Sıkıcı mı dedin?

Gelin canlar bir olalım ve elimizi kalbimize koyup kabul edelim, biz insanoğlu sıkıcı varlıklarız. Ay yok ben öyle değilim, üstüme iyilik sağlık ayol, sensin sıkıcı, sıkıcı sana benzer yürü git buradan diyebilirsiniz, olur öyle şeyler, üstümüze iyilik sağlık. Ama şu bir gerçek ki insanoğlu sıkıcı. Genelleme yapıyorum ki genellemede sınır tanımam, adeta sınır tanımayan doktorlar gibi sınır tanımayan genellemeci unvanına sahip olmam çok yakında dostlarım.



Neyse, ne diyordum. Sıkıcıyız. Yani hepimiz. Ali, Ayşe, Fatma, Osman, Mehmet, Muhittin hepimiz. İsminizi saymadım diye hah beni saymadı ben sıkıcı değilim demeyin, siz de zaman zaman sıkıcı oluyorsunuzdur, oluyorsunuzdur da kimse söylemiyordur - şu an bildiğin gerçekleri pat pat söyleyen psikolog gibiyim, onlar da öyledir böyle çat çat söylerler, neyse dost acı söyler- yani kısacası, uzun lafı kısası, özetle pampalar sıkıcıyız.



Hele ki bir yaşa geldikten sonra aman yavrum kim tutar seni şeklindeyiz. Bundan iki hafta önce bir proje için bir plazada çalıştım. Şimdi plazanın adını ya da ne iş yaptığımı burada söylemeyeceğim ama şunu diyeceğim arkadaş plaza dediğin tek dişi kalmış canavar, botoksu fazla kaçmış, saç ekimi sırasında birinci olarak bekliyor - böyle de kategorize eder, hatta kategorize etmekle kalmaz yerden yere vururum.



Tamam, biraz abartmış, acı dolu plaza anılarımdan dolayı coşmuş olabilirim ama gerçekten şunu fark ettim sevgili okuyucum, biz insanoğlu belli bir yaşa geldiğimizde sıkıcılıkta birinciye oynuyoruz. Erkekler lacileri çekiyor, kadınlar sivri topuklar üzerinde. Herkeste bir dünyaya göktaşı çarpacak lanet olsun dostum kurtarmam lazım ya da çekilin ben doktorum havası.



Sakin olun şampiyonlarım!


Hepimize yetecek kadar var.


Tamam hayat saçma, sıkıcı hatta bazen - ki aslında çoğu zaman- zor ama yo dostum yo o kadar da değil.


Şimdi ne diyeceğim, free friday var ya heh o free friday'de haftaya bir değişiklik yapın ve ofise dans ederek girin.


Valla bak çok güzel olabilir. Ben yaptım daha önce. Biraz delirmiş bebe bu tarzı bakabilirler ama olsun.


Yoksa öyle lacileri çektim, sivri topuklar aslında nasır yaptı ama salınıyorum değil.


Dünyaya meteor çarpmıyor, dünyayı kurtaran adam Cüneyt Arkın filmi, ha siz yenisini çevirmek istiyorsanız size kalmış ama ben önermem.


He, bu arada yazarınız fena halde laflar hazırlamış, vay anam neler diyor diyebilirsiniz ama ne yapayım be canlarım, bir plaza dolusu laciler ve sivri topuklar insana biraz oo dostum dedirtebiliyor.


Bu hafta da bana ayrılan sürenin sonuna gelmiş olmakla beraber, yanaklarınızdan gözleriniz öpüyorum. Sıkıcı olmayın gözünüzü seveyim.



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.