Geçen sene Miami’de 2500 kişilik bir Life In Color partisi gerçekleşmiş ve eğlenceseverleri kıskandırmıştı. İşte o parti İstanbul’ageliyor! Organik boyalardinleyicilerin üzerine sıkılacak, eğlence bambaşka bir boyuta ulaşacak. AN21, ARTY, Deniz Koyu,DVBBS, Twoloud ve Yellow Claw’ınsetleri, nefes kesen dans, akrobasive alev gösterileri bu akşam için sabırsızlanmamıza sebep oluyor.Almanya’da doğup büyüyen ve artıktüm dünyada tanınan Türk DJ DenizKoyu, bu büyük parti öncesinde karşınızda!

Müzik piyasasına Almanya’dan dahil olmak zor oldu mu?

Evet, başlangıçta biraz zordu.Almanya’nın Ruhr bölgesinden,küçük bir şehirden geliyorum. Elektronik müzik ve DJ olmayan birşehir. Okul arkadaşlarımın hiçbiri müzik yapmaya ya da DJ olmaya meraklı değildi. O yüzden kendi yolumu bulmam gerekti. Tek başıma müzik yapmayı öğrenmek, piyasadan insanlarla tanışmak zordu. Ama çok öğretici ve heyecan verici bir süreçti.‘Türk olmak bir ayrıcalık!’

Peki Türk olmanın ekstra zorluğu oldu mu?

Yeteneğin varsa, işine karşı tutkuluysan etnik kökenlerin neolursa olsun insanlar saygı duyuyor.Ayrıca Hollanda, İsveç ve Amerika’dayetişen zaten çok fazla DJ var. Oyüzden uluslararası camiada Türk olmak bir ayrıcalık!

Neden İngilizce ya da Almancabir isim kullanmayı seçmedin?

Herhangi bir sahneismi istemedim, kişisel birşey olsun istedim. Gerçekadım Deniz Akçakoyunlu. Soyadımın ortasını aldım, adımla birleştirdim ve bence cool bir isim oldu.Ayrıca elektronik dans müziği camiasında çok fazla Türk DJ yok. O yüzden bu camiada bizi temsilettiğim için gurur duyuyorum. Bir de Ümmet Özcan var, o da süper.

Son zamanlarda neler yapıyorsun?

Şahane bir ABD turnesinden yeni döndüm. Los Angeles, San Francisco, San Diego, Miami ve başka şehirlerde çaldım. Şimdi stüdyoya kapandım, yeni şarkılar üzerinde çalışıyorum.Yeni solo kaydım “To the Sun”ıbitirdim, yakında dinleyeceksiniz!

Dünyada ve özellikle Türkiye’deki elektronik dansmüziği sahnesi hakkında neler düşünüyorsun?

Dans müzik piyasasındaki tüm sanatçılar için çok heyecan verici bir dönem bu. Festivaller ve konserler o kadar büyüdü ki sanırım bundan daha öteye geçemez. Ana akım dans müziği, en yüksek noktasını yaşıyor.Tıpkı rock müziğin 60’lardaki yükselişi gibi. O döneme bir daha geri dönmemiz mümkün değil. Türkiye’de ise kesinlikle çok büyük bir elektronik müzik dinleyicisi var. Türkiye’den beni dinlemeye gelen, Twitterve Facebook’tan mesaj atan çok fazla dinleyici var. Bugüne dek Türkiye’deçaldığım setler de inanılmaz güzel geçti. Umarım yakında daha büyük kulüpler olur ve daha çok dünyaca ünlü DJ gelir.

‘İyi DJ seti, birhikâye anlatır’

Bir DJ’i diğerlerinden farklı kılan nedir?

Bence iyi bir DJ, kalabalığı iyi okuyabilmeli ve onların enerjisinin akışına uymalı. İyi bir set, hikâye anlatmak gibidir. Bir giriş, gelişme ve kalabalığı çıldırtacakbir yükseliş noktası gerekli. Her DJ doğru zamanda doğru şarkıyı çalmayı bilmiyor. Ayrıca bence kendi yaptığın müziği, kendi prodüksiyonlarını çalman gerekir.