Bunları biliyor muyduk?

Sosyal medyadan bol bol paylaştım, zaten çoğu kişi biliyor ama söylemek istedim. Geçen hafta dört gün boyunca Çocuk ve Aile Fuarı’nda görevliydim. Gazeteci – blog kimliğimin yanı sıra moderatörlük yaptım. Paneller o kadar güzel ki aynı zamanda hepsini Facebook sayfamda (video paragraf sonunda) canlı da yayınladım. Güçlü çocuk yetiştirmek, bilinçli anne baba olmak, okul seçimi, kulak burun boğaz sağlığı, konuşma bozuklukları, özel gereksinimli çocukların sosyal hayatta var olmaları, kitaplar üzerinden çocuklarla iletişim kurmak, doğum sonrası estetik kaygılar, oyununun önemi, bebek ve çocuklarda beslenme düzeni ve çok daha fazlası… Hepsi harikaydı. Alanında uzman kişileri dinlemek zaten büyük keyif. Keza sürekli bilgilenmek de…



Yalnız bir panelde anlatılanları gerçekten bu kadar detaylı bilmediğim için kendime kızdım. Konu neydi biliyor musunuz? "İndüksiyon döngü sistemi" ya da "işitme döngüsü sistemi" ya da bir başka deyişle "iyi duyma sistemi" diyebiliriz.


İşitme döngü sistemi, işitme cihazı ya da koklear implant vasıtasıyla duyabilen kişilerin ses yankısı, arka plan konuşmaları, hoparlör etkisi gibi ortamda olan/olabilecek tüm gürültü kirliliğini keserek, kişinin sadece öğretmeninin, doktorun, anons yapan görevlinin gibi sadece duyması gereken sesi duymasını sağlayan bir sistem.


ID Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Dorken’in anlattıklarını sayfamdaki yayından sizin de dinlemenizi isterim. Ama kısaca bahsedecek olursam. Bir ortama girdiğimizde fiziksel engellileri fark ediyoruz, görme engellileri de… Peki işitme engellileri? Hayır. Onlar bir şey söyleyene kadar bilmiyoruz. Kalabalık ortamlarda, hastanelerde, bankalarda, okullarda, üniversitelerde yaşadıkları sıkıntıları da anlayamıyoruz.


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2010 Sağlık Araştırması’na göre, Türkiye’de işitme cihazı kullanarak yaşamlarını sürdüren insanların oranı, toplam nüfusun yüzde 3,7’sini oluşturuyor. İşitme cihazı kullanamayacak derecede işitme kaybı olanların oranı da yüzde 0,1 düzeyinde. Bu oranlar yaklaşık 3 milyon insanda işitme engeli olduğunu gösteriyor. Gelişmiş ülkelerde ise işitme cihazı kullanım oranı yüzde 10 düzeyinde. Yeni doğan işitme taramalarının yaygınlaşması sonucu koklear implant (biyonik kulak) ameliyatları da hızla artıyor. Aynı araştırmaya göre ülkemizde 15-24 yaş grubunun yüzde 4,1’i, 25-34 yaş grubunun yüzde 4,0’ü işitme cihazı kullanıyor. Bir diğer deyişle, sokakta gördüğünüz her 25 gencin birinin kulağında işitme cihazı var.


ID Türkiye ne yapıyor? Erişilebilirlik için çalışıyor. Yukarıda yazdığım gibi ortamlarda sesler birbirine karışıyor, kişi cihazı olmasına rağmen sesleri net duyamıyor. ID sistemleri, özel olarak geliştirilmiş bir amplifikatör aracılığıyla mevcut sesleri manyetik dalgalara dönüştürüyor. İşitme cihazı kullanıcıları, cihazlarında bulunan ‘telecoil’ mekanizması sayesinde bu manyetik dalgaları hiçbir ek ürüne gereksinim duymadan algılayabiliyorlar. Yani sesler birbirine karışmıyor.


