Kimsenin herhangi bir konuda, eksiksiz nihai gerçeğe varmasımümkün değildir” demiş Bertrand Russell usta. Gerçeğin en zor tarafı, bulunması galiba. Bu haftaki konuğuma “Sana neden inanayım” diye sorduğumda “İster inan ister inanma ama önce dene. Bilimde önce denemez mi?” dedi. “Olmazsa çöpe atarsın. Ama mümkünse çöp yerine de geri dönüşüm kutusuna koy.”





Sen, Robert Koleji, Boğaziçi işletmeyi bitir, 13 yıl Procter&Gamble gibi şirketin Türkiye, Almanya, Hollanda ve İsviçre’de üst düzey yöneticiliğini yap, sonra her şeyi elinin tersiyle itip ruhani dünyanın sırlarını aramak için yola çık. İşte böyle bir insanla, “melekler için Jaguar’ını satan” genç kadın Beki İkala Erikli ile sohbete tutuştuk.





Affına sığınarak ilk sorum şu. Sana deli gözüyle bakanlar oluyor mu?


Olmazmı? Onlara “Henüz meleklerle tanışma zamanınız gelmemiş” diyorum.




O zaman haydi aydınlat bakalım bizi...


Melek Allah’ın mesajını veren demektir vemesajları hep sıcacık, sevgi doludur.




Kimler görebilir melekleri?


Duru görüşü çok güçlü olanlar. Bazen gözlerimi kapattığımda insanların omuzlarındaki iki meleği görebiliyorum.




Büyük şirketlerde çalışırken Şeytan’ı da sık sık görmüşsündür herhalde. Ne oldu da kurumsal dünyadan ruhani dünyaya geçtin?


Oğlumun bir tokadı hayatımı değiştirdi...




Anlamadım, insan annesine tokat atar mı?


Daha ufacıktı. Bir gün iş seyahatinden döndüm. Oğluma sarıldım ve tokadı yedim. O zaman anladımki hayatımda ters bir şeyler var. Ailemle daha çok vakit geçirmeliyim.




‘Önce ben de dalga geçtim‘


Bastın istifayı...


Hemen hemen. Önce 3 aylık izin aldım. Bu arada deli gibi spiritüel kitaplar okuyorum. O izin oldu 6 ay... “Dönecek misin” dediler.




Oysa “Çoktan ruhlara karışmışım” diyorsun.


Hemen değil. O arada Dr. Doreen Virtue’nun hayatını anlatan, melekler hakkında bir kitap verdi arkadaşım. Öylesine başladım okumaya. Melek


lafını duyunca çoğu insan gibi dalga geçtim önce.




Sen de mi Brütüs?


“Yok devenin başı” bile dedim. O yüzden “Bu melekler de nereden çıktı” dediklerinde anlayabiliyorum. Ama kitabı okudukça içindekileri denemeye


başladım.




Neleri mesela?


Gözlerinizi kapatırsanız hissedebilirsiniz melekleri, yazıyordu. Gözlerimi kapadım, bir elim göbeğimin üzerindeyken “Hissetmeye niyet ettim” dedim. Birden parmağım istemdışı oynadı.




Farkında olmadan sen oynatmış olmayasın?


Yok canım. Çok şaşırdım önce.Gözlerimi ovuşturup bir yere bakıyorum, hafif ışıklar, çizgi halinde melek siluetleri görüyorum. Sonra kitaptaki her şeyi denemeye başladım. İstediklerim arka arkaya gerçekleşmeye başlayınca bu işi araştırmaya karar verdim.




Nasıl araştırılırmış ki bu konu?


Melekler hakkında kitapları okuduktan sonra Dr. Virtue’dan eğitim almaya karar verdim. Başlangıç eğitimi 1 haftalıktı. Çocuğumu eşime emanet edip aldım valizimi, gittim Hawaii’ye.




‘17 Başmelek ile çalışıyorum’



Ne öğrendin peki bir haftada?


Meleklerin mesajlarını almayı ve iletmeyi.




Yahu ben bir haftada cep telefonuyla mesaj atmayı öğrenemedim? Neyse, 4 büyük melek var değil mi?


