Sağlık Bakanlığı’nca yapılan araştırmaya göre son 5 yılda 120 bin çocuk ev kazası sonucu hastaneye müracaat etti, 2 bin çocuk ise hayatını kaybetti. AKUT İlkyardım Eğitmeni Meriç Şahin, kırıktan, yanığa, solunum yolu tıkanmalarına kadar yaşanan kazalarda yapılacakları anlattı.


Bazen bir pirinç tanesi ya da oyuncağın küçük bir parçası... Kimi zaman ocağın veya sobanın üzerindeki kaynayan bir sıvı. En kıymetli varlıklarımız çocuklarımızı, güvenli yer olarak gördüğümüz evimizde birçok tehlike bekliyor. AKUT İlkyardım Eğitmeni Meriç Şahin, kırıktan yanığa, solunum yolu tıkanmalarına kadar yaşanan kazalarda yapılacakları anlattı. Şahin öncelikle müdahalede bulunacak kişinin soğukkanlı olması gerektiğine dikkat çekti.


Ev kazalarında çocukların hayatını kurtaran formüller!

Bırakın öksürsün



Şahin, solunum yolu tıkanmalarının çocuklar için büyük risk oluşturduğunu belirterek, “Lütfen kırılan oyuncakları atalım. Çocuk, nedir diye, ağzıyla tanımaya çalışıyor. O esnada solunum yolunu tıkayabiliyor” dedi. Kısmi tıkanmalarda çocuğun aniden öksürmeye başladığını ifade eden Şahin, “İki kürek kemiğinin ortasına vururuz çıksın diye. Aslında o daha fazla tıkanmasına neden oluyor. Bırakın öksürsün, öksürerek çıkarmaya çalışsın” dedi.


Tam tıkanmalarda ise bilincini kaybetmediyse, 4-5 yaşlarındaki çocuklar için diyaframa baskı yaparak cismin çıkartılabileceğini söyleyen Şahin, bilincin kaybolması durumunda temel yaşam desteği yapılması gerektiğini vurguladı. Bir yaşına kadar olan bebeklerde ise yüzüstü yatırılıp, başın aşağı gelecek şekilde, boyunu destekleyerek müdahale yapılabileceğini anlatan Şahin, “O zaman iki kürek kemiğinin ortasına süpürme şeklinde sert bir şekilde vuruyoruz. Karına baskı yapmıyoruz. İç organları tam gelişmediği için karın bölgesine baskı yaparak zarar verebiliriz. Çıkmazsa cisim, bu sefer bebeği sırtüstü çeviriyoruz. Başını yana çeviriyoruz cisim rahatçıksın diye. Biraz baş aşağı tutuyoruz.Bu sefer göğsün ortasına astırıyoruz. 5 kez bastırıp kontrol ediyoruz"şeklinde konuştu.

Dokunmayın



Yüksekten düşmelerde ise yapılabilecek tek şeyin hareket ettirmemek olduğuna dikkat çeken Şahin, şunları söyledi: “Yapılması gereken ilk yardım hiç kıpırdatmamak, başkasının da kıpırdatmasına izin vermemek. Hemen kucağımıza alalım hastaneye yetiştirelim diye düşünürüz. Ama yüksekten düşmelerde baş, boyun ve omurga bölgesinde çok ciddi yaralanmalar oluyor. O bölgedeki kırıklar felce neden olabiliyor. Nasıl düştüyse bırakın, dokunmayın dokundurtmayın. Hemen sağlık görevlilerini çağırın.Sırt tahtasıyla sabitlesinler, boyunluğunu taksınlar.


Oturtmaya çalışın

Kırıkların eğer açık değilse ancak röntgenle anlaşılabileceğine değinen Şahin, kırık olduğu düşünülen bölgenin sabitlenmesi gerektiğini kaydetti. Şahin,“Eğer çocuk hareket ettiremiyorsa ağrısı oluyorsa, şişiyorsa biz "kırıktır" diyoruz. Kesinlikle yerine oturtmaya çalışmıyoruz. Kırıkuçları etrafındaki damarlara, sinirlere zarar verebilir.


Bulduğumuz gibi sabitliyoruz. Tahta, petşişe, koli, hayal gücünü kullanmak gerekir.Eşarp,kravat olabilir. Bu tarz malzemelerle sabitleme yapmak gerekiyor” dedi.Bir tülbenti üçgen hale getirerek atel yapılabileceğini ifade eden Şahin, “Bir ucunu düğümlüyoruz. Bunu dirseğe yerleştiriyoruz, omzumuzdan bağlıyoruz. Buyurun size atel. Özellikle önkol da kırık varsa bu şekilde hastaneye götürülebilir.Bunu bulamadınız ceketiniz var düğmeli.Düğmelerin arasına sokun kolu” dedi. Şahin,bacaktaki kırıkta ise üst ve alt eklemin atel içine alınması gerektiğinisöyledi.



Elektrik çarpmalarında su içirin



Çocukların içine bir cisim sokmalarıyla elektrik prizlerinin büyük risk oluşturduğuna dikkat çeken Şahin, kaçak akım rölesi olmayan evlerde, prizlerin mutlaka koruyucu kapaklarla kapatılması gerektiğini vurguladı. Şahin, “Çocuk akıma kapılmışsa elinizle çekmeye çalışmayın. Akımdan kurtardığınızda çocuğun bilinci açıksa su içirin. Çocuk ölü dokuları su ve idrarla atacaktır. Bilinci yerinde değilse su vermeyin, soluk borusuna kaçabilir” dedi.


Yanığa tazyikli su tutmayın



Yanıklarda hemen yanan bölgenin soğuk suyun altına tutulması gerektiğini belirten Şahin, “Tazyikli suya tutmayın, deriyi sıyırır. Durgun, hafif akan suya 15 dakika tutmak lazım. Giysileri çıkarmaya çalışmamak lazım. Giysileri kesebiliriz. Bilezik, yüzük varsa çıkartalım ki zarar gören bölgede dolaşım engellenmesin. İçi su dolu kesecikler patlatılmamalı. Temiz nemli bezle sarabiliriz. Streç filmlerle sararak dışarıdan mikroorganizma girmesini engelleyip ısının içeriden dışarı çıkmasını sağlayabiliriz” diye konuştu.


Haber: Arzu Çetik Tezeren

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.