Yalıkavak Palmarina, son yıllarda Bodrum’da yapılan en büyük yatırım. Palmarina içinde ‘eğlence adası’ diye adlandırılan bölümde yer alan ve her ikisi de birer dünya markası olan Cipriani ile Billionaire, şimdiden adından sıkça söz ettiriyor. Palmarina, bünyesinde yer alan iki dünya markasıyla müthiş olmuş. Palmali Group’tan Mübariz Mansimov’un sahibi olduğu Palmarina’ya büyük bir hareketlilik getirmiş. Geçtiğimiz yıl Kamhi Ailesi’nden yeri alan Mübariz Bey, inanılmaz bir yatırım yapmış. Burayı tamı tamına 42 milyon dolara satın almış. Şimdilik sadece ‘eğlence adası’ denilen yeri yapmışlar. Her yer mermer ve tek renk. Mekân içleri ise aynı renk. Cipriani ve Billionaire en dikkat çeken yerler.

Elitlerin hepsi burada!

İtalyanlar tarafından yönetilen ve İstanbul’da geçtiğimiz yıllarda açılan Cipriani’de zaman zaman sorunlar çıkıyordu. Bizim ayrı bir damak tadımız var, ama İtalyanlar hiçbir şeye dokundurmuyordu. Zaman geçti İtalyanlar da böyle yürümeyeceğini anlayınca her şeye sil baştan başlandı. Personel transferi yapıldı. Masa düzeni, müzik derken her şeyin daha iyi gitmeye başladığını duymaya başladım. Dünya markası Cipriani, şimdi de Bodrum Palmarina içerisinde açıldı. Yeni olmasına rağmen ağzına kadar dolu. Bodrum’a gelen en üst sınıfın hepsi Cipriani’de. Mübariz Bey’in amacı para kazanmak değil bence. Çünkü eğlence hayatının milli takımını transfer etmiş. Piyasada en iyi adam kimse, parayı vermiş, transfer etmiş.

Papermoon’un şeflerinden, benim de çok sevdiğim Volkan Şan, 15 yıl hizmet verdiği Papermoon’u bırakıp Cipriani’ye geldiğine göre bildiği bir şey var demektir. İlk açıldığı zaman barda çalışan Sabri Apatarkan, salon şefi olarak çalışıyor. Hepsi çok başarılı. Masadan masaya koşuyorlar. O kadar çok tanıdık müşteri var ki; hangisini yazsam? Deniz manzarası bir harika... Bodrum’da hep bir köhnelik vardır. Mekânlara yatırım yapılmaz. Üçüncü sınıf garsonlar hizmet eder ve hepimiz buna alışmış durumdaydık. Ama şunu görüyorum ki, artık Bodrum’daki mekânlara yatırım yapılmak zorunda.

Şu an Cipriani, verdiği servis ve lezzetle çıtayı iyice yükseltti. Diğerlerinin de bunu yapma zamanı geldi. Millet Cipriani’yi gördükten sonra başka yere yemeğe gitmez. Ben bile üç gece üst üste aynı yerde yedim. Ambiyans olarak İstanbul havası var. Nereye baksan tanıdık yüz görüyorsun, ama mekân Bodrum’da olunca çok keyifli oluyor. Yemekte seçtiğim yemeklerin hepsi çok lezzetliydi. İtalyan aşçı Gabriele Chilovi harikalar yaratıyor. Belli ki yaz boyunca Cipriani aynı şekilde devam edecek. Gece yarısı yer olmadığını bildikleri halde gelip barda bekleyen en az 50 kişi vardı. Böyle hizmet, böyle fiyat politikası her yerde iş yapar...

Dünya markası eğlence adasında!

Palmali Group’tan Mübariz Mansimov’un sahibi olduğu Palmarina, Bodrum için çok önemli bir yatırım oldu. Bünyesine Cipriani ve Billionaire gibi iki dev dünya markasını katan Palmarina, şimdiden adından sıkça söz ettiriyor. Mekânlara sektörün önemli isimleri transfer edildi. Bodrum’daki elit kesim de her akşam bu eğlence adasına akıyor.

