Kendi işini kurmak isteyen?

Yıl: 1999

Yer: Boğaziçi Üniversitesi – İktisadi ve İdari Bilimler Binası

Konum: 1.kat, sağdaki sınıf, cam kenarında, Duman’ın (kedi) oturduğu sıranın hemen arkası

Katılımcılar: İşletme öğrencileri

Konuşan: Prof. Dr. Arman Manukyan

Dersten hatırlanan yegâne cümle: Sizler çok akıllı çocuklarsınız, birilerinin kurduğu işi devam ettirmek olmasın hedefiniz. Gidin çok iyi yerlerde çalışın, deneyim kazanın ama günün sonunda ekonomiye bir katkınız olsun çocuklar. Markalar yaratın, şirketler inşa edin, pazar yaratın. Yapın bunu.

Yıl: 2008

Yer: Hürriyet Gazetesi – Reklam Bölümü

Konum: Giriş kapısının karşısındaki masa, açılmayan camın kenarında, duvara bakıyor

Katılımcılar: Elif Karakışla

Konuşan: Elif’in iç sesi

O günden hatırlanan yegâne fikir(ler):


Hayatının direksiyonunu ele almak istiyorsun.


Senden istenen saatte orada olmak için orada olduğun bir iş yapmak istemiyorsun.


Esnek olmak istiyorsun.


Yaratıcı olmak istiyorsun.


Hemen karar verip çabucak uygulamak istiyorsun.


Kızını okul servisine kendin uğurlamak istiyorsun.


Onun tüm veli toplantılarına, hafta arası düzenlendiğine lanet ettiğin her ekinliğine için darlanmadan, kimseden izin almadan gitmek istiyorsun.


Trafikten bıktın; işe yürüyerek gitmek istiyorsun.


Ofisinde sen nefes alamazken, sen aslında çiçek yetiştirmek istiyorsun.


Evet ya! Camını açabildiğin bir ofis istiyorsun.


5 masa ötendeki terliyor diye poponun donmadığı; ısısına, güneşine, aydınlatmasına, demlenen çayına, yer döşemesine müdahil olduğun bir ofis istiyorsun.



"Hey sen aslında kendi işini kurmak istiyorsun!"



O an gelişen fikir: Tamam tamam sen kazandın. Şimdiye kadar öğrendiğin ne varsa, topla hepsini, yükle kanatlarına, uçuşa geçiyoruz. Hazerfan Çelebi misali; ya yaparsın, ya ölürsün. Ama “denemedim” demezsin.


İç ses: Peki ne yapacaksın?


Elif: Bilmem ki!


İç ses: Neyi iyi biliyorsun?


Elif: Pazarlamadan, CRM’den, insan ilişkisinden anlarım. Bir de ayakkabıları ve kremleri çok severim.


İç ses: Ayakkabıları boşver, güzellik merkezi açıyoruz.


İşte 5 yılını devirdiğimiz Melissima böyle bir süreçte ortaya çıktı sevgili HT Hayat okurları.


Birçoğunuzun içinde olanı yaptım. Gül gibi işimi, tıkır tıkır her ay sonu işleyen maşımı, şirketteki repütasyonumu, vaad edilen kariyer planını elimle ittim ve kendi işimi kurmak üzere kurumsal kariyerimi terk ettim.


Ne pahasına? ÖZGÜRLÜK!


Değer mi? Değer!


Kolay mı? Nah kolay!


İşte bundan böyle size her hafta kendi işini kurmanın inceliklerini, detaylarını, zorluklarını ama onları aşmanın da yolları olduğunu, devletin ve özel sektörün bu konuda desteklerini teşviklerini anlatacağım.


Ben güzellik merkezi kurdum; siz ne yapmak istiyorsunuz?


Yazın bana; paylaşın.


Ben araştırayım; burada hepimizi aydınlatacak bilgiler aktarayım.


Hem benim ufkum gelişsin, hem de size faydam olsun.


Haftada en az bir defa aldığım “Elif hanım ben de kendi işimi yapmak istiyorum; tecrübenizden faydalanmak için Melissima’ya çayınızı içmeye gelebilir miyim?” teklifini bu sefer buradan HT Hayat ekranından yapıyorum.


Gelin çayımı için.


İçelim güzelleşelim...

(Bakın bu Melissima için fena bir slogan olmaz aslında ;)


Hepinizi sevgiyle kucaklıyor, kocaman bir “MERHABA” diyorum.


Sevgiyle, dostlukla...

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.