Çok aşıktım...

“Merhaba Yeşim Hanım. 19 yaşındayım, dayımın oğluna, yani kuzenime çok aşıktım. Onu çok seviyordum ve hala da seviyorum. Hiçbir zaman biz sevgili olamadık ama ben onu karşılıksız hep sevdim. Biraz tuhaf dış görünüşü, çok kilolu bir insandı. Ben onu o zaman da seviyordum, sonra dış görünüşü değişti, zayıfladı çok yakışıklı oldu. Ben onu hala da sevmeye devam ettim... Biz hiç sevgili olamadık belki de ama hep bakışırdık, beni sürekli arardı, askere gitti, ben numaramı değiştirmiştim. Numaramı buldu beni aradı, çok mutlu oldum. Sonra birden aramayı kesti ve nişanlandığını duydum. Kalbim delik deşik oldu ve 3 gün önce düğünü oldu evlendi, hala onu çok seviyorum. Ben ne yapacağım ne olur bana bir akıl verin…”


Yeşim Tijen’in cevabı:

Aslında yapılacak bir şey kalmamış ki sevgili okurum. Sizce bir şey kalmış mı? Bu durum sizin için ne anlama geliyor? Kendinize bu durumu nasıl açıklıyorsunuz? Bir düşünün. Benim yazdıklarınızdan okuduğum size bir tek unutmak, acı çekmek kalmış. Bir de bu yaşadığınızdan edinmiş olduğunuzu umduğum tecrübe. Başkaca bir şey yok. Bazı erkekler, kadınlarla bakışarak, ilgi göstererek egolarını okşarlar. Bu bakışların, gösterdikleri ilginin, onlar için başka hiç bir anlamı yoktur ama siz bu gönül çelen bakışları, ilgiyi yüreğiniz ve aklınızla anlamlandırırsınız. Bakıyor, arıyor, ilgileniyor dersiniz daha ne olsun tabi yanılırsınız…


O sadece sizin ona olan ilginizle egosunu okşamış. Sizi değil kendini sevmiş. "Ben ya, ben işte" demiştir kendine. "Ben herkesin beğeneceği, seveceği bir erkeğim." Diğer yandan sizin ona ilginizi fark etmiş olması da muhtemeldir. O da bakışmış ve sizi aramıştır sorumsuzca bir davranış olsa da. Yaptığı, gönül eğlendirdiği kuzeni olduğunu hiçe sayarak. Bundan ötesi olsaydı, bu noktada olabilir miydiniz? Olmazdınız… O zaman bu yaşadıklarınızla neyi öğrendiniz biliyor musunuz? Her bakan göze, her gösterilen ilgiye tav olmamayı. Siz bir kadınsınız. Kadınlar cinsiyetlerinden, fiziki özelliklerinden, güzel yüreklerinden dolayı erkeklerin ilgisine mazhar kalırlar. Bu ilgiler karşısında yapmanız gereken dik durmak, her ilgiyi anlamlandırıp kanmamak.


Kendi içinize sızdığınız günlerden geçiyorsunuz. Her gün biraz daha içinize... Bugün içinize saklanırken yarınlar da günbegün bu durumdan sıyrılıp yavaş yavaş kendi içinizden çıkacaksınız. Zaman alacak, şıp diye sevgiden soyutlayamıyor insan yüreğini ama soyutlayacaksınız. Biraz da bunu istemek ve gayret etmek lazım. Sonra dışarıdaki güneşi fark edeceksiniz. Karanlıktan sıyrılarak, o fark ettiğiniz güneşe doğru yürüyeceksiniz. Kendinize daha çok güvenerek. Hayat yeniden güzel gözükecek gözünüze. Bu yaşanması gereken bir süreç. Siz de el mahkum yaşayacaksınız. Yıkıldığınızı, bir şeylerin eksildiğini, ruhunuzun yaralandığını düşünseniz de bu yaraları sardığınızda, iyileştiğinizde göreceksiniz ki güçlenmişsiniz. Bugün acınızla öleceğinizi düşünecek, yarınlarda ‘ya ben bunun nesini sevmişim’ diyeceksiniz. Bu söylediklerim garibinize gidiyor biliyorum ama böylesine gelişecek yaşayarak göreceksiniz.


Yaşamdan benim bu yaşıma kadar öğrendiğim her şeyin geçip gittiği, herkesin unutulduğu. Siz kendinize inanın güvenin yeter? Bir kaç yıl sonra duyduğunuz bu sevgi ve ardından yaşadığınız ayrılıkla ilgili ne düşüneceksiniz? Bir önemi olacak mı sizin için? Ben olacağını sanmıyorum ama siz bunları zamanla öğreneceksiniz. Aşk olmadığı sürece akraba evlilikleri zaten yaşanmamalı sevgili okurum. Günümüzde artık sakıncaları biliniyor ve kaçınılıyor. Kim bile bile sağlıksız çocukları dünyaya getirmek ister değil mi?


Şimdi ne yapmalısınız, ona geçelim. 19 yaş henüz çok genç bir yaş, sevgiler yaşayacaksınız tabii ama öncelikle kendi hayatınız için odaklanın, yaşamınıza evlilik, aşk bunlar illa olacak şeyler ama önce kendiniz var olmalısınız. Nasıl var olunur? Kendini geliştirerek, okuyarak öğrenerek, aşklara takılı kalmadan, hedef belirleyip o hedefe ulaşmaya çalışarak. Siz var oldukça etrafınızda insanlar da olur. Siz seçersiniz. Kendinize yatırım yaparsanız, güçlü durumda olan siz olursunuz. Unutmaya gelirsek, kendinizi oyalayacaksınız. Evde kapanıp düşünmeyeceksiniz. Neşeli arkadaşlarınızla daha sık bir araya gelin. Arabesk parçalardan uzak durun. O aklınıza geldiğinde baktınız kötü oluyorsunuz, hemen ilginizi başka bir şeye yöneltin. Kendinize şunu söyleyeceksiniz, beni sevmedi. Beni sevmeyen biri için niye kendimi kahredeyim. Bu sözle kendinizi kamçılayacaksınız. Sahi sizi sevmeyen birini niye düşünüp, acı çekeceksiniz? İnadına unutmalısınız. Bence siz bunu başarırsınız. Evlenmiş gitmiş, mevzu kapanmış. Siz de bu mevzuya hayatınızın tüm kapılarını kapatmalısınız. Eminim siz de bunu yapacaksınız. Sevgiler...


***


Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.


Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...


İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com


@yesimtijen

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.