Annemmm…





Hasretinin içimi ezdiği anlarda rüzgârın kokusunu getirdiği ve burnumu sızlattığı tek kişi... O benim canım, o benim sebebi varlığım…





Evet, bugün 32 yaşındayım ve bugün 2 çocuklu bir anneyim. Şimdi dönüp baktığımda geriye git gide annemleşiyorum sanki. Zaman mı dönüştürüyor, yoksa duygular daha mı bir yerine oturuyor kestiremiyorum…





Annemin “anne olunca anlayacaksın beni, neler hissettiğimi” deyip de anlayamadıklarımı bugün daha iyi çözümlüyorum. Her söylediği doğru, her tembihi gerçekmiş… Şimdi görüyorum…





Çook çook refah dolu bir yaşam sürmedik biz. Herkesin yaşantısında olabileceği gibi bizim de yaşantımızda yokluk oldu çoğu zaman. Belki hayat şartları o zamanlar öyleydi ya da her şeye bu kadar kolay ulaşılamıyordu. Hiç kivi yemeden 20 yaşıma kadar gelmiş bir insanım mesela…





Öyle ki; fabrika işçisi olan annem, evin iş yerine yakın olmasını avantaj bilip terlikle gider gelir, kendisinden taviz verir, bize spor ayakkabı alırdı. Kimsenin yanında boynu bükük kalmamızı istemezdi annem.


Öğle yemeğinde fabrikada çıkan tavuk yada köfteyi ekmek arası yapıp çocuklarım yesin diye koşa koşa eve getiren ve yine koşa koşa gidip işinin başında bulunan bir fedakar…





Ve öyle çok ki anlatılacaklar, yaşanılanlar, unutulmayanlar, unutulmayacaklar…





Belki de bugün böyle bir insan olmamı sağlayan en değerli hazinem benim o yıllar…





Annemmm…




Sözcük dağarcığım fakir kalıyor sana olan duygularımı anlatmakta. Öyle çok seviyorum ki seni… Öyle çok kıymetlisin ki… İyi ki hayattasın… İyi ki varsın… Rabbim acını yaşatmasın… Ve herkesin annesini ona bağışlasın…



Munise Erol

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.