Kapısından içeri girdiğiniz andan itibaren sevdiğiniz yazarların kitapları, şiirleri, sözleri, fotoğrafları ile buram buram edebiyat kokan bir otel.... Hayali bile güzel değil mi? Gülşah Elikbak bu hayali gerçekleştirdi! Meraklısı için Türkiye'de bir ilk olan edebiyat otelini tanıtmak istedik.


Altı romanınız var ve uzun süre turizm sektöründe çalıştınız peki daha detaylı soracak olursak Gülşah Elikbank kimdir?

İstanbul doğumluyum. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesinde lisans eğitimimi tamamladım, Marmara Üniversitesi Yönetim ve Çalışma Psikolojisinde de yüksek lisansımı yaptım. Bir Türkiye klasiği olarak okuduğum bölümlerde değil, turizmde deneyim kazandım. Okul yıllarında harçlığımı kazanmak için çalıştığım otelde, mezun olduğumda yönetici olmuştum. Sonrasında 7 yıl orada üst düzey yönetici olarak çalıştım. 2010 yılında ilk romanım Siyah Nefes yayınlanınca ve kızım Rüya doğmak üzereyken işimden istifa ettim. Eşim de yöneticiydi, o da aynı gün işi bıraktı ve İstanbul’a veda etmeye karar verdik.


Türkiye'de bir ilk Edebiyat Oteli... Edebiyat konseptli bir otel açma fikrini nasıl edindiniz? İlham aldığınız bir fikir var mı?

Uzun yıllar turizmde edindiğim tecrübeye 2010 yılında ilk romanımın yayınlanması eşlik etti ve böylece hayatıma edebiyat girmiş oldu. Üstelik o sırada anne olmak üzereydim ve artık İstanbul benim çocukluğumdaki şehir değildi, çok değişmişti. Hayatımdaki her şeyi değiştirmek istiyordum ama bunu bildiğim yöntemlerle ve işlerle yapmak istiyordum. İşte o aşamada edebiyat konseptli bir otel olsa ne güzel olur, dedim ve eşim Serkan da bu fikri çok benimsedi. Biraz da gençlik çılgınlığı galiba, ilerleyen yıllarda ikimiz de bu kadar cesur olamayabiliriz.


Otelinizi 3 kelime ile anlatmanızı istesek... Nasıl olur edebiyat oteli? Diğer otellerden farkı nedir?

Ben otelimizin bir ruhu olduğuna inanıyorum. İçeri adım attığınız an, kitap kokusu, geçmiş zamanın çağrısı ve edebiyatın büyüsü sizi sarıyor. 15 yazarın portresi, eserleri, el yazıları hatta bazılarının özel eşyaları var otelde. Küçük ama asaleti olan bir oteliz. Lüks değil ama şık.





Kimler edebiyat konseptli otele geliyor? Ortalama bir yaş grubu verebilir misiniz? Kimler gelsin istersiniz?

Aslında 15 farklı yazarın adı olunca, çok farklı yaş grupları geliyor. Mesela Nazım Hikmet ve Yaşar Kemal’in 60 yaş üstü harika bir kitlesi var, Yunanistan’dan özellikle. Hakan Günday’ın genç okurları var, Ayşe Kulin ve Buket Uzuner’in kadın hayranları… Ama otelimize sadece edebiyat severler gelmiyor, şehir merkezine ve fuara çok yakın olduğumuz için iş için gelen de çok. Konsepti otele gelince fark edenler de oluyor ve en güzeli onların yüzündeki o şaşkın ama memnun ifadeyi görmek oluyor. Biz en çok turist ağırlayan otellerden biriyiz İzmir’de. Ama İzmir’in resmi olarak otelimize daha çok sahip çıkmasını arzu ederdim tabii. Hala birçok belediye başkanı, şehir yönetiminde söz sahibi olan kişi, oteli görmedi mesela.


Otelinizin en sevilen alanı neresi?

İki alan var. Biri içeride, lobby kısmında, daktilomuzun olduğu alan. Orayı Türk kahvesi eşliğinde kitap ya da dergi okumak isteyenler seçiyor. Diğeri de dışarıda asma ağacımızın altındaki geniş gölgede çay içip keyif yapmak isteyenlerin kurulduğu ahşap masa ve sandalyeler.


Otelde düzenlenen etkinlikleri sorsak...

Biz otelimizi Sevgili Buket Uzuner’in okuduğu Su romanı ile açtık. O günden beri de değişik etkinlikler yapıyoruz. Mesela Nazlı Eray’ı bir çay daveti ile İzmirli basın mensupları ile buluşturduk. Ahmet Ümit için hoş bir kokteyl yaptık, dostlar bir araya geldi. Bu gelişinde Hakan Günday ile konuştuk, yeni romanı çıktığında ilk İzmir etkinliğini, okumasını bizim otelde yapacağız. Geçen ay İstanbul’dan Kitap ile Sohbet için Yasemin Sungur eşliğinde 20 kadın geldi, hem benim Aşkın Gölgesi romanımı konuştuk hem de otelde hepsi sevdiği yazarların odalarında kalıp onların sunumlarını yaptılar. Bir üniversitenin mimarlık yüksek lisans öğrencileri bir derslerini bizim otelde yaptılar. Çok farklı etkinlikler olacak yakında. Biz büyüdükçe fikirler de büyüyor ve bir edebiyat oteli olarak, edebiyatçılar da zaman içinde bizi sahipleniyor, anlıyor sanırım.


Röportaj: Dilay Argün

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.