Kürtüm diye sevdiğim kızın annesi beni istemiyor!

Sevgili Yeşim Hanım,



Ben öğrenciyim, 23 yaşındayım. Doğuluyum ama ailem Ege'de yaşıyor çünkü babam polis. Ben çaresiz kaldım. Allah kimseye çaresiz dert vermesin derler ya işte o cinsten. Sevdiğim kızın annesi kürdüm, doğuluyum diye istemedi beni. Ayrıca kızın ailesinin muhafazakâr olduğuna da belirteyim. Birçok şey oldu ama hepsini burada anlatamam. Sadece beni anlayabilmeniz için ciğerime ateş değdi diyebilirim. Onun gözlerinde sevgiyi görüyorum. Bu yüzden ondan vazgeçemiyorum. Mücadele etmeyi seven kişiliğimin de bu konuda etkisi büyük. Aradan uzun zaman geçti ama gözyaşlarıma hâkim olamıyorum. Kızı içim seviyor içime söz geçiremiyorum. Duygularım çok yoğun. Kimsem yok. Her zaman hüzünlüyüm. KPSS ve YDS' ye çalışıyorum. Hayatımın en zor dönemindeyim.


Bana hem iyi bir insan olmak için hem de bu çaresizlikten kurtulabilmem için bir yol gösterir misiniz? Öğütlerin bu dünyadaki en değerli bilgi olduğuna inanıyorum. Ah bir de gönül ferman dinlese, gönül darlığı nasıl geçer?


Saygılarımla...



Yeşim Tijen'in cevabı:



Bu konu ile ilgili yazacak ne kadar çok şey var. Ne geçmez bir yara bu. Ülkemizin yarası hala mı sızlıyor, hala mı kanıyor? Bu yüzyılda hala mı debeleniyoruz bu konularla? Aşamadık gitti bu sorunu.


Bir insanı hiç tanımadan, ona, onu tanıma şansını vermeden, kendini bize ifade edemeden, körü körüne bir önyargıyla kestirip atmak... Doğuluymuş, Kürtmüş. Ne demek bu? Doğu ve Güneydoğu Anadolu yoksa bizim ülkemizin sınırından çıkarıldı mı? Bizim zor yaşam koşulları olan ve bir o kadar da metanetli, güçlü insanların yaşadığı bölgemiz değil mi orası? Biz hepimiz bir bayrağın altında toplanmış ve o bayrağa renklerini katmış insanlarız. İspirlisi, Hemşinlisi, Lazı, Çerkezi, Abazası, Kürdüyle Türkiyeyiz.


Ülkemizin iş imkânlarının Doğu ve Güneydoğu Anadolu, Karadeniz v.s. bölgelerinde insanlarımızın çalışma olanağı bulamamasıyla büyük şehirlere göçler başlamıştır. Göç eden aileler bir müddet zorlansalar da daha sonra entegre olmuşlardır şehre. Eskiden bu göçler yaşanmadan, herkes kendi yaşadığı bölgede, Karadenizli Karadenizli ile Çerkez Çerkez ile evlenir, dışarıdan kız almaz ve dışarıya kız vermezlerdi. Şehre göç ile beraber bir sürü bölgenin insanı bir mahallede oturmaya, komşuluk yapmaya, çalışmaya ve birbirleriyle kaynaşmaya başlamışlardır. Tabi ki kız alıp vermeler de olmuş, tepkiler yaşamışlardır. Ama bunların o günlerde kaldığını düşünürken bu soru gelince inanın çok şaşırdım ve bugün hala mı demekten kendimi alamadım. Kürt cumhurbaşkanı ve başbakan çıkarmış bir millet kızı söz konusu olunca mı farklı bir düşünceye kapılıyor? Hastaneye, doktora, dişçiye gittiğinde insanların nereli olduğunu mu sorgulayıp seçip gidiyor? Sevdiğiniz kızın annesi çocuklarının veya kendinin başına bir şey geldiğinde ilk gideceği yer babanızın da mesleği olan polisler değil midir? Karşısına çıkan polise de mi nereli olduğunu soracak? Buna göre mi yardım kabul edecek?


