Yasmin Erbil’in tanınırlığı geçen yaza kadar Mehmet Ali Erbil ile Nergis Kumbasar’ın kızı olmakla sınırlıydı. Sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafları bol miktarda beğeni ve yorum alınca popülerliğini kendi merkezine taşıdı.Hal böyle olunca aradım ‘Haydi gel röportaj yapalım’ dedim. ‘Röportaj yapmak için henüz bir nedenim yok. Oturup endamımı methedecek değilim. Oyunculuk kurslarına katılmak için Londra’ya gideceğim. Dönüşte buluşalım’ dedi. Döndü, buluştuk. Henüz 21 yaşında. Röportaj sırasında verdiği cevaplarla yeri geldi olgun bir kadın oldu, yeri geldi 7 yaşında cıvıl cıvıl bir çocuk…


Baba parası yiyerek bol tatil yapan biri olarak algılanıyorsun. Bu durum seni rahatsız ediyor mu?


Hayır, etmiyor çünkü öyle biri değilim. Böyle düşünen insanların içini rahatlatacaksa bu yıl sadece 5 gün tatil yapabildim. Şu an 21 yaşındayım, okuyorum ve tabii ki babamın parasıyla geziyorum. Bu durum da hayatım boyunca devam edecek değil. Hatta babam ‘Acelen ne, nasıl olsa çalışıp kendi paranı kazanacaksın’ diyor. Lütfen beni de diğer öğrenci kızlardan farklı görmeyin.





Ünlü bir babayla ünlü bir annenin çocuğu olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir?


Oldum olası ünlü babayla ünlü annenin çocuğu olma durumuna odaklanmamaya çalıştım. Şöhretin şemsiyesi altında yaşamıyorum, geleceğimi ailemin sahip olduğu şöhretin avantajları üzerine planlamadım. Benim en çok duyduğum sözlerden biri ‘Hiç ünlü çocuğu gibi değilsin’dir. Benim dışımdaki olaylar sonucu bana ‘Sen ünlü çocuğusun’ fikri dikte ediliyor.


Nasıl ediliyor?


16 yaşındayken gazeteciler plajda fotoğraflarım çekmiş ve ‘Mali’nin meleği’ başlıklı bir haber yapılmıştı. Ünlü birinin çocuğu olduğum ilk kez o zaman dikte edildi.





Fotoğraflarının çekilmesi hoşuna gitmedi mi?


Hoşuma gitmediğini söyleyemem. Beğenildiğimi hissettiğim için hoşuma gitti. Hoş, fotoğraflarımın çekilmesi her zaman hoşuma gitmiyor ama tepki de vermiyorum. Benim demek istediğim şu: Hayatımı babamın ve annemin şöhretlerinin gölgesinde yaşamak istemesem de Mehmet Ali Erbil ile Nergis Kumbasar’ın kızı olduğum bana her daim dikte edilecek. Çocukları olduğum için gurur duyduğum babamla annemin isimlerinin gölgesinde olmaktan dolayı kendimi hep güvende hissettim. Ne var ki artık Yasmin Erbil bayrağını dalgalandırmanın zamanı geldi.


‘Tiyatro eğitimi aldım’

Bayrağındaki sembolün ne olacağını belli mi?


Reklamcılık okurken ikinci sınıfta kaydımı dondurdum, içimdeki ses başka bir yere ait olduğumu söyledi, genlerim de oraya yönlendirdi: Oyunculuk. Annem aldığım tiyatro ve bale eğitiminde gördüğü yeteneğin heba olmaması gerektiğini düşündü. Oyunculuk yapmanın beni daha başarılı kılacağını, mutlu edeceğini düşünüyor. Beni tanıyanlar babamın pratik zekâsına ve hazırcevaplığına sahip olduğum yönünde hemfikir olunca bayrağımın sembolünü oyunculuk ve türevleri olarak belirledim.





Türevleri…


Sunuculuktan söz ediyorum. Pratik zekâ ve hazırcevaplığımdan dolayı sunuculukta başarılı olabileceğimi düşünüyorum.


İçindeki sese neden kulak asmak istememiştin?


Böyle bir babayla böyle bir annenin çocuğu olunca onlarla aynı mesleği icra etmek kolay değil. Babam ve annemle kıyaslanacağım. Her ne kadar tiyatro eğitimi almış, sertifikalı balerin olsam da hocalarımın babama ve anneme ‘Bu kız yetenekli, kendisine güvensin ve bu yolda yürüsün’ dediğini bilsem de kendimi oyunculuktan uzak tutmaya çalıştım. Ne var ki olmadı.





Neden olmadı?


Sosyal medya hesabımdan paylaştığım fotoğrafların dikkat çekip büyük ilgi görmesiyle oyunculuk yapma fikri öne çıktı. Sonra Londra’ya gittim ve orada tek başıma yaşarken hiç kimsenin etkisi altında kalmadığım ve telkinlerle karşılaşmadığım halde oyunculuk isteğimin hayli fazla olduğunu keşfederek yolumu belirledim. Sonra da Londra’da oyunculuk üzerine bazı kurslara ve çalışmalara katıldım.


