Onu adeta bir açık hava müzesi yapan, inanılmaz tarihi birikiminin dışında insanları, İtalyan hayat tarzı, mutfağı, gece hayatı, modası ve dünyanın her yerinden turistleri biraraya getiren meydanlarıyla her daim heyecan verici olması. İki günlüğüne o serüvenin parçası olmak isteyenlere, hızlı bir Roma turu.


1. gün

10.00

Şehrin en büyük amfitiyatrosu, İmparator Vespasiano tarafındanMS 72’de yaptırılmış Colosseo ilk durağınız olmalı. Ölümcül gladyatör çarpışmaları ve vahşi hayvan dövüşlerine sahne olan Colosseo, birmimari şaheser olarak tüm heybetiyle, en işlek caddelerden birinin kıyısında yer alıyor. Canlı, hareketli bir yaşamın tamortasında yani. Biraz ilerisinde Roma Forumvar. Burası eski şehir merkezinin bulunduğu yer. Roma’nın siyaset, ticaret ve hukukmerkezi. Satürn Tapınağı, Kastor ve Polluks, Vesta, Antoninus ve Faustina, Romulus ve Santi Cosma e Damiano Tapınağı, Santa Francesca Romana, Venüs ve Roma Tapınakları, Aemilius Bazilikası, Curia, Julius Bazilikası, Vesta Bakireleri Evi, Constantinus veMaxentius Bazilikası, Traianus Pazarları, Torre delleMilizie,Mamertine Zindanı da bu bölgede.

13.00

Luzzi, Colosseo’mdan sadece 5 dakika uzakta bir restoran. Fiyatları uygun olmakla birlikte en önemli özelliği geleneksel Roma yemeklerini keşfetme şansı sunması. Dışarı atılanmasalarda geleni geçeni seyrederek yemek yemek çok keyifli. Colosseo’mun yakınlarındayken yemek için Yahudimahallesindeki restoranları da deneyebilirsiniz.

14.00

Roma’yı kuşbakışı görmeden tanıyamazsınız. San Pietro Bazilikası’nın çatısından görünenmanzara şehrin görkemini ayaklar altına seriyor.

15.00

Roma yolculuğunun önemli bir bölümü lezziz tatları keşfetmeyi de kapsar. Tercihiniz pasta da olabilir dondurma da...Hostaria al 31, Roma’nın en lezzetli pastalarını yapan kafelerinden biri. Öte yandan garsonlarının neşesi ve keyifli sohbeti ortamı daha da unutulmaz kılıyor. Bir diğer alternatif de Tazza d’oro. Burada şehrin en iyi espressolarını içebilirsiniz. Tercihiniz dondurmaysa San Crispino’yu deneyin.

17.00

Aklınızda Fendi, Gucci, Prada, Ferragamo, John Galliano, Armani, Tod’s, Nina Ricci gibi dünyaca ünlü markaları bir arada turlamak varsa, o zaman İspanyolMerdivenleri’nin hemen karşısından Via Condotti’ye girin. Büyük markaların son koleksiyonlarını takip etmek, vintage butiklerde orijinal parçalar bulmak için ideal yerdesiniz.

19.00

“Alışveriş” demişken şehrin antika pazarlarını da unutmamak gerek. Via dei Coronari, Roma’nın antika ticaretinin merkezi. Rönesans dönemi satranç oyunlarından 60’ların İtalyan kahve cezvelerine kadar ne ararsanız bulabileceğiniz bu sokak; her zaman yerli yabancı turistler vemeraklılarla dolup taşıyor. Fiyatlar pek uygun olmasa da dünyanın başka bir yerinde bulamayacağınız nadide parçalar için ziyaret etmek gerekiyor.

20.00

Pizza ya da fettucini... İlk akşamınız için iki farklı alternatif sunuyoruz size. Alfredo şehrin belki de en lezzetli fettucini’sini yapıyor. Pizza için de tercihiniz Fior Fiore olmalı. İspanyol Merdivenleri’nin hemen karşısındaki sokaklardan Via Novara’daki Fior Fiore de bunlardan biri. Küçücük, salaş bir pizzacı ama şehrin neredeyse en iyisi.


21.00

Gusto (piazza augusto imperatore 9) kesinlikle Roma’nın en serin pasajlarından birinin altında lezizmutfağıyla da dikkat çeken bir alternatif. Özellikle Cuma akşamları genç Romalıların buluştuğu popüler bir mekân.


2.gün

10.00

Vatikan’dakiler şehrin belki de engörkemlimüzelerindendir. Adının da akla getirebileceği gibi bu kompleks çok farklı konular üzerinde uzmanlaşmış müzelerden oluşuyor. Burada klasik heykelleri, Rönesans resimlerini, Etrüsk kutsal emanetleri ileMısırlılardan kalma sanat eserlerini görebilirsiniz. Raphael Odaları,Museo Pio- Clementino, Pinacoteca mutlaka görmeniz gerekenler arasında bulunuyor.

