Son yıllarda hangi projenin kapağını kaldırsanız ardından Mehmet Turgut çıkıyor. Ve Turgut 10 yıllık birikimini üniversiteli gençlere anlatıyor ama bu kez uygulamalı...


Fotoğrafçılığın “popstar”ı Mehmet Turgut, bu baharda yine üniversitelerde fotoğraf tekniklerini anlatacak ama bu kez anlatacakları teorinin ötesine geçiyor. 4 şehirdeki 8 üniversitede fotoğraflarını nasıl çektiğini anlatacak. Turgut, 6Mayıs’ta Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde başlayacak yeni projesini anlattı...


Niye böyle bir projeye giriştiniz, 4 şehirde 8 üniversite kolay değil?

2003’ten beri güzel sanatlar fakültelerinde ya da üniversitelerin fotoğrafçılık kulüplerinde seminerler verdim. Bazı yerlere 3 kez gittim. Hiçbirinde uygulama yoktu çünkü imkân yoktu. Volkswagen destek oldu ve yıllardır anlattığım teorik dersleri şimdi uygulamalı olarak göstereceğim.


Fotoğrafçığın hangi dönemindesiniz ki kitabını yazdınız, şimdi de ders veriyorsunuz?

Babama geçenlerde sordular “Oğlunuz fotoğrafçılığın neresinde” diye. “Daha işin başında” dedi. Aynı fikirdeyim. Türkiye ve yurtdışında birçok iş yaptım, ödüller aldım ama bunlar bir yere kadar. Önümüzdeki sene bir galeriyle anlaştım, bienallere ve festivallere girmeye yönelik çalışacağım. Popüler fotoğrafçı olunca, eli yüzü düzgün, değişik fotoğraflar çeken biri gibi algılandım. Bu algıyı değiştirmek istiyorum. Kitabı da bu nedenle çıkardım.


Kalfalık dönemi mi yani?

Aktarabilecek erişkinliğe eriştim, kalfalık demek mümkün. Erişkinlik döneminin başlangıcı 50-55 yaşlardır.


Niye?

Vücut da beyin de yavaşlıyor. Gençken aynı anda birçok şey yapmak isterken, yaş ilerleyince tek bir şeye yoğunlaşabiliyorsunuz, rafine işler çıkıyor.


"Avatar da olabilir zombi de"

Yeni projenize dönelim, ne göstereceksiniz gençlere?

Herkesin görebileceği sahnede, makyaj, saç, styling bölümleri olacak ve onların yanında da fotoğraf stüdyosu. Alanında Türkiye’nin en iyileri, en iyi plastik makyaj yapan makyöz, saç tarayan kuaför, stying yapan moda editörü yaptıkları işi gösterecek. 10 senedir yaptığım söyleşiyi yine yapacağım ama bu kez göstererek. Süper kahramanlar kırmızı telefon kulübesinden çıkar ya burada kırmızı kaplumbağa otomobilden çıkacak. Bunun için her üniversiteden Volkswagen’in Facebook sayfasına başvuru yapan iki öğrenciyi seçeceğim ve onlar için bir konsept belirleyip müzik eşliğinde onu konsepte uygun dönüştürüp stüdyoda nasıl fotoğrafladığımı göstereceğim. Yeri gelecek zamanda yolculuk yapacaklar, yeri gelecek Avatar, yeri gelecek zombi olacaklar. “Mehmet Turgut ne oldu da böyle oldu” sorusunun cevabını açık ve seçik görecekler.


Niye bu kadar popülersiniz?

Bunun için magazinsel bir çalışma yapmadım. Moda dergilerine pozlar vermedim. İzleyenlerin yorumu bu. Yaptığım işler o kadar kuvvetliydi ki, o işler beni buraya koydu. Dünyada da pek de bir örneği yok. Nasıl oldu bilmiyorum? Şikâyetçi değilim. Bir sergi açıyorum 1500 kişi geliyor, zor işler bunlar.


Tarzınızı mı beğeniyorlar?

İlk senelerde üniversitelerde birbirinin benzeri fotoğraflar görüyordum. Sonraları gittiğimde “Ağabey senin gibi işler yapmaya çalıştık” diyerek birçoğunun portre, kurgu fotoğrafları ve özgün, soyut işler yaptığını gördüm. Anladım ki arkadan gelen nesli zehirlemiş olabilirim. Dijital fotoğrafçılıkla birlikte işler gelişti. Resimle uğraşıyorsanız arkanızda büyük bir tarih var ama dijital fotoğrafçılıkta bir geçmiş yok, tarih yeni yazılıyor. Dünyanın her yerinde bir Çinli de Amerikalı da aynı anda start aldı.


Pek çok ünlüyle çalışıyorsunuz ama siz bazılarından daha bile ünlüsünüz?

Keşke sette olsanız. Ben orada işçiyim. Sesimi yükseltmem. Stüdyoda havalı olmamak gerek. Fotoğraf çekerken kendinizi ne kadar küçültürseniz, Mehmet Turgut’u ne kadar öldürürseniz, o iş o kadar verimli olur.


Sırrınız nedir?

Herkes olayın teknik olduğunu sanıyor, oysa tekniği okullarda da öğretiyorlar. Bir öğrenciyi 1 senede iyi bir fotoğrafçı yapabilirim ama fikir aşılayamam. Fikir hediyedir. Güzel sanatlarda okuyan 1000 öğrenci vardır ama biri çıkar dünyanın altını üstüne getirir. Bu verilmiş bir hediye.


Instagram özgürlüğü

Elimizdeki fotoğraf makineleriyle hepimiz fotoğrafçıyız...

Ne kadar çok kişi fotoğrafla ilgilenirse o kadar tedavi oluruz. Sokakta güzel bir şey gördüğünde fotoğraf çeken bir insanın içinde kötülük olma ihtimali çok küçüktür. Instagram da müthiş şey, acayip umutluyum. Bazıları “Herkes fotoğrafçı oldu” diyor. O zaman sen daha iyi fotoğrafçı ol. Şimdi sadece iyi fotoğraf çekmek yetmiyor. Dergilerin içinde yüzlerce fotoğraf var ama bir tanesinde kalıyoruz. Önemli olan o kaldığımız fotoğrafı çekmek. Instagram fotografik olarak saçmalayabileceğim tek yer.


6 Mayıs’ta Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde başlayacak olan Stüdyo VW, 8 Mayıs’ta ODTÜ 10 Mayıs’ta Ege Üniversitesi, 15 Mayıs’ta Bilgi Üniversitesi, 16 Mayıs’ta İTÜ, 20 Mayıs’ta YTÜ, 23 Mayıs’ta Maltepe ve 25 Mayıs’ta Sabancı Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek.


Röportaj: Aysun Öz Kaşi

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.