Sardunya’yı Bodrum’a taşımışlar!

Cipriani’nin hemen yan tarafında dünyaca ünlü Billionaire var. Yurtdışındaki Porto Celvo, Maundi Beach gibi yerlerde Billionaire’nin kapısında kuyruk var. Peki Bodrum’da neler oluyor? Valla Bodrum’daki Billionaire’in de kapısında uzun bir kuyruk var. Müşteri önce Cipriani’de yemek yiyor daha sonra hemen yan taraftaki Billionaire’e geçiyor. Bu sene her iki marka da altın çağını yaşıyor. Billionaire’de yılların deneyimli ismi Fahri Çağlayan var. Çok kibar. Müşteri ilişkisi çok iyi, herkesi çok iyi idare ediyor. O yüzden Fahri gibi adamları kaybetmemek lazım. Emre Ergani’nin işlettiği 7800’ün marka olmasında Fahri’nin çok katkısı var. Ama Ergani, Fahri’yi tutamadı ve Fahri Billionaire’e transfer oldu.

Ayrıca Billionaire’in genel müdürü Ayşegül İrsever de işlerle çok yakinen ilgileniyor. Dedim ya Mübariz Bey en iyileri bulup işin başına geçirmiş. Kulüp çok şık, gerçekten tam bir gece kulübü havası var. Duvarlar mermer, içerisi bembeyaz. Tam ortada devasa bir avize, sağ ve sol tarafta ise localar var. Şovlar bütün gece devam ediyor. Cumartesi günü kapıda dehşet bir kuyruk vardı. Mekânda 1200 kişi varmış. Tuvalete gidecek aralık bile yoktu, ama içeriye gireceğim diye bekleyen yüzlerce kişi daha vardı. Hakikaten çok büyük bir başarı. İnsanlar iyi yeri hemen keşfediyor. Biz, girişte, hemen sol taraftaki locada oturduk. Sağım tanıdık, solum tanıdık. Her iki mekânın önünde de milyon dolarlık yatlar duruyor.

Billionaire’de şık bir eğlence var!

Çok başka bir hava var eğlence adasında. Kendinizi bir Avrupa ülkesinde gibi hissediyorsunuz. Billionaire zaten dünyaca bilinen çok iyi bir marka. Porto Cervo Sardunya’nın konseptini Bodrum’a taşımışlar. Merak ettim ve denedim. Aperitiflerden pizza çeşitlerine, tadına doyamayacağınız ızgara balığından etine kadar her şey bire bir aynı. Billionaire’in bu havayla İstanbul’- daki mekânda da çok iyi iş yapacağını düşünüyorum. Şampanya 550 TL, votkada ise en iyiler 700 TL, daha düşük segmentlerdeki votkalar 500 TL. Türkbükü’ne göre çok daha ucuz ama daha şık bir eğlence var.

Bodrum’a renk geldi!

Palmali Group’un turizm bölümünün başında genç bir yönetici var. Asıl işi mimarlık. Uzun süredir Mübariz Bey’le çalışıyormuş. Palmali Group’un Başkan Yardımcısı Kerem Tümay, tüm işlerle yakından ilgileniyor. İşi bildiği için patronunu da doğru yönlendiriyor. Yoksa koskoca Mansimov’un gece kulübüyle uğraşacak hali yok. Tüm bunları Kerem Tümay organize ediyor. İçerisi dolu bir de patron arkadaşlarıyla gelip eğleniyorsa bundan büyük keyif olur mu? Bu sene onlarla Bodrum’a renk geldi. Artık diğer mekânların ciddi bir rakibi var. Şimdiden yer bulunmayan iki mekân var çünkü ortada.

Hazırlayan: Tayfun Topal