İD amplifikatörü, salondaki mikrofona doğrudan bağlanıyor. Salonda konuşmacının söyledikleri mevcut mikrofon aracılığıyla sisteme aktarılıyor. Sinemalar gibi mikrofon bulunmayan ortamlarda ses ve müzik sistemi doğrudan İD amplifikatörüne bağlanırken, banko tipi sistemler kendi özel dahili ya da harici mikrofonları ile kuruluyorlar. Bu şekilde, işitme cihazı ya da koklear implant kullanan kişiler sesleri net duyabiliyorlar. Arkadaki fısıltı karışmıyor, diğer sesler devreye girmiyor. Direkt konuşmaya odaklanıyorlar.


Ki bunu bizzat gördüm. Onlarca koklear implantlı çocukla ve yetişkinle tanıştık. Bütün fuar alanında bu sistem kurulu olduğu için (ki kurulumunun ne kadar kolay olduğuna da şahit oldum) hiçbir sıkıntı yaşamadılar. Hatta Türkiye’nin ilk koklear implant çocuk kullanıcısı (21 yıl önce takılmış) Ece Saygı ile de tanıştım. Bu yıl üniversiteyi bitirmiş, Türkçe ve İngilizce’yi çok iyi konuşuyor, özel bir şirkette çalışıyor. Ece doğuştan sağır ama beş yaşından bu yana duyuyor bu sayede.


Hani yazmıştım, sadece bir buçuk ay koltuk değneği kullandım, onda bile çok zorlandım. Her yerde rampa yok, merdivenler zorluyor, fiziksel engelliler sokağa çıkamıyor diye. O günden bu yana da gittiğim her yere özellikle dikkat ediyorum. Soruyorum, neden rampalar yok diyorum, neden tuvaletler üst ya da alt katta diye her yeri sorguluyorum.


Şimdi buna bir de bu sistem eklendi. Londra’da otobüslerde bile olan bu sistem bizde neden yok? Biz neden erişilebilirlik kavramına bu kadar uzak kalıyoruz? Sokakta gördüğümüz her 25 gençten birinde işitme cihazı var ama biz bilmiyoruz. Aynı bankaya girdiğimizde neler yaşadıklarını, o seslerin birbirine nasıl karıştığını anlamıyoruz. Duydukları sesleri panelde Tolga Bey dinletti bize. Keşke herkes duyabilse o zaman farklı davranırız eminim...


Bu sistemi kurmak kolayken, onlara sadece cihazları “T” moduna almak kalıyorken, bence şimdi sıra bizde. Herkese söylemeli, herkesle paylaşmalıyız. Gittiğimiz her yerde engelliler için neler yapıldığını sorgulamalıyız. İşte o zaman birlikte birçok şey başarabiliriz…


Bu arada… Dört gün aralıksız çalışmak evet yorucu ama çok de keyifli. Özellikle yazın yarısını ayağım nedeniyle yatarak geçirmiş biri olarak bu yorgunluğa bayılıyorum. Uyudum, dinlendim, şimdi yine koşturabilirim… Ayrıca moderatörlük yapmak da çok keyifliymiş. Evet ilk birkaç dakikası çok heyecanlı ama sonrası öyle tatlı ilerliyor ki..


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir cihaz satanlar kullanımlar ilgili hiçbir eğitici uyum calıaçalışması yapmıyor satış sonrası yoklar
    CEVAPLA
  • Misafir Yazınız için teşekkürler
    CEVAPLA
  • Misafir Ben 70 yasindayim cihazi sizin dediginiz gibi dogru kullanamiyorum Bu konuda kimden bilgi alsbilirim tesekkurler
    CEVAPLA
  • Misafir bir işitme engelli olarak, böyle güzel yazılar yazdığınız için teşekkür ederim size... fakat insanlar yine de umursamamaya ah vah kıyamam demeye devam edecekler ve değişen bir şey olmayacak..
    CEVAPLA
  • Misafir Tebrik ediyorum sizi
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.