Nur topu gibi bariyerimiz oldu

Sizin de dikkatinizi çekti mi bilmiyorum ama son yıllarda özellikle starlar, üst düzey görevlerde bulunanlar çevrelerindeki insan sayısını azaltıp bir güvenlik çemberi oluşturuyor.


Galiba artık çoğunluk söylenen bir sözün, ağızdan çıkan bir lafın başka bir yere taşınması korkusunu yaşıyor. Bu nedenle çevrelerine görünmeyen bariyer döşüyorlar.


Türkiye’nin içinden geçtiği özel dönem nedeniyle özellikle pop dünyasında başlayıp, şimdilerde diğer çevrelere de yayılan bir kapanma var. Anlayacağınız nur topu gibi bariyerimiz oldu.


Benim de temsilcisi olduğum medyanın söylenti ve dedikodu üzerine habercilik yapmaya başlaması bu çevreleri inanılmaz rahatsız ediyor. Baksanıza sansasyon gazeteciliği nedeniyle artık haberin meşruluğu bile tartışılır oldu. Kimsenin kimseye güveni kalmadı.


Beyaz Türkler, Siyah Türkler, dönmeler, Ergenekon, Balyoz derken bir yığın komplo teorilerini ortaya koyan kitaplar yazıldı. Sonunda kendi kurduğu tuzağa düşen bir Türkiye tablosu ortaya çıktı. Komploya meraklı halkımız bu teorileri genelleştirdi.


Sokaktaki vatandaş en yakınındaki arkadaşından yiyeceği kazıktan korkuyor. Artık içki masalarında memleketi kurtarma planları anlatılmıyor. Korkuyla yaşayan, korkuyla kendini denetim altına alan bir toplum yarattık.


Cnbc-e’de kaçırmamaya çalıştığım ‘Person Of İnterest’ dizisinin hikâyesi oldukça ilginç; 11 Eylül sonrasında suçu önlemek üzere devletin kurduğu bir sistem var. Kameralar her yerde sizi izliyor, dinliyor, kaydediyor. Sizin hakkınızda her şeyi biliyorlar. Amerika’nın filmi bizim gerçeğimiz olmuş. Yollardaki kameralar, cep telefonlarının mikrofonları, yan masada konuştuklarınıza kulak kabartan insanlar yüzünden herkesin her an izlendiği bir denetim toplumu yarattık. İzlenme durumu paranoyaları beraberinde getirdi. Paranoyaya karşı savunma, daha az insan, daha çevre anlamına geliyor. Herkes etrafına güvenilir insanları almaya özen gösteriyor.


Söyler misiniz, cemaatleşmenin, çeteleşmenin bir parçası haline gelinmedi mi? Ne yazık ki hepimiz kendi kazdığımız kuyuya düşmüş durumdayız.


Bu paranoyaların sadece biz sıradan insanlarda olduğunu düşünüyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Zapping dünyasında her an düşme korkusu var. Bu nedenle ikonlar kabuğuna çekilmek, bariyer koymak zorunda kaldılar. 10 yıl önceyi düşünün. Sezen Aksu genç sanatçılarla, yeteneklerle en fazla çalışan sanatçıların başında geliyordu. Ama o da kendini kapattı. Sezen Aksu bile kendini kapatıp, bariyer koyuyorsa bir problem yaşanıyor demektir.

Birçok kişi eskisi gibi çıkmıyor, gezmiyor, evini yeni insanlara açmıyor. Bir rahat etme hali aranıyor. Ben de o grubun bir üyesiyim. Baktım dünyayı değiştiremiyorum, işe kendi dünyamı değiştirmekle başladım. Böylece daha az ‘Bizden misin, onlardan mı?’ sorusuna muhatap oluyorum.


Benim tarafım belli arkadaşlar da siz hangi taraftasınız onu anlamadım…



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.