Hülya Avşar’ın 49. Altın Portakal Film Festivali’ne jüri başkanı olması sonrasında herkes konuştu. Avşar’ın jüri başkanı olmasını olumlu karşılayanlar da olumsuz karşılayanlar da oldu. Levent Kırca ise Hülya Avşar’ın jüri başkanlığı yapacak kadar genel ve sanat kültürüne sahip olmadığını belirterek jüri üyeliği görevini kabul etmedi. Bütün bu gelişmelerin ardından Hülya Avşar’ı jüri başkanı seçen Antalya Kültür Sanat Vakfı ve Altın Portakal Film Festivali’nin başında bulunan Göksel Kumsal, HT Magazin’e konuştu.


‘Hülya Avşar ile onur duyuyoruz’

AKSAV (Altın Kültür Sanat Vakfı) Genel Müdürü ve Altın Portakal Film Festivali Genel Koordinatörü Göksel Kumsal, Avşar’ın jüri başkanı olması nedeniyle oluşan polemiklere son noktayı koydu. Kumsal, “Hülya Avşar’ı oyunculuk, müzisyenlik, tiyatro sanatçılığı, köşe yazarlığı, dergi editörlüğü, sunuculuk ve televizyonculuk yaptığı için yani çok yönlü bir sanatçı olmasından dolayı seçtik. Kendisiyle onur duyuyoruz. Hülya Hanım’ın da, Altın Portakal Film Festivali’nin de reklama gereksinimi yoktur. Hülya Hanım, sinemayı ciddiyetle ele almasını da, nerede magazin öznesi olacağını da bilir” diyerek Hülya Avşar’ın arkasında durduklarını dile getirdi. Kumsal, HT Magazin’in konuyla ilgili sorularını yanıtladı.


Bu yıl jüri başkanı olarak Hülya Avşar’ı seçmenizin nedenleri nedir?

Sinema eserini değerlendiren jüri kompozisyonunda sinema eserini yaratan senarist, görüntü yönetmeni, müzisyen, oyuncu ve yönetmenin olması ideal yapıdır. Altın Portakal Film Festivali de bu bakış açısıyla her yıl jürisini şekillendirmektedir. Bu yıl da öyle olmuştur. Jüri oluşumunda bu bakış açısıyla hareket eden festival yönetimimiz, jüri başkanını seçerken deneyim ve çok yönlülük kriterlerini öncelikli olarak göz önüne almaktadır. Hülya Avşar da bu anlamda hem çok deneyimli hem de çok yönlü bir sanatçımızdır.


Jüri başkanı seçimini yaparken Hülya Avşar’ın hangi kriterlerini göz önünde bulundurdunuz?

Deneyimlidir; 30 yıllık sinemacıdır ve 50’den fazla filme imza atmıştır. İyi bir oyuncudur, Moskova Fillm Festivali gibi saygın bir festivalde ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülüyle taçlandırılmıştır. Çok yönlüdür; oyuncu, müzisyen, tiyatro sanatçısı, köşe yazarı, kitap yazarı, dergi editörü, sunucu ve talk şov ustasıdır. Üstlendiği jüri başkanlığının ağırlığını ve sorumluluğunu titizlikle taşıyacak bir sanatçımızdır. Festivalimizin sonunda, gerek yarışma sonuçlarındaki adalet gerekse jüri yönetimindeki ciddiyet tüm kamuoyu tarafından takdir edilecektir.


Ortaya çıkan polemikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Söz konusu polemiklere karşı bir hamlede bulunmayı düşünüyor musunuz?

Ortaya çıkan polemikler çok sesliliğin rengi. Hülya Avşar’a atfedilen tüm övgü ve eleştirileri saygıyla karşılıyoruz. Ortaya çıkan küçük polemiklere en güzel yanıtları kamuoyu zaten vermektedir.


Altın Portakal Film Festivali’nin Hülya Avşar ile reklam yapacağı yönündeki görüşleri nasıl değerlendirirsiniz?

Altın Portakal 49, Hülya Avşar ise 30 yıllık bir markadır. Her iki marka da kendini fazlasıyla kanıtlamıştır. Yani bu markaların kaldıraca ihtiyacı yoktur. Özetle ne Hülya Avşar’ın ne de Altın Portakal’ın reklama gereksinimi vardır.


‘Avşar’dan şüphemiz yok’

Altın Portakal Film Festivali’nin Hülya Avşar ile magazinsel bir kimlik kazanacağı yönündeki görüşleri nasıl yorumlarsınız?