Kuran’da ve bütün kutsal kitaplarda 4 büyük melekten bahsediliyor. Onun dışında bizimle çalışan pek çok başmelek var. Şu ana kadar aktif olarak 17’siyle çalıştım.




17 mi? O kadar çok melek var mı?


Dünyada yaşayan herkesin 2 meleği olduğunu düşünürsen, onlara hizmet eden meleklerin sayısını tahmin et.




4 büyük meleğinkini biliyoruz da başmeleklerin görevi ne?


Onlar da farklı konularda insanlara yardım etmek için burada.




Nasıl?


Çok basit. Bir şey iste ve olsun. Meleklerden istekte bulunduğumuzda önümüzdeki engelleri kaldırıyoruz. İmanın şartlarından biri meleklere inanmak, Müslüman bir ülkede yaşadığımıza göre onlara inancımız tam zaten.




Sen Müslüman mısın?


Hayır, Musevi’yim ama bütün dinler aynı şeyi söylüyor.




Meleklerden yardım istemek Allah’a şirk koşmak değil midir?


Hayır tam tersi. Zaten melekleri yanımıza yollayan Allah. Böylece Yaradan’a ve onun ışığına çok daha yakın oluyoruz. Allah’a dua edin, ama meleklerden de isteyin. Tabii insanlar “Allah’ım trafik çok sıkışık, şuracıkta bir park yeri olsun lütfen” demez.




Sen diyor musun?


Eskiden demiyordum ama şimdi diyorum. İster Allah’tan isteyin, ister meleklerden fark etmez.




Nişantaşı’nda park yeri bulamayınca meleklerden mi yardım isteyeceğim?


Evet “Ne olur meleklerim, şurada çok rahat bir yer bulayım” diyeceksin.




Otopark meleği var desene. “Tövbe” demek lazım gibi geldi birden. Diyelim bir öğrenci üniversite sınavlarına hazırlanıyor, ne yapsın da meleklerden yardım alsın?


Her şeyden önce çalışacak. Sonra “Problem çözen başmelek veya başmelek Mikail, ne olur şu sorunun cevabını hatırlamamı sağla, cevabını bilmeme yardım et” diyebilirler.




Peki meleklerden yardım isterken “Hayatımı düzelt” diye bir genelleme yapabilir miyiz?


Meleklerin özgür irademize müdahale etme hakları yoktur. Spesifik bir şey için yardım istenmeli. “Her zaman yardım edin” demek işe yaramaz.




‘Ruh çağırmak çok tehlikeli’



Ruh çağırma olaylarını da merak ederim. “Ey ruh geldinse masaya vur” dedin mi hiç?


(Gülüyor...) Hayır ama çocukken bir olay yaşamıştım. Teyzem bizi masaya oturttu. Önce abim kalemi eline aldı ama hiçbir hareket olmadı. Ben kalemi alınca birden bütün kolum tutuldu.




Neden?


Ruhun etkisi. Çok korktum. Ne yaptığımı bilmiyordum. Ruh çağırmayı kimseye tavsiye etmiyorum.




Ne tehlikesi var?


Kimin geleceğini bilemezsin. Bu tarz çalışmaları yapıp da gerçekten çok kötü enerjilerle karşılaşanlar var.




Cem Yılmaz'ın Şahane Misafir'leri


Gülmezsen bir şey soracağım, CemYılmaz’ın oynadığı Şahane Misafir filmindeki ruhları nasıl açıklıyorsun?


Zaten onlara “İstenmeyen misafirler” dedim kitapta. Rehber ruhlar ve aydınlanmış üstatlar yolculuğumuzda yardımcı olur. Ama bir de yakınımızda hatta enerji alanımızda barınan, artık yaşamayan insanlar var. Öldükten sonra ışığa gidemeyen, aslında kaybolmuş insanlar.




Aydınlanmış üstatlar ne demek?


Melekler, rehber ruhlar ve başmeleklerin dışında Mevlânâ, İsa, Meryem Ana gibi bu dünyada yaşamış kişiler de bizimle çalışabiliyor.




Bunlar ve rehber ruhların dışındakilerin ne zararı var ki?


