Bunca şeyden sonra, bu haftayı yaşamak bana çok ağır geliyor. Tetikteyiz, bekliyoruz... Çok şükür bize denk gelmedi, deyip, utanıyoruz. Ama hepimize sinsice yaklaşıp istismar etmek için fırsat kolluyorlar. Çocuklarınızı koruyun!


Kadın cinayetleri, çocuk tecavüzleri, bombalar, infazlar, dayanılır gibi değil. Neden sorusuna verilebilecek belki çok yanıt var; ama giderek cehenneme dönen bu ülkede, akla hayale gelmeyecek bir facia, ahlaksızlık, umursamazlık ya da pişkinlikle karşılaşmak, ne yazık ki mümkün.


Türkiye; örgütsüz, eğitimsiz, sanatsız, kültürsüz, şuursuz bir toplum olarak, giderek çamura batıyor. Her an yüreği ağzında kadınlar, çocuk yolu gözleyen ebeveynler, kendini ifade edemeyen gençler, egolarının esiri erkeklerden oluşan büyük bir mutsuz insanlar yumağı halinde debeleniyor. Sanat, bilim ve teknolojiden nasibini almamış topluluklar, kitle iletişimi afyonuyla uyuşturulmuş beyinler, hiçbir şey yokmuş gibi yoluna devam ediyor.


Ve biz, bizler; sanki uzaydan gelmiş gibi, kendi topraklarımızda azınlık olarak yaşıyoruz. Kitlesel tüketim kalıpları dışına çıkmaya özen gösterip, sağlıklı beslenme prensipleriyle hareket eden, popüler düşünce kalıplarını bir kenara koyup, felsefeyi "çıtır çıtır" hayatına sokan, hayal etmenin kıymetini, yaratmanın özenini, üretmenin güzelliğini çocuklarına yaşatmaya ve öğretmeye çalışan bizler... Ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en yoz dönemlerini yaşamak talihsizliğiyle karşı karşıyayız. Gün geçmiyor ki çürümüş ve kokuşmuşluk örnekleriyle karşılamayalım; sporcu adayı çocuklara yönelik cinsel istismar ve tecavüz iddialarıyla yargılanan antrenör, tedavi için başvuranlara para karşılığı uyuşturucu sağlayan, bağımlılıktan kurtulmak için gidilen bir devlet kurumunda; kriz esnasında eroin verip tecavüz eden bir genel müdür. Bir de akıllı telefonlar üzerinden çocukların aklını çelip istismar etmeye çalışanlar...


Bunları seversin herhalde?

İşte son örneklerinden biri, sosyal paylaşım sitelerinde dikkat çekiyor. Kendini mankenlik ajansı sahibi bir medya patronu olarak tanıtıyor ve seçilirse çekim başına para alacağını söylüyor. Çocukların telefonuna iPhone 6 plus telefon, yanına da Canon 7 HD profesyonel fotoğraf makinesi, ayrıca tomarla para fotoğraflarıyla birlikte mesaj atıyor: "Bunları herhalde seversin, istersen senin olabilir, konuyu ailene anlatmana gerek yok, senle anlaşabilirsek, ailenle gerekli görüşmeleri yaparız" deyip, çocukların aileleriyle durumu paylaşmalarını engelliyor.


Çocuk "Tabii ki olur", diyor. "Ne yapmam gerek" diye de soruyor. Ne yapacağı hemen belirtilmiyor, "Seninle anlaşamayabiliriz" diyerek çocuğun daha da ilgisi çekiliyor. Çocuk soruyor; "Youtube kanalım da gelişir mi?" ve en sonunda dünyanın en büyük markalarının çocuk model aradığı, çocuğa mankenlik fırsatı verildiğinden söz ediliyor: "Ben sana tüm bunları veriyorum, peki sen bunların karşılığından ne yapacaksın?" Çocuk öyle bir koşullanmış ki, "Sizin dediğinizi" diyor.


Yazışma devam ediyor: "Modellikte utangaçlık duygusunun olmaması gerekiyor, sende varsa anlaşmamız zor" diyor. Zavallı çocuk, "Az var" diyor.



Boxer'lı ve boxer'sız 3'er fotoğraf gönder

"Çalıştığımız markalar çok büyük, trilyonluk çekimler yapıyoruz ve markaların tüm ürünleri tanıtılıyor, boxer'lar da dahil" diye de ekliyor: "Tek şart ise 3 tane boxer'lı ve boxer'sız boydan arkalı önlü fotoğraf. Bu fotoğraflar bir yerde kullanılmıyor, çekimler için vücut yapına göre tarzlar ayarlanıp yok ediliyor. Seni kadroya alabilmem için mecburi tek şart bu."


