Nefes farkındalığı...

Thich Nhat Hanh, 1960'ların başında Vietnam'da çalışmış bir Zen Budist keşişi, öğretmen, yazar ve barış aktivisti.


Hayatının neredeyse tamamını Vietnam'da yıkılan köyleri ve umutları onarmak için adamış. Kurduğu kurtarma örgütü ile savaş mağduru insanlara yardımlar organize etmiş, ABD ile savaşın bitirilmesi için resmi görüşmeler yapmış, bu çabalarından ötürü 1967'de Martin Luther King tarafından Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilmiş.


Yazdığı kitaplar hem birlikte çalıştığı barış aktivistleri ve kendi öğrencileri için hem de bizler için mükemmel birer içsel rehber. Oldukça basit bir yöntemle dünyamızı ve sonuçta dünyayı nasıl değiştirebileceğimizi anlatıyor bize uzun uzun: Farkındalık.


Oldukça basit ama asla iki kelimeyle anlatılamayacak bu kavram, bugünlerde gaz maskesi ve limon kadar gerekli bence! Usta, engin Zen bilgeliğiyle bize şunu öğütlüyor: Nefesinize sahip çıkın. Şimdiyi, "şu an"ı kaçırmayın.


Pek çok kitabında içselleştirilmiş bir farkındalık pratiğinin gündelik yaşamı nasıl etkileyebildiğini anlatıyor. Nefes egzersizleri ise özel bir eğitim ya da rehber gerektirmiyor. Hanh'ın önerdiği nefes farkındalığı tamamen kişinin şimdiki anda olmasını sağlayarak zamanın fütursuzca akıp gitmesini engelliyor; öfke, nefret gibi olumsuz duygulara kapılmanın önüne geçmeyi sağlıyor.


Pek çok Zen öğretisi "duygunun kendisi değil, izleyicisi olun" der. Özellikle bugünlerde şahit olduğumuz gibi büyük toplumsal olaylarda üzüntüye, öfkeye, umutsuzluğa kapılmamak çok zor. İnsanın kendisi, yaşam alanı, yaşama biçimi taciz altındayken durup hiçbir şeyi dinlemeye mecal olmayabiliyor. Modern çağda insanın durup kendini dinlemeye bile pek az zamanı var! Kaldı ki başkalarını dinleyebilmek, başka seslere açık olabilmek, kendi iç sesinin özgürce yol gösterebilmesine izin vermek çok zor.



Bu koşuşturmanın arasında, hele ki hızla değişen bir gündeme yetişmeye çalışırken en basit tabiriyle "kendimizi kaybetmememiz" için en güzel yollardan biri bu: Farkındalık. İster duayla, ister meditasyonla yavaşlayıp her şeye izin vermek, akışı gözlemleyebilmek; sağlıklı bir zihin için olduğu kadar doğru kararları verebilmek için de önemli.


Başlangıç için çok basit yöntemler öneriyor Thich Nhat Hanh: Oturun. Derin ve yavaş nefesler alıp verin. Ve tavrınızı gözlemleyin. Her nefesi gözleyerek, dinleyerek alın ve verin. Gününüzün on dakikasını bu basit egzersiz için ayırın. Sonra bunu gündelik işlerinizin bir parçası haline getirin; bulaşıkları yıkarken nefesinizin farkında olun.


Çocuğunuzu giydirirken nefesinizin farkında olun. Bu bir alışkanlık haline geldiğinde, ani kararlar, ani üzüntüler ve öfkelere karşı daha dirençli, daha sağlam hale geleceksiniz. "Farkındalığın Mucizesi: Düşüncelerimizle Bedenimizi Birleştirmenin Yolu" kitabında adım adım bu yöntemler anlatılıyor.


Bu hassas zamanlarda bilinçli olmak, dağılmamak daha da önemli. Başkalarını kırabileceğimiz gibi, yoğun duygu karmaşaları arasında kendimize zarar vermemiz de olası. Aniden öfkelenen, üzülen, durumun vehametine kapılıp kendini kaybeden herkesin eline tutuşturmak istediğim bir kitaptır "Farkındalığın Mucizesi". Sadece kötü duygularla boğuşurken değil, güzellikleri de kaçırmamak için, heyecana kapılıp en güzel günlerimizin su gibi akıp gitmesini önlemek için de müthiş bir kaynak...


Vaktiyle Vietnam Savaşının göbeğindeki insanları aydınlatmış, içini ferahlatmış bir yöntem olduğunu biliyoruz en azından, neden denemeyelim?


Sosyal gündemden bunalmış herkese şiddetle tavsiye ediyorum...

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.