Hayatımızı çok kötü etkiliyorlar. Mesela birden kendinizi depresif veya saldırgan bulabiliyorsunuz. Tabii bunun sebebi sadece bu ruhlar değil.




Ne peki?


Hayatta tekrar tekrar yaşadığımız, tıkanıp kaldığımız durumlar, anlam veremediğimiz davranışlarımız geçmişten kaynaklanan konulardır. Bu unsurlar bizi istemdışı yönetir. Aynen bir virüsün bilgisayarın düzgün çalışmasını etkileyip yönlendirdiği gibi.




Nasıl üstümüze yapışmış bu “geçmişten gelen” unsurlar?


En çok tartışılan 3 teori var. Birincisi reenkarnasyonla ilgili, eğer bu ilk yaşamımız değilse, geçmişteki yaşamlardan üzerimizde kalan bazı konular olabilir. İkincisi bilinçaltımızdaki kayıtların, kolektif bilinç dediğimiz insanlık kayıtlarının bulunduğu ana havuzdan payımıza düşen parçalar olduğu.




Üçüncüsü?


Bilinçaltı kayıtlarının bize atalarımızdan miras kaldığı, yani genlerimizde bu kayıtların kodlarının olması.




Bu bir pazar röportajı, biraz somut örnekler versen.


Eskiden bana hakkımolan bir para bile uzatıldığında “Yok yok, bu seferlik kalsın” deyiverirdim. Belki de geçmiş yaşamımda birini iyileştirdikten sonra para kabul ettiği için aforoz edilmiş bir rahibeydim.




Ne yapılmalı peki?


Geçmişten gelen bu kayıtların farkına vardıktan sonra onları şifalandırırsanız büyük yüklerden kurtulmuş olursunuz. Korkular, tekrar tekrar yaşanan kalıplar geçmişten geliyor. Bir kez o kalıbı sildinmi, bu virüsler gidiyor, bir daha da gelmiyor.




‘Bana hayatımın aşkını getir Şamuel’



Diyelim ki hayatımın aşkını arıyorum. Ne yapmalıyım?


Şamuel’den yardım istemelisin. Ama Şamuel’in şöyle bir mesajı var: “Hayalinizdeki insanı önce kendiniz yaratın, onun tüm özelliklerini hayal edin, sonra bana gelin...”




“Huyu şöyle olsun, boyu böyle olsun” filan mı diyeceğiz?


Evet, sonra da “Getir onu bana Şamuel” diyeceksin... “6 ay geçti, hâlâ gelmedi” falan demek yok. İmam-ı Rabbani Hazretleri “Allah, vermeyeceğini istetmez” demiş. Kalbinde o istek varsa o gelecek, hiç merak etme.




Aşkta bekleriz de sağlık konusunda o kadar zamanımız olmayabilir.


İsrafil ya da İngilizce adıyla Rafael, sağlıkta yardımcı olan başmelektir. Hepimizin avuçlarında müthiş bir şifa enerjisi var. Rafael’e “Lütfen ellerimdeki şifa ışığını şu insana yolla” diyebilirsiniz.




Bu aralar en büyük sorunum baş ağrılarım.


“Rafael ne olur başımın ağrısını geçir” diyeceksin. Eğer sen veya bir başkası narkoz alacaksa Mikail’den bu süre içinde her zaman yanında olmasını ve kalkanıyla seni veya sevdiklerini korumasını isteyebilirsiniz. “Kalkan” diye düşünmeniz yeterli.




‘Ölülerle iletişim bazen yararlıdır’


Ruhlara geri dönmek istiyorum. “İstenmeyen misafirler” neden etrafımızda dolaşıyor da ait oldukları yere gitmiyor?


Bazıları öldükten sonra “Eşim bensiz ne yapar” deyip kalabiliyor. Bazen de bu dünyadakiler bilmeden tutuyor onları.




O nasıl oluyor?


Mesela “Babam zamansız gitti” diye üzülüp bilmeden ve istemeden tutabilirsiniz. O yüzden ölen insanlarla bağlarımızı sevgiyle koparmalıyız. Onlarla helalleşip ışığa yollayın. Mikail’le yardımcılarından o ruhları ışığa götürmeleri konusunda yardım isteyin.




