Planlanmış kutlamalar
Evde ve işte zaten her işimizi planlamamız gerekirken, tatilde de esnek olmayan bir etkinlik takvimini takip etmek sizi de strese sokmuyor mu? Saat 17:00 - herkes sofraya oturacak, Saat 17:30 – tatlı zamanı, Saat 18:00 – Ağaç süslemesi yapılacak, vb.
Hediyeler
Her tanıdığımız insana bir hediye almak zorunda mıyız?
Işıklar
Yılbaşı ışıklarını kim sevmez ki? İnsanı yeni yıl havasına sokar ve huzur verirler. Fakat teller birbirine dolanmışken yanmayan ampulleri tamir etmeye çalışmaktan daha sinir bozucu ve zor bir tatil etkinliği olabilir mi?
Kar ve soğuk
Kar keyif vericidir. Kar yağışını izlemek insanı dinlendirir, her şey beyaza bürünürken içimiz huzurla kaplanır. Ancak tüm bu beyazlığın ertesi gün eriyip çamura dönüşeceğini düşünmek ya da buzları kürekle kırmaya çalışmak sizce tatile yakışıyor mu? Peki ya soğuk? Pekala, kaban giymek, eldiven takmak, sıcak çikolata içmek.
İki aile
Yılbaşını hangisiyle geçireceğiz??? Eşinizin ailesi de, sizin aileniz de torunlarını görüp onlarla vakit geçirmek ister. İkisinden birinin dileği gerçekleşmeyecektir ve Rus Ruleti devreye girer. Sizin de içinizden “Eğer gelip bizleri görmek istiyorsanız biz buradayız bakın, ışıklar açık!” demek gelmiyor mu?
Alışveriş
Birisi kasa kuyruğunda beklemenizin ya da raftaki son Barbie bebek için koşturmanızın gerekmeyeceği, ancak fiyatların ikiye katlandığı bir “alışveriş günü” düzenlese, katılırdınız; öyle değil mi? Tatil ruhunu insanların alışverişteki davranışlarını görmek kadar zedeleyen başka ne olabilir ki?
Hediye açmak
Hediyeleri hepimiz severiz. Ancak tüm aile bir aradayken herkesin hediyelerini açması 4 saat sürdüğünde, kendimizi hiç de tatildeymiş gibi hissetmeyiz. Hediyenizi açarken herkesin durup sizi seyretmesi ve kameraların elinizdeki hediyeyle yüz ifadenize odaklanması ise cabası!
Facebook Yorumları