Fulya Gündoğdu, tam bir koku tutkunu ve bu tutkusunu işe dönüştürmüş. Kadın istihdamına önem vermesiyle adından söz ettiren Fulya Gündoğdu’nun iş hayatındaki başarısı kadınlara ilham verecek türden. HTHayat olarak hikayesini merak ettik ve kendisine özel sorular yönelttik.


Fulya Gündoğdu kimdir, neler yapar?

iki çocuk annesiyim; 9 yaşında Hena, 6 yaşında Tevfik. Oğlumun doğumundan sonra Portekizli bir firmanın ithalatını yapmaya başladım. Organik ve renkli tuvalet kağıtları şu anda büyük marketlerde satılıyor. Bu iş oturunca tutkum olan koku sektörüne atıldım. Eskiden beri kokulara karşı ayrı bir tutkum vardı. Bunu hayata geçirmek ise en büyük hayalimdi.


Hayalinizi nasıl gerçekleştirdiniz? Bize ürünlerinizi anlatır mısınız?

İlhamını müziğin enerjisinden aldığım Fiolas koleksiyonu, tamamen organik. Her ürünün kendine ait bir hikayesi var. Diffuser ve oda spreylerinde tamamen organik alkol kullanılmıştır. Asla solvent içermiyor yani kanserojen değil. Şişeleri el işçiliğiyle yapılmıştır. Etiketleri makine yerine iş istihdamına katkıda bulunmak amacıyla kadınlara elle yapıştırmalarını tercih ettim. Kadın gücünü desteklemek gerektiğine inanıyorum.


Müzikten nasıl ilham aldınız?

Müziğin enerjisi çok yüksek… Birbirinden farklı, herkesi ayrı etkileyen tarzları kokulara uyarladık ve onları öyle adlandırdık. Mesela; Smooth Jazz, Chill Out, Soul Jazz, Bossa Nova, Greek, Love Symphony gibi. Değişen ritmler, biz de değişik kokular diye düşünün…


Mumların hikayesi nedir?

Dünyada artık geri dönüşüm ve organik odaklı ürünler tercih ediliyor. Evde daha önce kullandığım en ucuzundan en pahalısına kadar bütün mumlardan fazlasıyla rahatsızdım. Hem is yapıyor, hem de fitilleri kanserojen. Buradan yola çıkarak araştırdım. Ürettiğim mumların kendine has bir özelliği olmalıydı. Bitkisel yağların parafinlerini kullandık. Mumlar eridikten sonra kişisel bakım kremi haline geliyor ve kokusu son derece kalıcı. Elin ve vücudun ısısı arttıkça kokunun da etkisi fazlalaşıyor. Hem koruyucu hem de elleriniz yumuşacık oluyor. Bir de işin sosyal sorumluluk tarafı var.


Anlatır mısınız?

Satılan her mumla sosyal sorumluluk projelerine katkıda bulunuyoruz. Aldığım çıralar Amerika’da oldukça önemli bir marka. Bu marka yıllık cirosunun yüzde 10’ununu dünyadaki kimsesiz çocuklara, kadınlara ve ağaç dikimine bağışlıyor. İşimin en güzel ve en anlamlı, beni en iyi hissettiren tarafı bu…




Başarılı bir iş kadınısınız. Genç kadınlara, işini sevmeyenlere ya da girişimcilik konusunda atılım yapmak isteyen kadınlara ne önerirsiniz?

Tavsiyem, her türlü zorluğa karşı çıksınlar. Mücadele güçlerini kaybetmesinler. Yaptıkları işi severlerse önlerinde hiçbir şey duramaz ve başarı da arkasından gelir. Biz kadınlar bazen naifliğimizden, bazen aile, bazen de çevre faktörlerinden etkilenerek çok istediğimiz halde ideallerimizden vazgeçebiliyoruz. Bunu aşmak gerekiyor. Unutmayalım ki; biz mutlu ve huzurlu olursak çevremize de aynı enerjiyi yayarız ve etkimiz sandığımızdan çok öte olur. Engeller insanı yıldırmamalı, aksine kamçılamalı.


Yoğun iş temposu içinde gününüz nasıl geçiyor?

Sabah 7’de çocuklarla başlıyor. Onlar okula, ben ofise… Marka yeni olduğu için çok fazla çalışmak gerekiyor. Geç saatlere kadar ofiste oluyorum. Bu arada önemli markalarla da işbirliği içindeyiz. En son Vakkorama’larla anlaştık. Artık ürünlerimiz Vakkorama mağazalarında…


Kendinize vakit ayırdığınız zamanlarda neler yapıyorsunuz?

Bu ara kendime hiç vakit ayıramıyorum. Sürekli araştırma ve Ar-Ge çalışmaları ile geçiyor zamanım. Geri kalan zamanda dinleniyorum ve çocuklarımla geçiriyorum.


Annelik duygusundan bahseder misiniz? Nasıl bir anne olarak tanımlarsınız kendinizi?

Annelik deyince akan sular duruyor. Yumuşak ama kuralları olan bir anneyim. Çocuklarımla kaliteli vakit geçirmeyi çok seviyorum. Her hafta başı, hafta sonunu planlarız ve ailece hep birlikte oluruz. Hafta sonları bizim için özeldir.


Güzelliğinizin ve fit vücudunuzun sırrı nedir? Bunun için özel bir çaba sarfediyor musunuz?

Aslına bakarsanız sarfetmiyorum. Yatmadan önce cildimi mutlaka iyice temizler ve bakım uygularım. Akşamları erken yemeğe özen gösteriyorum. Mümkün olduğunca yürüyorum. İşler biraz daha oturduğunda daha düzenli spor yapmayı planlıyorum.


Röportaj: Umay Şekerci

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.