Kız arkadaşınızın muhafazakâr bir ailesi olduğunu yazmışsınız. Size kendinizi tanıtma şansını vermeden kestirip atmakla, sizi daha tanımadan dışlamakla günah işlemiş olmuyor mu? O aile, hangi özelliğiyle diğer aileden daha üstün hissediyor da kestirip atabiliyor hemen her şeyi? Dindar insanların herkesten iyi bildiği bir şey varsa insan ayrımı yapılmaması gerektiğidir. Bu hakkı Allah kimseye vermezken nasıl bir tezat yaşıyor bu aile? Dünya milletleri bile bunu aşmışken milletler arası evlilikleri yapabilecek toleransa sahipken biz kendi adamımızı nasıl ötekileştirebiliyoruz?


Doğu'nun insanlarının ne kadar yuvasına bağlı, saygılı ve mert insanlar olduğunu hepimiz biliriz. O zaman daha ne arıyoruz? Mevlana bile dergahına çağırırken ''kim olursan ol, gel, ne olursan ol gel'' dememiş mi? Şu zamanda sevginin bile yok olduğu dünyamızda, sırılsıklam âşık bir gence hangi anne yüreği bu kadar duyarsız kalıp bir şans tanımaz ve gelsin kızım bir tanıyalım demez? İlerde bu evlilik olmaz da kızı mutsuz bir evlilik yaşarsa suçlamayacak mı annesini? Kızının mutsuzluğu annesinin yüreğini delmeyecek mi?


Sevgili oğlum, 23 yaş çok genç bir yaş. Böylesine büyük bir sevgiyi taşıyan, uğrunda mücadeleye hazır bir yürek ne güzel bir yürek. Bu güzel yüreğin ve mücadeleci tavrınla eminim hayatta güzel yerlere geleceksin. Bu ilişkide tek başına yapacağın şeyler bir yere kadar. Öncelikle okulunu bitirmeye ve sınavlarına odaklan ki bunlar sizi baltalamasın hayat yolunda. Kız arkadaşının da seni sevdiğini bildiğine göre onunla tekrar görüşüp kararlı olup olmadığını tekrar öğrenmelisin. Zor da olsa ailesine karşı durmak isterse bunu başarabilir. Sıkıntılara göğüs germesi ve senin gibi mücadeleci olması gerekir. Gözleri kadar yüreği de sevgi doluysa bunlar davranışlarıyla da bütünleşirse eninde sonunda ailesini ikna edebilir. Sen yalnız değilsin aslında. Senin bir anne ve baban var. Ailene konuyu açmaya çalış. Onların devreye girmesiyle kız arkadaşının ailesi bu konudaki ciddiyetini de anlayacaktır.


Çok fazla derinlere inmeden anlatmaya çalıştım. Umarım birkaç kişiyi olsun düşünmeye sevk edebilmişimdir bu konuda.


''Açılamayacak kapı yok.

Düzeltilemeyecek yanlış,

Söylenmeyecek şarkı yok.

Ne ulaşılmaz amaçlar var

Ne kurtarılamaz ruhlar.

Tartışılamaz gerçekler yok.''


Ne güzel söylemiş değil mi kim söylemişse? Bu küçük şiirin size ve kız arkadaşınıza ışık tutması dileğiyle...


Sevgiler.


***

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun. Yeşim Tijen'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Twitter:@yesimtijen

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Sevdiğim kızla 2 yıl beraberliğimiz oldu kızın ailesi kürdüm diye vermiyor lar kızla birkaç kez ayrıldık şuan tekrar gizli gizli konuşuyoruz ama ne yapacağımi duygularım çok yoğun hayattan bezmisim sanki herşeyde isteksiz olmuşum kızda ne yapacağını bilmiyor kızdanda ayrılmıyor um ciğerim yanıyor bana bu konuda ne yapmalıyım yardımcı olursanız sevinirim
    CEVAPLA
  • Misafir Bir birlikteliğim vardı 3 ay hemen hemen dolu dolu geçti çok güzel günler yaşadık ama ailelere söğledik kızın ailesi kürdüm die kabul etmedi bayıldı ağladı annesi benim ailem sevdi saydı değer verdi birkere ayrıldık tekrar devam ettik gizli gizli filan kızın ailesi bir dha öğrendi ve kızı eve kapattı işten aldı ama ben halen dha bekliyordum gözlerim dolarcasına babasının karşısında çıktım herşeyi anlatım kürdüm die yargıladı kız da 2 hafta geçti ve hiç yazmadı sonra bi mesaj attım sonumuz varmı yokmu die oda yok dedi ve umut bağlama dedi bende soysal medya hesaplarından hergün yancağıma bir...
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.