Bazen evde tek başıma otururken köpeğim Buz sanki biri varmış gibi bir noktaya bakıp havlamaya başlıyor. Şahane misafirleri görüyor olmasın?


Aynen öyle, hayvanlar ve ufak çocuklar enerji alanımızdaki istenmeyen ruhları görebilir.




Korkunç varlıklar mı bu ruhlar? Köpek çıldırıyor böyle durumlarda, çocuklar da korkuyordur herhalde.


Aslında değiller. Ama düşün, bir sabah uyandın, yürüyorsun, herkesi görüyorsun ama kimse seni görmüyor. Çaresizce dolanıp dururken birden küçük bir çocuk seninle göz göze geliyor. Sonunda birinin seni görebildiğini anladığın an kimbilir nasıl bir panik halinde tepki verirsin değil mi? İşte o çocuklar ve hayvanlar da bu ruhların telaşından korkuyor.




Ölülerle iletişime geçmek konusunda ne düşünüyorsun?


Bu mümkün. Eğer şifa niyetine yapılacaksa gerekli bile.




Medyum sertifikan olduğu doğru mu? Harry Potter’ın okulundan falan mı alınıyor bu?


Charles ve Dr. Doreen Virtue’dan onun da eğitimini aldım. Medyumluk melekler aracılığıyla ölü insanlarla iletişim kurma yöntemi aslında. Ama o konuda çalışmıyorum.




Ölülerle iletişim kurmak... Biraz korkunç geliyor kulağa. Neden o konuda çalışmıyorsun?


Çünkü meleklerle çalışmak ve insanlara bunu öğretmek yaşamamacım.




‘Melekler piyango numarası söyler mi?’


“Melek dediğimiz aslında kendi iç sesimiz” demişsin “Meleklerin Gücü” adlı kitabında.


Evet. Meleklerin sesi sevginin sesidir. Işığın yolunu gösterir. Ego ise tam tersi.




Ego, şeytan mı yani?


Şeytan diyebiliriz ya da onun türevi.




Meleklerden iyi şeyler istiyoruz da, kötülük de talep edebilir miyiz?


Hayır. Melekler Allah’ın sözüne tabidir. Yaradan’dan kötülük talep edemezsin.




O zaman iyi bir şeyler dileyelim. Şimdi başmeleğimi çağırıp “Bu hafta bana çok para lazım, piyangoda çıkacak numaraları söyle” desem.


Meleklerden bir şey isterken uymamız gereken bir kural var. Mesela para istiyorsanız bereketi isteyin ve oluruna bırakın.




O zaman piyango bileti için para harcamaya da gerek yok...


Yok tabii. İsteyin ve yolundan çekilin. En büyük hata “Bu iş hayatta olmaz” demektir. Bunu dediğinizde kendi kendinizi engelliyorsunuz.




‘Sigarayı bırakmak için: Başmelek Rafael’



Para konusunda hangi melekten yardım isteyebiliriz?


Ariel bereket konusunda yardımcı olur. Ayrıca Mikail’e de her konuda başvurabilirsin.




Peki ya zayıflamak için?


Güzelliğin başmeleği Cofiel ile çalışman lazım. Ona “Sadece faydalı besinleri isteyeyim” der sen bakmışsın ki bütün gün abur cubur yememişsin, çünkü


canın istememiş.




Bunu kesin deneyeceğim, ya sigara?


Rafael’in anlamı Allah’ın iyileştirici elidir. Rafael (Kuran’daki adıyla İsrafil) ile “Sağlıklı olmak istiyorum” diye çalışırsan sigarayı rahatça bırakabileceğini görürsün.




‘Bana deli diyenlere cevabım’



Bunları söyleyince hiç kimse inanmayacak sana...


İnanmasınlar ama bir denesinler. Belki başta saçma geliyor. Ama bilim de önce denemez mi? Deneyin, olmazsa çöpe atarsınız, olursa devam edersiniz. Ama mümkünse çöpe atmak yerine geri dönüşüm kutusuna koyun. Bana “Deli” diyenlere en güzel cevap bu.




Peki neden inanalım sana?


İstemiyorsanız inanmayın. Kendinize uyan başka bir şey bulun. Ama bu konudaki “Meleklerle Yaşamak” kitabımın hiç reklamı olmadan 100 bin satmasının bir nedeni var herhalde.




