Okul fobisi…

Okul öncesi eğitimi çocuğun yaşamında dönüm noktalarından biridir. Bazı çocuklar ve aileler bu dönemi sakin ve sağlıklı geçirirler. Ancak bu kadar önemli bir süreçte bazı sorunların yaşanması son derece normaldir ve olağan karşılanmalıdır.


Aslında bu süreç anne ve baba için de yeni bir başlangıç olmaktadır. Hem çocuğun hem de ailenin bu yeni yaşama uyum sağlaması, çocuğun kaygı alanları belirlenerek bunların giderilmesi gerekmektedir.


Bunun için herhangi bir iletişim engeli kullanmadan (bak herkes alıştı sen hala ağlıyorsun, Ahmet hiç ağlamıyor ama, ağlayacak ne var sen artık büyüdün vb.) çocuk etkin bir şekilde dinlenmeli ve kaygı duyduğu konular belirlenmelidir.


Çocuğun rahatlaması sağlanmalı, duyduğu kaygının normal olduğu ve bu kaygıdan dolayı suçluluk duymaması gerektiği mesajı verilmelidir. Çocuk anlaşıldığını hissetmelidir.


Çocukla herhangi bir inatlaşmaya gidilmemelidir, okulun zevkli, heyecanlı ve eğlenceli bir yer olduğu hissettirilmelidir.


Okula başlama dönemlerinde çocuğun herhangi bir nedenle başka bir konuda stres yaşaması da okula uyumunu etkiler.


(evdeki tartışmalar, çeşitli huzursuzluklar vs.) Bu dönemde bundan kaçınmak da faydalı olacaktır. Bu dönemde okul ve aile sıkı bir işbirliği içinde olmalıdır.


Çocuğun okuldaki problemleri eğitimciler ile paylaşılmalı onların görüşleri alınmalıdır.


Sorunların sadece çocuktan dinlenmesi sorunların çözümünde etkili olmayacaktır.


Sorunların çözümü için objektif düşünebilmeli anne ve baba olmanın getirdiği duygusallığın etkili olmasına izin verilmemelidir.


Çocuk okul konusunda bilgilendirilmeli ama bu bilgiler çocuğun kaygı duyabileceği alanlarda olmalı, abartılı ve çocuğun fazla bir beklentiye girmesine neden olacak türde olmamalıdır.

Bu dönemde çocuğunuza her zamankinden daha yakın olun. Çocuk kaygı duyduğu alanlardaki sorularının yanıtını tam olarak bulamazsa, okulu ret edebilir.


Okula gitme konusunda şiddetli isteksizlik duyar. (Zaman zaman bütün çocuklar okula gitmeme talebinde bulunurlar. Bu durum normaldir. Ancak sıklığı ve çocuğun tavrı önemlidir. Bu isteksizliğin kaynağı araştırılmalıdır.) Bu isteksizlik bazen çocuğun öğrenim yaşantısının bütününü etkileyecek problemlere temel olabilir.


Çocukların kaygılarını paylaşın ve anlayışlı olun.


Okula gitmek istememe, okulu ret ya da okul fobisi olarak tanımlanan bu durumun temelinde, doyurulmamış psikolojik ihtiyaçlar ve iletişim sorunları vardır.


Okula gitme isteksizliğinin en temel nedeni tüm bu nedenlerden başka çocuğun evden ayrılmaya karşı gösterdiği güvensizliktir.

Özellikle anne-çocuk iletişiminin çok yoğun yaşandığı, bağımlılık düzeyinde ilişkilerin gelişmiş olduğu ailelerde çocukların okula daha zor adapte olduklarını bilmekteyiz.


Tüm gereksinimlerini karşılama konusunda annesi dışında başka hiçbir yolu bilmeyen çocuk, annesinden ayrıldığında, karşılaştığı problemlerle baş etme konusunda deneyimsiz olduğundan, okulu güvenli bulmaz. Bu nedenle okula gitmeyi ret eder.


Önemli olan problemin saptanması ve çözüm için yardım edilmesidir.


Sabır ve anlayışla her zamankinden daha yakın ama kademeli bir şekilde onun yanından ayrılacağınızı ve mutlaka döneceğinizi hissettirin. Bağımlı ilişkiyi sürdürmek konusunda sizde ısrar göstermeyin.


Çocuğa bulunduğu ortamda yardım edilmelidir. Çocuk karşılaştığı her güçlükten kaçmayı ve pasif bir mücadele biçimini alışkanlık haline getirebilir.

Problem çözme yöntemlerini ve zorluklarla mücadeleyi öğrenmesine yardımcı olmak gereklidir.


Problem olduğu zaman bunun kaynağını kendimizde aramak yerine çoğumuzun başvurduğu şey başkalarında aramaktır.


Gözbebeğimiz ve tek ilgi odağımız olan çocuklarımızın okul yaşamına başladıklarında bir grup içinde olacaklarını unutmamak gerekir.


Çocuk ve siz tek ilgi odağı olmak isteyebilirsiniz. Ancak yaşam böyle değildir.


Her zaman başkalarıyla etkileşim halinde bulunmak durumundayız. Çocuk da bunu öğrenmelidir.


Eğer çocuğunuzun okula ve topluma uyumunu kolaylaştırmak için giriştiğiniz bu işbirliğinden olumlu sonuçlar almak istiyorsanız, mutlaka anne ve baba olmanın duygusallığından ve subjektifliğinden arınmanız gerekmektedir.


Anne ve babalar, çocukların okul ile ilgili yaşantılarında ortak bir sorumluluk paylaşımına gitmelidirler. Ancak okul-aile ortaklığı ile kurulan işbirliği olumlu ürünler verecektir.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.