Çalışan kadının hızlı yemek pişirme rehberi
Sabah 7’de kalkıp, gözünüzü açamadan giyinmek, süslenmek, evden çıkmak, bu sırada çocukları hazırlamak, otobüse yetişmek, trafikte kalmak, 10 saat stres içinde çalışmak, eve dönüp tekrar koşturmaya başlamak, sofrayı kurmak, bulaşıkları yıkamak, çocuklarla aktivite yapmak, kalan kısacık zamanda eşinle ilgilenmek, hadi biraz da kendine vakit ayırabilmek... Hepsi çok zor, biliyorum. 24 saate sığamayacak bir tempo. Bu kadar koşturma arasında bir de işe ayrı, eve ayrı, kahvaltıya, akşam yemeğine ayrı yemek düşünmekle uğraşmak da en sona itelenen şey. Bu telaş içinde yemek yemek bir şekilde görev oluyor. Yensin de ne olursa olsun. Zaten gün içinde binlerce şeyi düşünmek ve yetişmek gibi bir sorunumuz var. Bir de bu sırada sağlıklı yemek için mi çaba harcayacağız? "Buna enerjim kalmıyor, ben almayayım, kalsın" diyenlerden misiniz? O zaman sizi şuraya alayım... Bazı önerilerim var.
12 senedir devamlı yemeğini işe taşımış, kahvaltısını, ara öğününü, her akşam için yemeğini organize etmiş biri olarak bu koşturma içerisinde size ‘’çalışanın kadının sağlıklı beslenme ipuçları’’nı vermek istiyorum. Belki sizler için de bir yol gösterici olabilir. Mutfakta harcayacağınız zamandan arta kalanı kendinize ayırabilirsiniz, hem de sağlıklı beslenmenin mutluluğunu yaşamış olursunuz. Bana inanın hiçbir ilaç, hiçbir besin desteği sağlıklı beslenmenin verdiği kadar enerji ve huzur vermiyor.
İlk başladığımda saatlerim mutfakta geçiyordu ama zamanla bir düzen oturttum ve bu düzen benim hayatımı kurtardı. Bu yolu özellikle evlendikten sonra buldum çünkü bekarken hayat daha kolaydı. Akşam yemeğini düşünmek zorunda değildim. Lor peynirli salata bile yapsam ben doyardım ama olaya erkekler dahil olunca olay öyle kolay olmuyor.
Yoğun hayatta sağlıklı beslenmek için ipuçları
- Alışverişimi haftalık yapıyorum. Markete her gün uğrayacağıma, haftalık sebzelerimi, salata malzemelerimi, etimi, kuru baklagilimi tek seferde alıyorum. Böylelikle markette harcanan süre çok daha az oluyor ve bu cüzdana da yansıyor. Bir kereviz almak için markete girdiğimde 100 TL harcayıp çıktığımı bilirim. Eminim bu sizin de başınıza çok gelmiştir.
- Pazar günü 2-3 saatimi haftaya hazırlık zamanı olarak ayırıyorum. Bunu etrafımdaki herkes de bilir. Pazar akşamına genellikle pek program yapmayız çünkü Sema’nın mutfak saatidir.
- Bu zamanı bir zorunluluk gibi değil, zevk aldığım bir hobiye dönüştürürüm. Müziğimi açarım, rahat kıyafetlerimi giyerim, Dinomu yanıma alırım. Genelde eşim bu saatlerde haftanın futbol maçlarını seyrediyor oluyor. Ben de mutfağın kapısını kapatıp kendime özel ayırdığım saatlerin keyfini çıkartırım.
- Genellikle her Pazar günü üç farklı sebze pişiriyorum. Sebzeleri yıkayıp, kesip pişmeye hazır hale getiriyorum. Onlar süzülürken ben tencerelerini hazırlıyorum.
- Zaten bizim Türk tencere yemekleri genellikle hep aynı metotla pişiyor. Ocağın üstüne üç tenceremi koyuyorum. Bir tencere yemek ile üç tencere yemeğe harcadığınız efor ve zaman tamamen aynı. Yağ şişesini elime alıp üç tencereye de döküyorum. Ronda da bir değil üç soğanı aynı anda çekip tencerelere eşit bölüyorum. Kıymalı yapmak istediklerime kıymasını ekleyip sotelemeye başlıyorum. Salça kavanozunu elime alınca tüm tencerelere aynı anda koyuyorum ve yemeklerin içi hazır olmuş oluyor. Kenarda hazır bekleyen sebzelerimi tencerelere bölüştürüp, biraz soteleyip, sularını ekleyip kapaklarını kapatıyorum. Artık bundan sonrasını ocak yapacak. Sebzeler cinsine göre değişse de maksimum 20-25 dakikada pişerler. 30-35 dk gibi bir zamanda üç çeşit sebze yemeği hazır olmuş oluyor.
