Aslında olduğunu düşündüğümüz şeyler farkına varmadan aldığımız yanlış kararlardan ibaret. Kimsenin sözünü etmediği şey ilişkinin yanlış sebeplere dayanarak kurulmuş olduğunu fark etmektir. Birini en başında düşündüğünüz kadar sevmediğinizi fark ettiğinizde, ondan ayrılabilir misiniz? Yoksa aşkın yeşermesi umuduyla bekler misiniz? Bunun üstüne çok düşünmeye başlayabilirsiniz. Ancak göründüğü kadar karmaşık değil. Buyurun size yardımcı olalım?

1. Karşınızdakinin ihtiyaçlarına karşı rahatsız hissedersiniz.

Birini gerçekten sevdiğinizde onun ihtiyaçları sizin ihtiyaçlarınız olur. Bu, onunla ilgilenirken kendinizden ödün vermeniz anlamına gelmiyor. Aksine, o size ihtiyaç duyduğunda sadece sevgilisi olduğunuz için değil, gerçekten yanında olmak istediğiniz için orada olursunuz.



2. Hayatı sizin için bir eğlence malzemesi olmuştur.

Sevgilinizin hayatı hakkında arkadaşlarınıza bir şeyler anlatmak belli bir boyuta kadar normaldir. Ancak bu konu sizin için eğlence kaynağı haline gelmişse, sınırı çoktan aşmışsınız demektir.


3. İlişkinizin son kullanma tarihini ya da kırılma noktalarını kafanızda çoktan belirlediniz.

Kendinizi “Bir yıl daha devam edecek mi?” diye düşünürken ya da bir baskı yaratabilmek için işe yarar bir bahane bulmaya çalışırken yakalarsınız. Tarzınız olmayan, saçma ve rastgele sebepler üretmeye başlarsınız. Asıl mesele şu ki: Başta düşündüğünüz kadar duygusal bir bağ kurmamışsınızdır.



4. Ailenizle tanıştırmak konusunda aceleci olmazsınız.

Günler, haftalar, aylar geçer, fakat sevgilinizi ailenizle tanıştırmaktan kaçınırsınız. Bir şeylerin çok acele olduğu konusunda kendinizi haklı çıkarmak için kendinize bahaneler yaratırsınız. Ancak birini gerçekten seviyorsanız, onu en yakınınızdakilerle tanıştırmak için zaman yaratırsınız.


5. Sürekli çok meşgul olduğunuza dair kendinizi haklı çıkarırsınız.

Çok önemli bir proje üstünde çalışıyorsunuzdur. Evi temizlemeniz gerekiyordur. Hayatınızdaki önemli şeylere öncelik vermeniz normaldir ama eğer ilişkiniz sürekli bir kenara atılmış durumdaysa, onu işiniz kadar sevmediğinizi anlayabilirsiniz.


6. Mesajına cevap vermeniz uzun sürer.

Mesajı görmezden gelip oyun oynamaya devam ediyorsanız ya da iletişim kurmak istediğiniz ilk kişi o değilse, aslında bu artık onunla konuşmak istemediğiniz anlamına geliyor.



7. Görüşmeden önce makyaj yaparsınız.

Olduğunuz halinizden memnun değilsinizdir. Onunla görüşmek saç, makyaj ve kıyafet seçmek derken çok fazla hazırlık gerektirir. Belki de daha soyut ama önemli olan şey şu ki, özensiz halinizi görsün istemezsiniz. Bu da gerçekte kim olduğunuzu ona göstermek istemediğiniz anlamına gelir.


8. Kişisel problemlerinizin ilişkinizden kaynaklandığını düşünürsünüz.

Problemlerinizden sorumlu tutacak birini arıyorsanız suçu hemen onun üstüne atarsınız. Bu oldukça normal olmasına rağmen bunu çok yapıyor olmanız onu o kadar çok sevmediğiniz anlamına gelir. Bunu yapıyorsanız hayatınızda olması rutin bir stres sebebi değil, sizi rahatlatan şey olmalı.









9. Sizinkiler çok insancılken, onun sorunları affedilemez olur.

Olmadığını düşünseniz de ona olan sevginiz koşullara bağlıdır. Bu şartlar sizin doğru olarak algıladığınız şeyi yapıp yapmadığına göre değişir. Problem yaşarken orada, o an yanında olmayı tercih etmezsiniz.


10. Farkında olmadan kaçmayı planlıyorsunuz.

Eğer bir kere ayrılık yaşadıysanız kiminle sevgili olmanız gerektiğini biliyorsunuz. Onu 10 günde kendinizden nasıl uzaklaştırabileceğinizi de bildiğiniz için kimse tamamen yıkıma uğramaz. Kendi işinize bakmaya, hafta sonu planı yapmaya başlarsınız. Çoktan onun olmadığı bir hayatın hayalini kurmaya başlamışsınızdır.



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.