Geçen hafta UNESCO tarafından ‘Dünya Kültür Mirası’ ilan edilen, Liguria bölgesinin Monterosso al Mare, Vernazza, Corniglia, Manarola ve Riomaggiore kıyı şeridinin ünlü şefi Signor Luigi Di Siena ve ekibi yörenin tatlarını sunmak için İstanbul'da idi. Yemeklerin tadına bakmak için L’İst İstinye Suites'in yolunu tuttuk. Şef eşi, oğlu ve ekibi ile mutfakta harikalar yaratırken biz de salonda ayak üstü muhabbette mutfaktan gelen taze sarımsak ve deniz ürünleri kokuları ile buluşmak için sabırsızlanıyorduk.

Başlangıç olarak zeytinyağlı ve sıcak karışımlı bir deniz ürünleri tabağı ile yemeğe başladık. Her ne kadar ançuez Pate'yi her zaman tercih etsem de taze balık pate, soslu kızarmış karides ile gayet uyumlu idi. Farklı bir içle doldurulmuş midye bence tabağın en iyisi idi.

Ara sıcak olarak gelen deniz ürünlü spagetti de biraz kabuklu hayal kırıklığı yaşadım. Ama bunda şefin değil bizde kabuklu bulmanın zorluğu işin içinde idi bence. Bence denizden çıkan en lezzetli şeyler olan kabuklular ülkemizde hakkı olan ilgiyi tam bulamadığından iyi kabuklu bulmak oldukça zor oluyor. Bu konuda ufak tüyoları daha sonra Cesur'la Adım Adım'da detaylı vereceğim.

Soslu fırın balık ana yemeğiyle gelen sarımsaklı kalamar sote mutfakta gerçekten bir İtalyan olduğunu bağırır şekilde lezzetli idi. En son gelen tiramisu ise evet bu gece iyi bir İtalyan yemeği yedik cümlesini hepimize söyletti. Bıçakla kesilip pasta spatulasıyla servis edilen tiramisu taklitlerine o kadar alışmışız ki gerçek tiramisunun tadını unutmuşuz neredeyse.

Güzel gece için başta Signor Luigi Di Siena ve ekibine ayrıca tüm gece konuklarla yakından ilgilenen Nilüfer Zallak'a ayrıca teşekkürler.