İkinci sezonuyla dün izleyiciyle buluşan Fox TV’nin sevilen dizisi Karagül’ün Ebru’su Ece Uslu, uzun tatil dönemini nasıl geçirdiğini HT Magazin’e anlattı: “Tatilde boş durmadım ve kendi kişisel gelişimimle ilgili çalışmalarıma devam ettim. Ruhuma iyi gelen ne varsa onlara yoğunlaştım. Hayatımda sevgiye daha fazla yer vermeye gayret gösteriyorum. Bu bilinç beni her zaman taze ve diri tutuyor”

Uzun bir tatil dönemi geçirdiniz. Bu süre zarfında neler yaptınız, yoğun bir çalışma dönemine hazır mısınız?

Zürih, Malta, Kuşadası, Como Gölü, İtalya ve Alp Dağları’nda farklı kültürleri ve lezzetleri deneyimleyerek keyifli, huzurlu ve sakin bir yaz tatili geçirdim. Uzun ve zorlu geçen bir sezonun ardından ilaç gibi geldi ve yeni sezona arınmış olarak başladım.

Kendinizi yenileme ve yeni şeylerle ilgilenme fırsatı bulabildiniz mi?

Boş zamanlarımda her fırsatta kendime yoğunlaşmayı tercih ediyorum. Çünkü bana kendimi çok iyi hissettiriyor. Bu tatil döneminde de boş durmadım ve kendi kişisel gelişimimle ilgili çalışmalarıma devam ettim. Ruhuma iyi gelen ne varsa onlara yoğunlaştım. Kendim ve etrafımdakilerle barışık olmaya, hayata daha farklı bir pencereden bakmaya, hayatımda sevgiye daha fazla yer vermeye gayret gösteriyorum. Bu bilinç beni her zaman taze ve diri tutuyor. Ayrıca hem özel hem iş hayatıma pozitif yaklaşmamı sağlıyor.

Karagül, ikinci sezonuyla ekrana döndü. Yeni sezonda bizi neler bekliyor?

Ebru’nun artık Halfeti’de kendi ayakları üzerinde durması ve bu süreçte Kendal’ın kendi çıkarları doğrultusunda sürekli Ebru’nun karşısında olması, birbirinden heyecanlı bölümlere sahne olacak. Artık o pasif Ebru gitti ve yerine çocukları ve kendi geleceği için planlar yapan, daha da güçlü bir Ebru geldi. Çok daha güçlü bir hikâyeyle geliyoruz.

Ebru ilk sezonda oldukça büyük hayal kırıklıkları yaşadı. Bu sezon mutluluğu bulma ihtimali var mı?

Şimdilik aradığı asıl mutluluk artık çocuklarıyla bir arada güçlü ve ne istediğini bilen tek başına bir kadın olarak ayakta durabilmek. Bunun dışında olacak şeyleri bölümler ilerledikçe göreceğiz.

"Ebru beni heyecanlandırıyor"

Dizide, zenginlik ve mutluluktan yoksulluk ve üzüntüye düşen bir kadını canlandırıyorsunuz. Nasıl bir duygu Ebru olmak?

Hayatta insanın başına her şey gelebilir. Asıl olan insanın kalbindeki duygu ve düşünceleri temiz tutabilmesi. O yüzden Ebru’yu anlıyorum ve ona can vermek bana büyük bir heyecan ve keyif veriyor. Karakterin hikâye açısından ilerlerken hep daha güzel mesajlar vermesi için çabalıyorum; hayal ediyorum, notlar tutuyorum ki seyirci izlerken hem keyif alsın hem de asıl olanın her zaman iyilik, dürüstlükten yana olduğunu idrak etsin.

Hikâyede hepimiz çok üzülüyoruz Ebru’ya. Peki sizce onun da hataları var mı bu düştüğü durumda?

Hayatta herkesin hataları vardır. Zaten yaşamın amacı bu değil mi? Hatalarımızı görmek, bunlardan ders çıkarmak, büyümek ve olgunlaşmak. Ebru’nun bence en büyük hatası tek başına mücadele etmemiş olması, öncesinde sırtını hep sevdiği ve güvendiği kocasına yaslaması. Ama hayat sürprizlerle dolu ve Ebru da hayatın acılarıyla yüzleşerek gerçeklerle karşılaştı ve olgunlaşma dönemine girdi.

"Hayat bazen acımasız"

Kadınlar sevdiklerine inanıp güvenerek hata mı ediyorlar? Siz, koşulsuz güvenenler den misiniz, yoksa sorgular mısınız karşınızdakini?

Kadınlar karşısındakine inanarak hata yapmıyorlar. Asıl o güveni boşa çıkaranlar hata yapıyor. Sonuçta kaybeden, bu güveni boşa çıkaran . Hayat bazen o kadar acımasız ve günümüz dünyası o kadar vahşi ki, benimde zaman zaman sorguladığım oluyor. Ancak özünde hepimizin aradığı gerçek sevgi ve gerçek sevgi tüm güvensizliklerin üzerindedir.

Karagül’ün ilk bölümünde eşiniz Murat (Özcan Deniz), Fırat’ın sularında kayboluyordu. Murat, tekrar çıkıp gelse bu kadar yalana ve hayal kırıklığına rağmen Ebru affeder mi sizce Murat’ı?

Bence Ebru, Murat’ı affetmemeli. Çünkü zayıflıklarına yenik düşüp Murat’ı kabullenirse adım adım çıkmaya çalıştığı merdivenlerden tepe taklak aşağı düşer. Ancak tabii ki son söz hikâyeyi tasarlayanındır.