Kıymetini bil

Nedendir bilmem , şu sıralar gençlik yıllarının güzelliği takıldı aklıma,hayıflandım biraz. Söyeyip dururdu büyükler, hatta öncesinde derin bir “Ah!” çekerlerdi. “Gençliğinizin kıymetini bilin! Bugünler bir daha geriye gelmeeeezzzz!” diye. Önce ilgiyle bakardım daha neler söyleyecekler diye, sonra sinir olurdum içimden. Başka hiç bir şey söylemezlerdi çünkü. “Ne yapmak lazım?” diye açıkça sorduğumu da çok iyi hatırlıyorum. Cevap “ Kıymetini bilin işte” olurdu. Bilemedim tabii. Anlayamadım ki ne yapmam gerektiğini... Geçti gitti birdenbire o yıllar ve hiç bir şey anlamadım ben bu işten. Hani 2 gün içinde bir dünya yeri göstermeyi planlayan şehir turları vardır ya, onlardan birine katılmış gibiyim. Bir sürü yer görürsünüz ama hepsi yarım yarım kalır, içinize sinmez, hakkını veremezsiniz ya, o hesap. Beklentiler çok büyüktür başta ama sonra fazla hızlı gelişir her şey, pek bir şey anlamazsınız sonuçta.

O yüzden biraz bu konuyu deşesim var benim. “Kıymetini bilin”le kalmayıp bir bir sıralayacağım önerilerimi. Belki birilerine bir hayrım olur. Fikirlerime hak verirseniz siz de bildiğiniz tanıdığınız gençlere aktarın lütfen. Ne mi öneriyorum?

• Bol bol spor yapın. Güzelsiniz, formdasınız zaten şu yıllar ve o yüzden çok da bir şey yapmanıza gerek yok biliyorum ama unutmayın ki kas ve vücut yapınızın tam anlamıyla gelişmesi ve “olabileceğiniz en iyi versiyonunuza ulaşabilmeniz” için fiziksel anlamda optimum düzeyde olmanız gerek. Öyle arada sırada yaptığınız spor sayılmaz ama. Seçin bir tanesini ve kendinizi adayın diyorum. Disiplinli ve hevesli bir şekilde çalışın, kısa ve uzun vadeli amaçlar belirleyerek, kendi rekorunuzu kırarak ciddi boyutta ele alın yaptığınız şeyi. Bu yılları farklı sporları keşfetmeye, deneyimlemeye ayırın. Yeteneklerinizin ve potansiyelinizin farkına varın ve en iyi yaptığınız sporu bir ömür boyu yapın zevkle. İleri yaşlarda aynı şekilde kolay olmuyor bu dediklerimi yapmak. Vücut hamlaşıyor ve enerji seviyesi düşüyor, ayrıca oldu ya incinmeler, burkulmalar yaşarsanız iyileşme süreciniz bu yıllarda çok daha hızlı oluyor -ki bu inanılmaz bir kolaylık sağlıyor. Kıymetini bilin!

• Gençliğin verdiği imkanları iyi değerlendirin. Gençlere özel şeyleri ileri yaşlarda yaparsanız sırıtıyor, her şey yaşında güzel, o yüzden iyi araştırın ve yararlanın fırsatlardan. Öğrenci indiriminizin de tadını çıkarın. Avrupa’yı trenle gezin mesela ve gençlerin kaldığı salaş, iddiasız ama gayet yeterli imkanlar sunan yerlerde yok paralara kalmanın tadını çıkarın. Üniversitelerin uluslar arası exchange programlarından yararlanın, gönüllü derneklerde görev alıp normalde gidemeyeceğiniz ülkelerde hem eğitici hem keyifli projelere katılın. Çevre için, doğa için yararlı bir şeyler yapın. Kamp kurun, ateş yakın, yapın bir şeyler işte. İlerde vaktiniz olmayacak, üzgünüm.

• Zehir gibi hafızanızı iyi değerlendirin. O her şeyi çabucak ezberleme yeteneğiniz hep böyle kalmayacak. İki dil öğrenin illa ki, hem de en zor olanlarından. “Bir lisan bir insan” derler ya o çok doğru. Öyle google translatorla falan iş hallolmuyor inanın. Bir dile hakim olup kendini rahatça ifade etmek size hem hava katar, hem müthiş bir özgürlük ve özgüven. Hafızayı sadece dil öğrenmek için kullanmayın tabii, master yapın, bir üniversite daha okuyun mesela ya da bir müzik aleti çalmayı öğrenin, kendinizi teknik konularda geliştirin. Boş durmayın yani bu yıllarda. Okuduklarınız, dinledikleriniz size değer katacak şeyler olsun. Bu yıllarda beyninize “yüklediğiniz” dosyaları kullanacaksınız uzun yıllar boyu, dikkat edin içleri boş bilgilerle dolu olmasın. İleriki yıllarda yeni bir şey öğrenmeye kalkıp da zaman bulamadığınızda ya da konsantre olma sıkıntısı yaşadığınız için zorlandığınızda beni hatırlar, hak verirsiniz.

• Yaya olarak katılacağınız gezi turlarını, dağ tepe aşacağınız maceraları, paraşütle atlamaları rafting vs keyiflerini bu yıllarda bol bol yapın. İlerde ufak tefek de olsa sağlık sorunları çıkabiliyor ve yolunuza taş koyabiliyor. Bir de hafif bir ürkeklik geliyor insana nedense her bir şeyi her bir açıdan düşünme alışkanlığı iyice yerleşince. Hop diye karar vermeler, delice cesaret göstermeler ve önünü sonunu düşünmeden bir şeylere kalkışmalar büyük ölçüde azalıyor. Düşünmeniz ve göz önüne almanız gereken şeyler çoğalıyor çünkü zamanla.

• Şu anki enerjinizin kıymetin çok iyi i bilin. Sabahlara kadar eğlenip ertesi gün hala dinamik kalabilen bedeniniz var ya, muhteşem bir şey. İleriki yıllarda değişecek bu, vücudun kendini toparlaması epey zaman alacak ilerde ve o yüzden de “değer mi değmez mi?” diye düşüneceksiniz bir şey yapmadan önce. Bu yüzden şu sıralar dolu dolu yaşayın hayatı. Az uykuyla da idare edersiniz, tipiniz de kaymaz kolay kolay. Hücreleriniz hızlı yenileniyor malum, büyük avantaj.

• Tip demişken, çok az bir çabayla harika görünebilmenin tadını çıkarın. Cilt canlı ve pürüzsüzken bile yoğun bir şekilde makyaj yapmak, pırıl pırıl gür saçları genç yaşta gereksiz yere boya ile kurutmak, metabolizmanın fıldır fıldır çalıştığı ve yutulan lokmayı daha havada eritip yaktığı bu güzel yıllarda bile deli gibi rejim yapmak falan akıllı işi değil. İlerde yaparsız bunları. Bu yılların kıymetini bilin. Sonra hoş stiller yaratın, bırakın klasik olmayı, farklı şeyler deneyin, renk kullanın bol bol, habire siyah giymeyin. İlerde bol bol giyersiniz.

Daha çok şey var aslında söyleyecek ama fazlası da sıkar diye korkuyorum. Bu kadar olsun söyleyeyim dedim, geriye alamadığım yılların öğrettiği dersleri aktarırsam belki birilerinin işine yarar diye düşündüm. Hayat çok güzel ve her evresine hakkını vermek gerek. Gençlere ve her zaman genç kalanlara daha güzel.

Sevgiyle kalın…