Bazen, en beklenmedik anlarda, sürprizlerle gelen hayat derslerini çocuklarımızdan öğreniyoruz. Sabır, alçakgönüllülük ve hayatın her anından keyif alabilmek, diğer anne-babalardan ya da okuduklarınızdan öğrendiğiniz şeyler değil. Bunları, kalbinize daha yakın bir kaynaktan – yeni yeni konuşmayı öğrenen, bağımsızlıklarını ilan eden ve bireysel kişilikler geliştiren çocuklarınızdan öğreniyorsunuz. Okuyucularımıza, çocuklarından beklenmedik anlarda öğrendikleri hayata dair ders niteliği taşıyan hikâyeler anlatmalarını istedik ve bunları 8 başlık altında topladık.


1- Sabırlı olun – pes etmeyin

Başta anlayamıyorsanız, çalışmaya devam edin. Benim oğlum, yürümek için çok çaba sarf etti; ancak, kaç kere düşerse düşsün, asla pes etmedi. Sabır, her şeydir. Kirli kıyafetler, bezler, bulaşıklar dünyanın sonu değil. Her türlü küçük şeylere değer verin. Çünkü onunla her şey ve her gün birer lütuf.

Beste Küçük


2- Kusursuz olmak zorunda değilsiniz

Anne olduğum son altı ay içerisinde, çocuğum bana çok organize olmamam gerektiğini öğretti. Ne olursa olsun, günün sonunda, bulaşıklar yıkanmamış, yerler silinmemiş ya da çamaşırlar henüz yıkanmamış olabiliyor; sorun değil. Ailemle birlikte olmak, ertesi günü bekleyebilecek birkaç ev işinden daha önemli.

Ayşe Basel


3- Farklı pencerelerden bakabilin

Ailemden kilometrelerce uzakta yaşıyoruz. Arasıra bizi ziyarete gelirler. Gene bizdelerdi ve artık yavaş yavaş gitmeye hazırlanırken, kızımı ayrılık sürecine hazırlamaya çalışıyordum. Ancak kızım bana şöyle bir şey dedi: “sorun değil, anne. Nasıl olduğunu biliyorum zaten. Başta çok acıtıyor, ağlıyorsun ve üzgün oluyorsun, sonra daha iyi oluyor, özlüyorsun ama çok canın acımıyor.” Şu dirence ve kişisel farkındalığa bir bakın; bunu bir yetişkinin kabullenmesi bile uzun zaman alır. Kızım sadece 5 yaşında, ama hayat şartları, ona ayrılıkla nasıl baş edebileceğini öğretmiş. Ben de hayatın her dakikasından bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum.

Arzu Yılmaz


4- Başka ebeveynleri yargılamayın

Asla ve asla başkalarının çocuk yetiştirme şeklini eleştirmeyin – özellikle toplum içerisinde. Çocuklar gürültü yapar ve kudururlar. En iyi anne-babalar bile çocuklarının huysuzluklarıyla baş etmek zorundalar. Küçük oğlum sayesinde mütevazı olmayı öğrendim. Yapmam gereken tek şey, çocukların vahşi hayvanlar gibi olduklarını ve yapacaklarını tahmin etmenin imkansız olduğunu hatırlamak!

Nesrin Kıdak


5- Duygularınızı saklamayın

Eşim 32 yaşındayken, kolon kanseri teşhisi yapıldı. Ciddi ameliyatlar geçirdi ve aylar boyunca kemoterapi gördü. O zaman kızımız sadece 4 yaşındaydı. Bu yüzden gözyaşlarımı ve üzüntümü saklamak zorunda olduğumu düşünüyordum. Moralim bozukken yakalandığımda, ona, gerçek duygularımı göstermek yerine sadece yorgun olduğumu söylüyordum. Hepimiz için güçlü durmak zorunda olduğumu hissediyordum. Ancak o sırada kızıma duygularını içine atmayı öğrettiğimi bilmiyordum. Bir gün, kızım durmaksızın ağlayıp açıklama olarak sadece yorgun olduğunu söyleyince, işte o zaman ona neler öğrettiğimi anladım ve o günden beri çok şey değişti.

Sara Walker Gooley


6- Her zaman iyi bir örnek olun

Çocuklarımın gözünde bir kahraman olduğumdan, yaptığım her şeyi – iyi ya da kötü – fark ediyorlar. Ayrıca söylediğim ve yaptığım her şey onlar için birer hatıra oluyor. Onlara örnek oluyoruz. Eşimle birbirimize sorduk: kızımız niçin bu kadar sabırsız ve bize niçin sürekli bağırıyor? Eh, öncelikle kendimize bakmak zorundaydık. Ona en büyük etkiyi biz yapıyoruz ve eğer biz sabırlı, nazik, iyi huylu ve mutlu olursak o da öyle olur.

Sezin Kuru


7- Sevgi ihtiyacınız olan tek şey

Kızım herkesi çok seviyor ve dünyadaki herkesin ailesi ve arkadaşı olduğunu söylüyor. Kalbi çok büyük. Birkaç kilo almışım, saçım dağınık ya da marka olmayan kıyafetler giyiyorum; onun hiç umurunda değil. Ne olursa olsun beni çok seviyor. Çünkü hasta olduğunda yanındayım, onu öpüyorum ve onunla oyunlar oynuyorum.

Kadriye Aksel


8- Hayatın tadını çıkarmak

Yağmurlu bir günde şikâyet etmek yerine, kendinizi dışarı atın ve çamurlarda yuvarlanın! Ay, gördüğünüze sevinebileceğiniz bir şey. Oğlum, ayı her gördüğünde çok heyecanlanır ve bana göstermeye çalışır. Ay, bulutların arkasına saklandığında, nereye gitti diye sorar ve tekrar gördüğünde keyifle bağırır. Ailece yaptığımız gece yürüyüşlerini bu yüzden seviyorum.

Canan Özboz

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.