Büyükşehirle vedalaşıp kırsala yerleşmek, işi gücü bırakıp dünya seyahatine çıkmak, hayalindeki o küçük kafeyi açmak; son yıllarda karşımıza çok daha sık çıkan hikayeler bunlar… Bi’avuç da görünürde bu hikayeler gibi. Diğerlerinden farkı çok da planlı olmayışı. Her biri hayatının farklı akışındayken denk gelen 7 arkadaşın, bir aile gibi birbirine sımsıkı sarılıp, kısa vadede bol bol güzellik doğurmasını anlatan bir hikaye bu. Bi’avuç insanın bir araya gelip birbirlerinden güç aldıkları, hayatlarını değiştirdikleri, daha önce belki hayalini bile kurmadıkları işlere girişip başardıkları, bunu da bir isim ve kolektif birlik olarak bir noktaya taşıdıkları güzel bir oluşum da diyebiliriz... Bir anlamda şehirden "zengin kalkışı" yapan bu insanları tanımak bana şevk veriyor. Ve inanın hikayede anlatıldığı gibi çok kısa süre içinde şehri terk edip yeni bir hayata başladılar. Ben şahidim...

Bi’avuç nedir, kimlerdir?

Bi’avuç, farklı şehirlerden çıkan bir grup insanın oluşturduğu kolektif bir oluşumun ve yaptıkları şeylerin ortak ismi. Çekirdek kadrosunu oluşturanlar yedi kişilik bir grup. Engin Irız ve Tuğçe Ayerdoğan, Şans Aksoy ve Özlem Apaydın, Öktem Aykut ve Anna Drobina, Mehmet Ali Hatipoğlu geçtiğimiz sene başlarından itibaren İzmir’e bağlı Karaburun yarımadasına, Mordoğan ve çevresine yerleşen, 30’lu yaşlarında bir grup insan. Aralarında fotoğrafçı olan da var, mimar olan da, coğrafyacı da, turizmci de. Farklı mesleklerde, dünyanın farklı yerlerinde, bambaşka hayatlar yaşarken, benzer duygu ve düşüncelere evrilen hayatları, onları hayatlarının bir noktasında bir şekilde bir araya getirmiş. Bi’avuç hikayesi bu bakımdan diğerlerinden ayrılıyor. Pek çok başarı hikayesinin ve düşlenen yaşamların ardında hayallerden sonra gelen planlar, programlar, rasyonel adımlar yatarken, Bi’avuç birlikteliği onu meydana getiren bireylerin –birbirlerinden habersizce- kendilerini hayatın akışına bırakmayı ve hayata şans vermeyi öğrenmeleriyle gelişmiş. Şehirden kopuş, doğaya yöneliş, doğa ile birlikte hareket, zihinsel yavaşlama, evren ile bütünleşme, ruhani gelişim gibi ortak duyuların birbirinden bağımsız gelişmesi, aralarındaki görünmez bağı biraradalıkla görünür kılmış. Sonrasında herkesin farklı yetenek ve yönleri birbirini tamamlayıcı şekilde sarmış.

Engin Irız, Tuğçe Ayerdoğan, Şans Aksoy, Özlem Apaydın, Öktem Aykut, Mehmet Ali Hatipoğlu, Anna Drobina.

Bi’avuç ekibi, yalnızca çekirdek kadrodan ibaret de değil. Her geçen gün farklı etkinlikler ile bir araya geldikleri, bölgenin yerel insanları, ailenin devamı olarak gördükleri yaşça büyük onlara akıl hocalığı eden insanlar, seyahatlerinin bir kısmında onlara yarenlik eden, dostluk eden başka insanlar var. Onlardan aldıkları güç ve ortak sinerji ile pek çok güzel şey ortaya çıkıyor.

“Kadın egemen bir oluşum”

Bi’avuç neler yapar?