- Sebzelerim pişerken aldığım tüm salata malzemelerini yıkıyorum. Kurutucuda kurutuyorum ve içine bir mutfak bezi serdiğim ağzı kapaklı büyük bir kabın içine alıyorum. Yıkanmış, kurumuş sebzeleri bu kaba aktarıyorum ve en son üstüne bir havlu peçete koyup buzdolabına koyuyorum. Böylelikle tüm hafta içi salata yapmak 5 dakikamı bile almıyor. Yeşillikler bir hafta kadar taze kalıyor. Kullandığım salata saklama kabını sıklıkla Instagram hesabımda paylaşıyorum. Oradan bakabilirsiniz.
- Cumartesi akşamından iki çeşit kurubaklagili ıslatıyorum. Düdüklü tencerede onar dakikadan yirmi dakikada iki çeşit kurubaklagili (kuru fasulye, nohut, börülce..vs) haşlıyorum. Soğuk sudan geçirip, buzdolabı poşetlerine koyup buzluğa atıyorum. Bunlar önden haşlanmış olunca bir sulu yemeğe dönüşmesi 10 dk bile sürmüyor. Öğlenleri de salatamın üstüne ekleyip doyurucu bir salata yapmış oluyorum. Buzlukta pişmiş hazır bekleyen kurubaklagillerin nasıl öğünler kurtardığına inanamazsınız. Bu işlem de yirmi dakika sürüyor.
- Düdüklüde kurubaklagiller haşlanırken 500 gr kıymayı soğanla soteliyorum. Kavrulunca altını kapatıyorum. Soğutuyorum. Soğuyunca yine beş buzdolabı poşetine bölüyorum ve buzluğa atıyorum. Buzlukta hazır kavrulmuş kıyma olması da yine hafta içi yemekler bittiğinde kurtarıcı oluyor. Izgara bir sebzenin üstüne sarımsaklı yoğurt ve tencerede 2 dakikada kavurarak çözdürdüğüm kıyma sosunu dökerek yalancı mantı olarak akşam yemeğini kurtarıyorum.
- Bir başka hızlı yemek seçeneği de şöyle oluyor. Kavrulmuş kıymayı buzluktan çıkartıp, biraz yağ ile tencerede çevire çevire buzunu açıyorum. Diğer tarafta buzluktan çıkartığım bir poşet kurubaklagili kaynar suya koyuyorum ve hemen çözülüyor. Kıymaya salçasını ekliyorum. Çözülen kurubaklagili ekliyorum. Çok az su ekliyorum. Zaten ikisi de pişmiş olduğu için sadece biraz kıvam ve lezzet almaları için 5 dakika daha pişiriyorum ve yemek hazır.
- İki akşam da işten gelirken alacağınız balık sizin için hem çok pratik hem de çok sağlıklı öğün olur. Salata malzemeniz zaten yıkanmış olduğu için balıklar pişerken salatanızı da hazır edersiniz ve yine iki akşamın yemeği 30 dakika gibi bir sürede hazır olur.
Tüm bu hazırlıklar ortalama bir buçuk saat kadar sürüyor ama tüm hafta içi hem işe hem de akşama yemekler hazır oluyor. Sabah yapacağınız tek şey o gün yemek istediğiniz yemeği saklama kabına koymak, marketten bir küçük yoğurt almak, şayet yiyorsanız çantanıza bir dilim ekmek, ara öğünler için de 2 meyve ve kuruyemiş atıp, işe doğru yola koyulmaktır. Şayet işyerinizde sağlıklı yemekler olmuyor ve yemek çekleri ile devamlı dışarıdan kebap, pide, lahmacun, pizza, hamburger söylemek zorunda kalıyorsanız, en azından haftanın üç günü bu yöntemi deneyerek başlamanızı öneririm.
Sebze yemekleri özellikle kıymasız olanları buzdolabında Çarşamba – Perşembe gününe kadar rahatlıkla duruyor. Lütfen her seferinde sadece yiyeceğiniz kadarını ısıtın. Yemekleri tekrar tekrar ısıtmayın. Böylece tazeliklerini korurlar.
Aslında aynı anda yaptığım kahvaltı ve ara öğün hazırlıkları da oluyor ama bu haftalık yerim bittiği için o konuya da haftaya devam edeceğim. Umarım öneriler işinize yarar. Bu önerileri hayata geçirirseniz veya sizin de benzer yöntemleriniz varsa bana yazarsanız çok sevinirim.
Herkese sağlıklı, mutlu ve şekersiz günler dilerim.
YORUMLAR