13.00

Vatikan duvarlarının yanıdaki Toskana restoranı Dal Toscanomüze yorgunları için ideal birmola yeri.Muhteşembiftekler, kömür ateşinde ızgara edilmiş et yemeklerimeşhur. Ayrıca pici’si (ev yapımı kalın spagetti) süper.

14.00

Lezzetli İtalyan yemeklerinin ardından eşsiz İtalyan heykellerine sıra geldi. Galleria Borghese şehrin en eşsiz koleksiyonlarından biri olan Kardinal Scipione Borghese’nin koleksiyonlarına ev sahipliği yapıyor. Koleksiyonu efsanevi Bernini heykelleri ve Roma’nın en iyi resimgalerileri oluşturuyor. “Koleksiyon” demişken şehrin en itibarlı eserlerinin yer aldığı Capitoline Müzeleri’ne demuhakkak zaman ayırmalısınız.

16.30

Bunca keşiften sonra dondurma yemeye varmısınız? Gelato (dondurma) nesillerdir Pica Ailesi’nin en önemli sermayesi ve harika dondurmalar üretiyorlar. Frenkincirinden kestaneye inanılmaz çeşitleri bulunuyor.

17.30

Şehrin ruhunu hissedebilmeniz için pazar günleri çok erken kurulan ve öğleden sonra 3 gibi tezgâhların kaldırılmaya başlandığı Porte Porteze aklınıza gelebilecek her türlü eşyayı bulabileceğiniz (motosiklet aksesuvarlarından limoge porselenlere kadar) bir yer. Öte taraftan Campo dei Fiori daha merkezi konumda kurulan Roma’nın en eski pazarlarından. Farklı tatlarab meraklıysanız küçük bir avluya kurulan pazaramutlaka gidin! Ev yapımı şaraplar ve makarna sosları hazırlamak için kullanabileceğiniz karışımlar satan tezgâhlarda saatler geçirmek işten bile değil.

18.30

Yola Trevi Çeşmesi’ne nam-ı diğer Aşk Çeşmesi’ne doğru devam etmek lazım ama yanınıza bozuk para almayı unutmayın. Paraları atıp dilek dilemek bir gelenek biliyorsunuz. Roma’nın en büyük ve en ünlü çeşmesi Trevi, 1762’de yapılmış. Bir çeşme için öylesine ihtişamlı ki, bir süre karşısında dikilip kalıyorsunuz. Ancak kalabalık sizi iteleyince kendinize geliyorsunuz. Ve tümihtişamıyla İspanyol Merdivenleri çıkıyor karşınıza... Trinita deiMonti Kilisesi’ni Piazza di Spagna’ya bağlamak için yapılan bu merdivenler, kavisleri ve teraslarıyla kentin en göz alıcı yapıtlarından biri.

21.00

Roma’nın en güzel otellerinden biri kesinlikleHotel de Russie. Otelin içerisindeki Stravinskij Bar kadar akşam yemeği için restoranı da çok şık. Yemek sonrası tiramisu denenebilir ama ben sizin yeriniz de olsam günü şehrin en iyi barlarından biri olan Bar del Fico’da sonlandırırım...


Nasıl gidilir?

THY ve Pegasus’un her gün karşılıklı Roma-İstanbul seferleri var. Leonardo da Vinci Havaalanı Roma’nın 26 km güneybatısında yer alıyor. Şehir merkezine gitmek için birkaç seçenek var. Leonardo Express treni doğrudan Termini Garı’na gidiyor. Seferler yarım saatte bir. Ayrıca, “omnibüs” denilen iki tren daha var. Ancak bunlar Termini Garı’na uğramıyor ve daha yavaşlar. Şehir merkezinde ya Trastevere’de ya da Ostiense’de iniyorsunuz. Roma- Tiburtina hattı 15 dakikada bir kalkıyor. Şehre gece varacak olursanız, otobüse binmek zorundasınız. Otobüs Termini ve Tiburtina Gar’ına kadar gidiyor. Roma içinde ulaşımı ATAC sağlıyor. Metro hattı mavi ve kırmızı olmak üzere 2 renkte. Ayrıca 6 hatlı bir tramvay da var.


Seyahat öncesi

Hazır vizyondaykenWoody Allen’ın To Rome with Love’ını eskilerden Ferzan Özpetek’in Karşı Pencere’sini ya da daha eskilerden Federico Fellini’nin 1972 yapımı Roma’sını izleyin. Verdi’nin Aida operasını, rock seviyorsanız Gianni Nannini’nin herhangi bir albümünü ya da bir Eros Ramazzotti klasiği Musica E’yi dinleyin ve İtalya topraklarının yetiştirdiği en ünlü yazarlardan Cesare Pavese’nin Yaşama Uğraşı adlı kitabını okuyun.


Haber: Levent Özçelik

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.