Bi’avuç, kadın-egemen bir oluşum olduğunu öne sürüyor, pek çok önemli kararı kadınlar alıyor. Kaldı ki Özlem, Tuğçe ve Anna’nın ortak uğraşları olan aromaterapi, fitoterapi (bitkisel şifacılık), doğal kozmetik gibi konular ortaya iyi sonuç veren bir üretim çıkartıyor. Öncelikle çevredeki tıbbi ve aromatik bitkileri araştıran ekip, bu bitkilerin hangisinden nasıl yararlanacağının, hangi mevsimde nasıl toplanayacaklarının bilgisini edinmiş. Çay, sabun, krem gibi pek çok farklı üretim denemişler. Sonrasında bitki damıtmaya karar verip, bakır bir imbik edinmişler. Grubun akıl hocalarından bir tanesi olan bitki uzmanı Nazım Tanrıkulu’nun rehberliğinde imbiği kullanmayı ve damıtmayı öğrenmişler. Ortaya çıkan hidrosoller onları oldukça heyecanlandırmış ve bunu insanlarla paylaşmaya karar vermişler. Gün geçtikçe yerel endemik bitki türleri, yetiştirilen bitkiler derken yelpaze genişlemiş, bugün lavantadan biberiyeye, defneden ölmez çiçeğe pek çok bitki türünü damıtıyorlar. Bir yandan ürün çeşitliliğini arttırıken, bir yandan da sinek spreyi, hava temizleyici sprey, yoga ve enerji spreyi gibi farklı ürünler üzerinde çalışıyorlar.

Bi'avuç bitkileri damıtmak için bakır imbik kullanıyor.

Bi’avuç her ne kadar bugüne dek aromaterapi, fitoterapi ve doğal kozmetik denemeleriyle bilinse de, çalışmaları oldukça geniş alana yayılan bir grup. Yerel dernekler ve doğa vakıflarıyla işbirliği içerisinde çalışmaya başlamışlar. Ekolojik mühendislik çözümleri kullanarak yanmış ormanlıkları canlandırmak, atık bölgeleri için ıslah projeleri, bokashi kompost yöntemi ile evsel atıklarımızı toprak için faydaya dönüştürmek, organik tarım uygulamaları denemek, yerel derneklerle naylon poşet alternatifi file poşetler üretmek, doğa yürüyüşleri ve kültür rotalarında gönüllülük esaslı çalışmalar gibi pek çok projeleri filizlenme aşamasında...

Kısa vadede de yerel bir bungalov-kamp olan Morkoyun ile birlikte ekolojik konaklama, atölye etkinlikleri ve tıbbi aromatik bahçe çalışmalarını hayata geçiriyorlar. Hayalleri yaptıklarını, başarılı olduğu taktirde herkesle paylaşmak ve tüm bu uğraşları daha geniş kitlelere yaymak.

Lavantadan biberiyeye, defneden ölmez çiçeğe pek çok bitki türünü damıtıyorlar.

Bi’avuç çekirdek kadrosu, kendi oluşumlarını sürekli genişleyip, daralabilen, esnek ve dinamik bir oluşum olarak görüyorlar. Bu bakımdan sürekli aralarına katılanlar, kısa ve uzun süreli kolektif çalışmalar yürütüyorlar. Ortak sevgileri olan müzik buna güzel bir örnek. Türkiye ve yurtdışından gelen müzisyen dostlarıyla birlikte Bi’avuç konserler düzenliyorlar. Yarımadanın dört bir yanında genelde dış mekan olmak üzere farklı lokasyonlarda yaptıkları jam session’lar ve mini konserlerle keyifli anlar paylaşıyorlar. Çok yakında farklı konserlerden yoga atölyelerine, farklı üretimler ve etkinliklerle de kapılarını çalabiliyor olacağız.

Bi’avuç nereden takip edilir?

Bi’avuç henüz oldukça yeni bir oluşum Şimdilik ağırlıklı olarak iletişimini @bi.avuc isimli Instagram hesabı ile sağlıyor. Facebook hesabından da ulaşılabilen grubun iletişim adresi ise biavucmektup@gmail.com. Ayrıca https://www.instagram.com/bi.avuc/ hesabından sipariş verebilirsiniz.