Sandıklar açıldı. Kumaşını güve yemiş büyükannenin nişanlık elbisesinden seccade, gelinliğinin güpüründen ayna ve havlu yapıldı. Kumaşların bir kısmı yatak örtüsü olarak yeniden can buldu evlerde. Sandıkta kalan kumaşlara Parçalı Bohça sanatıyla başka bir ürüne dönüştürerek hayat veren sanat- çılar, onları ailenin yeni nesil üyelerine yadigâr bırakıyor... Tek amacı bir geleneği sürdürüp yaşatmak ve ailelerden kalan, kıymeti para ile ölçülemeyecek anılara yeniden can vermek olan bir sanat...

38 kadına ulaştı

Anadolu’nun kadim “Parçalı Bohça” geleneğini yaşatmak ve gelecek kuşaklara öğretmek için bir grup kadın sanatçı tam 21 yıldır emek veriyor. Büyükannelerden yadigâr, yıllara direnemeyince sandıkta ömrü tükenen kumaşları değerlendiren kadınlar hem sanat eserleri üretiyor hem de anıları yaşatıyor. Parçalı Bohça için kadınları bir araya getiren Fransa’dan henüz 20 yaşında bir genç kadınken Türkiye’ye gelen Elisabeth Strub Madzar oldu. Madzar’ın öncülük ettiği kadınlar “Hayat Ağacı Grubu” kurdu. “Hayat Ağacı” zamanla büyüdü, tıpkı bir ağaç gibi kök saldı ve 38 kadına ulaştı. “Parçalı Bohça” adı verilen geleneği yaşatmak için yola çıkanlardan Simper Kurşun “21 yıl önce, arkadaşımın teşvikiyle atölyeye gittim bir gün. Yapacağımı zannetmiyordum. Çok enteresan bir şekilde ‘yapamam’ dediklerimi de çok keyif alarak yaptım” diyor. Elisabeth Strub Madzar’ın insanın hayata bakışını değiştiren bir kadın olduğunu söyleyen Kurşun, nasıl keyifle çalıştıklarını anlatıyor: “Çok güzel bir ekip çalışması ve oradaki arkadaşlık, dostluk çok güzel. Göztepe’de bir atölyemiz var, haftanın bir günü gidiyoruz. Dışarıda buluşuyoruz, evlerde toplanıyoruz. O şekilde bir çalışmayla bugünlere geldik.”

Sergi sürüyor

Elisabeth Strub Madzar ve Hayat Ağacı Grubu sanatçılarının hazırladığı “Elden Ele Yadigar 2017 Parçalı Bohça” sergisinin bu yıl 21’incisi sanat severlerin katılımıyla açıldı. Geçtiğimiz yıl beşer gün arayla hayatını kaybeden Hayat Ağacı Grubu sanatçılarından Nurşen Yıldız ve Nedret Erkli anısına ithaf edilen 580 parçadan oluşan sergi, 20 Şubat akşamına kadar Taksim’deki Cumhuriyet Galerisi Maksen’de gezilebilir.

Haber: Ümran Avcı