IFA’nın renkli konu ve konukları sadece teknolojiyle ilgili değildi. Dünyaca ünlü şef Massimo Bottura, Grundig, Respect Food konseptiyle israf edilen yemeklere dikkat çekmek için fuardaydı. Bottura’yla projeyi ve yapmak istediklerini konuştuk.


Malzemeye önem verme fikri sizin için yeni değil.

Aslında ben böyle yetiştirildim. Büyükannem bu tür fikri doğduğumdan beri bana aktardı. Ayrıca İtalya, Modena’da malzemelere karşı inanılmaz saygımız vardı. Özellikle hayvanlara... Aileyi beslemek için canını veren bir hayvanın her parçasına saygıyla yaklaşmak zorundaydınız. Böyle büyüdüm. Burnundan kuyruğuna kadar saygı duymak önemliydi.


Proje haline nasıl geldi?

Milan’daki uluslararası bir fuarda tema, “Gezegeni besle, hayat için enerji”ydi. Bence gezegeni beslemek seri üretimden çok daha fazlası demek. 1.3 milyon ton yemek her yıl boşa harcanıyor. Bu üretimin yüzde 33’ü demek. 1.6 milyar insanın kilo fazlası var. 860 milyon insanınsa yemeğe ihtiyacı var. Aslında çok basit; ihtiyacı olanlar için 1.3 ton israfı, harika, yenebilir yemekler haline getirmeliyiz. Bu düşünce, temel çıkış noktamız oldu.


Respect Food’ konseptini nasıl oluşturdunuz?

Grundig, bir şeyler inşa etmek konusunda etik yaklaşımı olan bir şirket. Sadece teknolojiyle ilgili değil... Teknolojiyle beraber gelen etik bir yaklaşım. Ailelere su, para ve yemek tasarrufu konusunda yardım etmek... Güzel objeler üretmeleri önemli, çünkü güzellikle dünyayı değiştirebilirsiniz. İnsanları etkileyerek. Etik konusunda doğru yolda ilerleyerek. İnsan hayatını basitleştirerek... Food for the Soul’da da böyle bir yaklaşımımız vardı, yiyeceklerle ilgili. İlk destekleyen şirket Grundig oldu. Çıkış noktası bu. Ben babamla büyüdüm. Bir kere el sıkışınca o iş tamam olurdu. Güvenilirlik çok önemli. Kaliteyle ilgili takıntılı biriyim. Kalite yaşam tarzıdır.


Çok etik bir şekilde yaşıyorum’


Dünya üretim ve tüketimle bu kadar meşgulken, insanlar bu konuda nasıl bilinçlenecek?

İsraf olarak tabir edilenleri, sıradan malzemeler olarak görüyorum. Teknoloji, tabiat ve şiirin bir araya gelmesiyle mümkün. Yemekle neler yapabileceğinizse ne bildiğinizle alakalı, yani kültürünüzle. Bir müzeye gidip “Bunu beğendim” ya da “Beğenmedim” diyebilirsiniz. Atık çıkarmamak için doğru teknolojiye sahipsek, mevsimlik ve taze ürün satın alabiliyorsak, hem para biriktirebileceğiz hem de atığı. 2-3 günde bir yarım saat ayıracağız alışveriş yapmak için. Kasapla, balıkçımızla konuşacağız, en iyisini satın alacağız. Buzdolabında saklayacağız.


Ana motivasyonunuz ne?

Dünyadaki etkili şefler, insanlara iyi örnekler verirse, rüyalar gerçek olabilir. Genç jenerasyon da bunu takip eder. Çünkü bize güveniyorlar. Benim kendimi satmadığımı biliyorlar. Gerçek bir dünyada, çok etik bir şekilde yaşıyorum. Kalite, etik, teknoloji, şiir. Kültür görünmeyeni görünür yapmaktır. Kültürünüz varsa kendinizi ifade edebilirsiniz. Bundan dolayı kendimi çok okumaya adıyorum. Ekibime sanatçı, tasarımcı, mimar eklemeye çalışıyorum. Çünkü dünyada güzellik inşa etmemi sağlıyorlar.


Röportaj: Mete Aker

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.