Babandan ve annenden dolayı oyunculuğa başlarken fazla zorluk çekmeyeceksin…


Torpilli olmaktan söz ediyorsunuz. Lütfen öyle düşünmeyin. İşe babamdan ve annemden bağımsız olarak girişeceğim. Babam bazen ‘Seni yapımcılarla, yönetmenlerle tanıştırayım’ diyor. Ben de ‘Tanıştırabilirsin ama onun dışında bir şey yapamazsın’ diyorum. Araya babam ve annem dahil kimseyi sokmayı düşünmüyorum. Bu konuda da son derece netim. Kendime asla ‘Torpilli’ dedirtmem.





‘Komediyle başlamak biraz hadsizlik olur’

Seni nasıl bir karakteri canlandırmak heyecanlandırır?


Merkezi sarışınlığı ve güzelliği olmayan, derinliği olan bir karakter beni mutlu eder. Canlandıracağım karakterin altı dolu olmalı. Sadece sarışın ve güzel bir kadın karakteriyle yeteneğimi gözler önüne nasıl sererim?


Komediye yatkın mısın?


Evet, yatkın olduğumu düşünüyorum ama oyunculuğa bir komedi yapımıyla başlamak istemem. Çünkü henüz işin başında oyunculuğun en zor dalı olan komediyle başlamak biraz haddini bilmezlik olur.





‘Çok fazla evlenme teklifi alıyorum’

Sosyal medya hesabınızda fotoğraf paylaşmanıza babanız ne diyor?


Babam ‘Zaten çok güzelsin, bunu herkese göstermene bu kadar gerek yok’ diyor ama öyle bir devirde yaşıyoruz ki herkes fotoğraflarını paylaşıyor. Paylaşan ben olduğum için fazlasıyla dikkat çekiyor.


O halde oyunculuk uğruna reklamcılık öğrenimini yarıda bıraktın…


Hayır, kesinlikle. Reklamcılık öğrenimini mutlaka bitireceğim. Sonuçta o eğitim oyunculuğu besler.



Paylaştığın fotoğraflar sonrası eminim birçok mesaj geliyordur. En çok hangi içerikli mesajlar geliyor?


Gerçekten çok mesaj geliyor. En çok da evlenme teklifi alıyorum. Evde kalmayacağıma emin olup gülüp geçiyorum.


Yeni neslin ilişki anlayışının ‘Sevgili olalım ama ilişkinin sorumluluğunu taşımayalım’ olduğu yönünde bir yargı var. Senin ilişkilere bakış açın nedir?


Benim için ilişkilerde sorumluluk çok önemlidir. Karşıma o algıda olan biri hiç çıkmadı, çıkmasın da. İki insan iyi anlaşırsa, birlikte keyiflilerse, her şeyi konuşabilirlerse ve birbirlerini desteklerlerse ilişkinin yürütülmesi için gerekli olanlar kişilere zaten bir sorumluluk gibi gelmez. Nefes almak gibi doğal olur. İlişkileri yürütmek şu an çok zor, o yüzden iki tarafın da birbirinden emin olması çok önemli.



‘Herkes kendine göre şöhret’

Oyunculuk sana ne ifade ediyor?


Oyunculuk beni özgürleştirecek. Başka bir karakteri canlandırmak birtakım şeyleri yeniden keşfetmemi sağlayacak. Gözlemci biri olduğum için küçüklüğümden beri evde ve arkadaş ortamımda hep taklitler yaptım. Biriyle tanıştığımda da onu her ayrıntısına kadar incelerim, en ufak ve kimsenin dikkat etmeyeceği bir hareketi benim için çok önemli bir detay olur. Kısacası oyunculuk benim oyun bahçem.


Peki şöhret sana ne ifade ediyor?


Şöhretli bir ailenin kızı olduğumdan dolayı benim için diğer insanlara gözüktüğü kadar büyük ve uzak bir kavram değil. Çocukluğumdan bu yana alışık olduğum bir durum. Ayrıca günümüzde çoğu insan sosyal medyadan ötürü kendine göre şöhret. Önemli olan o şöhretin altını yeterince doldurmak.



'Oyunculukta utanmak yok'

Londra’da katıldığın çalışmalarda oyunculuk adına edindiğin en önemli bilgi ne oldu?


Oyunculukta utanmaya ve çekingen olmaya asla ama asla yer olmadığını öğrendim.





Hiç oyunculuk teklifi aldın mı?


Evet, bir sinema filmi için teklif aldım ama canlandıracağım karaktere ısınamadım, sevmedim. Bu nedenle gelen ilk teklifi geri çevirmek zorunda kaldım. Annemin ve babamın oynadığı dizilerde de oynayabilirdim ama kabul etmedim. Annemle babam da kararıma saygı duydular. Kabullenilmem başlarda zor olacaktır ama yeteneğim gözler önüne serildikçe varlığım Yasmin Erbil olarak devam edecek.



Röportaj: Mehmet ÇALIŞKAN

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.