapmak veya mağdurlara destek sağlayan toplumsal girişimlere katılmak gibi anlamlı yollarla dahil olmayı öneriyor. Martinez konu hakkındaki düşüncelerini şu cümlelerle ifade ediyor: “Etki yaratmak için fiziksel olarak orada olmanıza gerek yok. Anında yardım sağlayan yerel işletmeleri veya büyük kuruluşları bulun ve etkilenenlere yardım etmek için bağış yapın, size iyi gelecektir”.


Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) ile başa çıkmak

Zaman geçtikçe bazı bireyler, geçmişi hatırlatan tetikleyicilerle birlikte yoğun kaygı, kopukluk hissi, artmış tehdit algısı ya da fiziksel tepkiler (kalp çarpıntısı, terleme) yaşayabilir. Bu belirtiler, Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) geliştiğine işaret edebilir.


Martinez, böyle durumlarda profesyonel desteğin hayati önem taşıdığını belirtiyor. “Travma tedavisinde altın standart olarak Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR) terapisini kullanıyoruz,” diyor. “Ayrıca, özellikle ayrışma yaşayan bireyler için bedenle yeniden bağlantı kurmayı öğreten Topluluk Dayanıklılık Modeli gibi yöntemlerimiz mevcut.”


Orman yangınlarının ardından yaşanan ruhsal etkiler hafife alınmamalıdır. Her bireyin deneyimi kendine özgüdür ve iyileşme süreci zaman alabilir. Ancak doğru destek ve yöntemlerle, bu travmatik süreçten güçlenerek çıkmak mümkündür.


Referanslar

Alyssa Hunt. "The mental health impact of wildfires: addressing anxiety, PTSD, survivors guilt, and more". Şuradan alındı: https://news.llu.edu/community/mental-health-impact-wildfires-addressing-anxiety-ptsd-survivors-guilt-and-more (17.01.2025).




YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.