‘Her gün kendinizi vakumlamalısınız’


Bir de vakumlama diye bir şeyden söz ediyorsunuz.


Her gün etraftaki negatif enerjiden kendimizi arındırmaktır “vakumlama”. Hani biri sana dert yanar, sonra bir bakarsın tüm enerjin bitmiş. İşte o anda seninle onun arasında, enerjini alan kordon bağları oluşuyor. Başmelek Mikail yardımıyla, kendi enerjimizi temiz tutup bu sağlıksız bağları kesmek gerekiyor.




Elektrik süpürgesi misali... Ama ev ertesi gün yine kirleniyor.


Haklısın. O yüzden her gün kendimizi vakumlamak ve bağları kesmek gerek.




Her gün mü?


Tabii, hatta sabah ve akşam yapılmalı. Çünkü gün içinde bilerek veya bilmeyerek farklı duygu ve düşünceleri içimize çekiyoruz. Başmelekler, biz istemedikçe yardım etmez. O yüzden duş alır gibi her gün kendimizi arındırmalıyız.




Geçmişimizi şifalandırmak gerektiğini nasıl anlayabiliriz?


“Yeter artık ben tekrar tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyorum” diyecek noktaya geldiyseniz, şifalanma zamanı gelmiştir. Hatırlaman gereken en önemli şey şu; Allah vermeyeceğini istetmez.




Melekler iş dünyasının hizmetinde


Mademki melekler bize spesifik şeylerde yardımcı oluyor, onları iş dünyasında da kullanabilir miyiz?


Tabii pek çok konuda yardım isteyebilirsiniz. Bunu eski şirketimde bizzat denedim. Özel bir şirkette pazarlamanın başındaydım, “Lütfen ekim ayının satışlarını uçurun” dedim.




Uçtu mu satışlar?


Patladı. “Rakip şirketin satışları düşsün” filan da demedim.




O zaman CEO’lara bunun eğitimini ver, şirketlere danışmanlık yap.


Bu da planlarım arasında. Onlara meleklerle yaşamayı öğreteceğim. İş dünyasında iki ayrı konu var. Biri satış gibi konularda yardım istemek. Diğeri duygusal zekâyı geliştirebilmek.




Normal zekâmdan şüpheliyim, bir de duygusal zekâ çıkarıyorsun ortaya. Bu çok farklı. Harvard Business Review’da yayınlanan bir makale var. “Vasat bir lider olmak istiyorsanız IQ yeterli ama muhteşem bir lider olmak istiyorsanız EQ da çok önemli” diyor.




Ne ola ki bu EQ?


EQ etrafımızdaki insanların enerjilerini okuyabilmek. Sonra da ortamı yönetmek. İşte bunu veriyor melekler. İşadamlarına bunun da dersini vereceğim.




‘Falcıya gitmeyin çünkü...’


O zaman son bir soru; fala inanıyor musun?


Geleceği yarattığımıza inanıyorum. Üstelik bir parçasını değil, her şeyini. Tabii ki kader var. Ama ölüm, evlilik gibi ana dönemeçlerin dışında geleceğimizdeki her şeyi biz yaratırız.




Ara yollar da var yani...


Ara yollar hayatımızın en büyük parçasıdır aslında. Ana yola giden tali kaderi kendimiz belirliyoruz. Ama fal dediğimiz de tali kader. Falcı egoyu da dinleyebilir, melekleri de.




Yani falcılardan uzak durun diyorsun...


Evet. Falcıya gitmeyin çünkü egoyu dinlerse ve siz ona inanırsanız, o geleceği yaratırsınız. Falcılar kaderimizi kodluyor. Bazen iyi niyetli bile olsa melekleri dinlemiyor olabilirler farkına varmadan.




Meleklerden yardım istemenin püf noktaları


Yürekten yardım isteyin. Gülümseyerek yardım edin. İsteyin ve unutun. Bir açık kapı bırakın. Belirli bir konuda yardım isteyin. Eğer bir adım atmanız gerekiyorsa bunu yapın.




Hazırlayan: İzzet Çapa

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.