İşte tam bu noktada çocuk, mesajlaşmayı "Tamam anlaştık" diye de bitirebilir, "Hayır elbisesiz olmaz" ya da "Aileme sormam gerek" de diyebilir... Eğer öncesinde sizden bu konuda bilgi almışsa, oturup bu konuda konuşmuşsanız. Eğer, hayır konuşmadım, diyorsanız, Avrupa Konseyi'nin çocuklara karşı cinsel şiddeti önlemeyi hedefleyen "5te1" isimli kampanyasının bir parçası olan "İç Çamaşırı Kuralı"nı hatırlatmam gerek. Neden 5'te 1, derseniz... Yaklaşık her 5 çocuktan 1'i istismara maruz kalmaktaymış. Buna cinsel istismar da dahilmiş. Kampanya 2012 başlamış ve iki yıl sürmüş. Ancak konuya dikkat çekmesi açısından hala güncel.


İç Çamaşırı Kuralı, anne-baba ve çocuk bakıcılarının çocuklara, yabancı kişilerin dokunamayacağına, dokundukları takdirde kimden ve nasıl yardım isteyebileceklerini açıklayan bir kural. Yani; başkaları çocukların iç çamaşırlarına ve çamaşırın iç kısımlarındaki bedenlerine dokunamazlar. Çocuklar da aynı şekilde başkalarının bu yerlerine dokunmamalıdır.



Hayır de, sesini yükselt

Bu kural, aynı zamanda çocuklara, vücutlarının kendilerine ait olduğunu, iyi ve kötü sırları, iyi ve kötü temas türlerinin olduğunu anlatmaya yardımcı oluyor. Çocuklarla iyi iletişim, cinsel istismarı engellemenin anahtarı olarak niteleniyor. İyi bir iletişim, çocuğa karşı açık olmayı, kararlılıkla hareket etmeyi, çocuğun etrafında dürüst, dostça ve aşağılamayan bir atmosfer yaratmayı gerektiriyor. Bunun için de çocuğa anlatılması gereken şeyler bulunuyor. Derhal ve kesin "hayır" demek, özel bölgelerine yani iç çamaşırı bölgesine, bakmanın ve dokunmanın ya da bunu istemenin doğru olmadığı, güvendikleri bir yetişkinden yardım istemeleri gerektiği, sürpriz bir doğumgünü partisinin iyi sır, onları ürküten ya da üzen tüm sırların ise kötü sır olduğu ve saklanmaması ve bu davranışa karşı sesini yükseltmesi gerektiği gibi. Ayrıca, yetişkinlerin istismarı önleme ve çocuğu koruma sorumluluğunun farkında alması, suçu çocuğa atmaması gerek.

Çocuklar istismar edildiklerini anlamıyor

Avrupa Konseyi'nin konuyla ilgili açıklamalarının yer aldığı underwearrule.org adresinde ayrıca, İç Çamaşırı Kuralı'yla birlikte ele alınması faydalı çeşitli ipuçları da bulunuyor:


Haber verme ve açıklama: Kendileri için bir güvenlik ağı oluşturacak yetişkinlerin kimler olabileceği konusunda çocuklara bilgi verilmeli. Bu ağ içinde kendilerini dinlemeye ve yardım etmeye hazır yetişkinleri seçmeleri konusunda teşvik edilmeliler. Güvenlik ağında sadece bir kişi, çocukla birlikte yaşayan, diğer kişi ise yakın aile fertlerinin dışında biri olmalı.


Olayın bilinen failleri: Çoğu vakada olayın faili, çocuğun tanıdığı bir kimsedir. Küçük çocuklarının kendilerini tanıyan bir kişi tarafından istismar edildiklerini anlamaları özellikle zordur. İstismarcılar, çocuğun güvenini kazanmak için onlara uyguladıkları hazırlama süreci vardır. Kendilerine hediyeler veren, onlardan bazı konuları sır olarak saklamalarını isteyen veya onlarla yalnız vakit geçirmek isteyen kişilerle ilgili olarak çocukların ebeveynlerini bilgilendirmeleri, evde bir kural haline getirilmeli.


Bilinmeyen failler: Bazı durumlarda fail yabancıdır. Yabancılarla temas konusunda çocuğa basit kurallar öğretilmeli: "Asla bir yabancının arabasına binme!", "Asla bir yabancıdan hediye kabul etme!" gibi.


Yardım sağlama: Çocuklar kendilerine yardımcı olabilecek meslek sahibi kişiler (öğretmenler, sosyal hizmet görevlileri, kamu denetçileri, doktorlar, okul psikologları, polis memurları) ve yardım isteyebilecekleri telefon numaraları olduğunu bilmeli.


Diğer önleyici ve koruyucu tedbirlerle ilgili daha fazla bilgi için www.coe.int/oneinfive adresi ziyaret edilebilir.






Hayriye Mengüç





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.