Hülya Avşar ile festivalin magazinsel bir kimliğe kavuşacağı iddiası yüzeysel bakışlı bir önyargıdır. Hülya Avşar’ın en ciddi yaptığı işlerden birisi sinemadır. Sinemasal yeteneği ve sinemaya verdiği önem uluslararası ödüllerle tescillenmiştir. Oyunculuktaki yeteneği ise tüm eleştirmenlerin şapka çıkardığı bir özelliğidir. Dolayısıyla Hülya Avşar, sinemayı ciddiyetle ele almasını da, nerede magazin öznesi olacağını da bilir. Jüri Başkanı olarak; adaletli yönetiminden ve iş ciddiyetinden en küçük bir şüphemiz yoktur.


‘Jüri üyesi olabilirdi ama başkan değil’

Hülya Avşar’ın Ruhi Su’yu tanımamasına tepki göstererek jüri üyeliğinden ayrılan Levent Kırca, “Hülya Avşar’ın genel kültürünü düşük buluyorum. Ne kadar film çektiğini bilmem, filmleri değerlendirmek için belli bir genel kültürün olması gerekiyor. Bunu göremediğim için ben jüri üyeliğinden çekildim. Ben 40 yıllık tiyatrocu olarak bile teklif geldiğinde ‘Acaba yeterli miyim?’ diye düşündüm. Avşar jüri üyesi olabilirdi ama jüri başkanı olması doğru değil” diyor.


Jüri üyeleri Avşar’ın başkanlığını ve Kırca’nın tepkisini değerlendirdi


Selçuk Yöntem: Diğer jüri üyelerinin kimler olduğunu bile öğrenmeden bir gazetede

Levent Kırca’ya laf etmişim gibi yalan bir haber yapılmış. Kimlerin jüri üyesi olduğunu bilmeden kime ne laf edebilirim ki? Bu konuda yorum yapmak istemiyorum.


Kutluğ Ataman: Hülya Avşar’ın jüri üyeliğini eleştirmek geri kalmış ülkenin cahil aydın snobizminden başka bir şey değildir. Hülya Avşar nedeniyle jüri üyeliğinden çekildiğim haberi külliyen yalandır. Çekilme nedenim kesinlikle Hülya değil. O benim canımdır. İleride Altın Portakal’da mutlaka görev alacağım. (Kutluğ Ataman, diğer jüri üyesi Mine G. Kırıkkanat ile kavgalı olduğu için ayrıldı)


Ayşegül Aldinç: Levent Kırca’nın jüri üyeliğinden ayrılması kendi kararı. Saygı duymak gerekir.


Tunca Arslan: Istvan Szabo gibi çok önemli bir sinemacının Altın Portakal’da uluslar arası jüride başkanlık yapacak olmasının, bu tuhaf tartışmaların gölgesinde kalmasına üzülüyorum açıkçası. Kendi adıma, Hülya Avşar’ın başkanlık edeceği bir jüride yer almaktan mutluluk duyacağım. Gayet renkli bir jüri oluşturulmuş. Levent Kırca’nın istifa gerekçelerini ve ‘Dün öğrendim’ demesini tuhaf buldum. Kutluğ Ataman’ınki ise hiç inandırıcı gelmedi açıkçası. Ama böyle şeyler hep olur, o açıdan çok da şaşırmadım.


Sümer Tilmaç: Levent Kırca boşuna gündem yaratıyor. Jüri üyesi olması için Levent’e ben ricada bulundum. Sonuç itibarıyla Hülya Avşar’ın film sayısı Levent Kırca’nın kinden fazla. Hülya Avşar’ın kültürünün yeterli olmaması da ne demek? Kültürünün yeterli olması için Hülya Avşar’ın ne olması gerekiyormuş acaba?


Erdil Yaşaroğlu: Hülya Avşar iyi bir sinemacıdır. Jüri başkanlığını layıkıyla yapacağına inanıyorum. Levent Kırca’nın jüri üyeliğinden ayrılmasıyla ilgili bir yorum yapamam.


‘Kutluğ benden nefret eder’

Kutluğ Ataman’ın jüri üyeliğinden kendisi yüzünden ayrıldığı iddiasına Mine Kırıkkanat şöyle cevap verdi: “Kutluğ Ataman, yaklaşık 15 yıl önce sanatın ticarileşmesi üzerine yazılan bir yazımı üzerine alıpbeni mahkemeye vermek istedi. Dava açılmadı. Sonra orada burada küfürler etmiş. Bir polemiğe girdik. Tabii ki ben kazandım. Bu yüzden benden nefret eder kendisi. Ben de onu sevmem. Bu yüzden ayrıldıysa ne güzel.”


Haber: Mehmet Çalışkan

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.