Hülya Avşar’ın ettiği her iki laftan biri tartışılır. “Ağzından çıkanı kulağı duysun” diye çokbilmişler tarafından uyarılır. Mesela “Kızım Zehra 15 yaşında. Hepimiz çocuk olduk. Gizlice içki içtik. Dans ettik. Öpüştük. Ben izin veriyorum...” dedi, ortalık ayağa kalktı, tartışma programlarına, laf ebesi sitelere düştü. Bence kıyamet koparacak bir durum yoktu, çünkü samimiydi.

Geçen yaz tatilinde de Instagram’a koyduğu bir fotoğrafa “Artık yaşlandın” yorumu gelince yapıştırdı cevabını Avşar; “Benim için yaşlanmak çok hoş. Seksi, ayrıca tabii ki yaşlanıyorum. Allah herkese nasip etsin!”

Yine inanıyorum samimiyetine. İleriki yaşlarda gerile gerile tefe, ya da bir çeşit kedi kadına dönüşeceğini sanmıyorum. Zarafetle yaşlanmaya bırakacak kendini gibi geliyor. Photoshop’lar hariç tabii. Hülya Avşar, yaş almış güzel kadın olarak hayatını sürdürürken, Ajda Pekkan muhtemelen hâlâ güzel genç kız kisvesinde zıplıyor olacak sahnelerde. Artık olgun bir yaşa eriştiğini hatırlatan da olmayacak. Teknede, kortta fütursuzca selülit gösteren Hülya’ya yapılanın aksine. Magazinciler, Hülya’yı tekrar tekrar “yakalarken”, Ajda’ya hiç ilişmeyecekler. Neyse ki, Ajda Pekkan hayvanseverliğinden kurtarıyor.

Hayvanseverliği hayranlık uyandıran bir başka şöhret de Pamela Anderson. O bir hayvan hakları savunucusu, PETA kampanyalarının gönüllüsü ve vejateryen. PETA’nın kurucusu Ingrid Newkirk şöyle demişti; “Pamela Anderson’un bir çift sözü olduğunda herkes yediğini içtiğini bırakır onu dinler. Niyetleri sadece onunla seks yapmak olsa bile yine de dinlerler. Memeleri çok büyük, ancak altında kocaman bir yürek yatıyor. O eylemcilerin en büyüğü.”

İşte o büyük eylemci son zamanlarda Hollywood magazincilerinin “zarafetle yaşlanmayan ünlüler” listelerine girmeye başladı. O magazincilerin acımasız olduğunu ve listelerinde sadece kadınların bulunmadığını belirtelim. Ivana Trump ve Meg Ryan varsa, Val Kilmer ve Mickey Rourke da var.

Pam uyarısı yerindeydi, çünkü 20 yıl önceki Baywatch dizisinden kalma iri memeler, bol makyaj ve kabarık platin saçların ömrü dolmuştu. Seksapeli, gülünç bir karikatüre dönüşmeye yüz tutmuş, 46 yaşı göze batar olmuştu. Geçenlerde aniden bambaşka bir tarzda çıktı ortaya. İlk bakışta, genç Michelle Williams’ı andıran bir görünümde. Yine platin, fakat pixie kesim saç, dekolteyi göze sokmayan Breton desen elbise ve babetlerle. Tek kelimeyle hoştu. “Saçı peruk mu?” diye şüphelenenler oldu ama, zarafetle yaşlanmaya doğru ilk adımı atmış görünüyordu. Bugün de New York Maratonu’nda koşması bekleniyor. Sean Penn’in Haiti’ye insani yardım kampanyasına destek için.

Sinir bozan ince bel

Zinde yaşlanmanın kuralları belli. Bütün sağlık guruları aynı reçeteyi verir: Egzersiz, sağlıklı beslenme, iyi bir uyku, sigaradan uzak durmak, fazla içmemek. Zinde yaşlanırken, zarafeti korumanın yolu ise genç görünmek için aşırıya kaçmamaktan geçer.

Aşırılık derken dolgu, botoks ve estetik cerrahi ile köfte dudaklı, yumru alın ve yanaklı bir ucubeye dönüşmemeyi kastediyorum. Hollywood magazincileri bunları kara listelere alırken, kırışıklıkları gururla taşıyanları da şöyle listelerler genelde: Susan Sarandon, Annette Bening, Meryl Streep, Julianne Moore, Diane Keaton, Helen Mirren, Sting, Sigourney Weaver, Bruce Springsteen, Isabella Rosselini... Yaşlanmayı kabullenmek kolay değildir, bu listeler moral verir insana. Tanrı vergisi iyi bir genetiğe sahip olabileceklerini düşünsek de.

Ama bir de asap bozanlar vardır. Yaşam stili kraliçesi Martha Stewart gibi. “Uzun ve iyi yaşamak” içerikli uzun isimli yeni bir kitap çıkaran 71 yaşındaki Stewart, modern dünyada artık bir “yeni nesil yaşlanmanın” söz konusu olduğunu söylüyor. “New You” dergisindeki röportajda, “70 yaş, artık 50’dir. 40 yıl önceki 70 yaşa benzemez. Kimse bu yaşta hayattan emekli olmayı düşünmüyor. Başarılı yaşlanmanın en önemli faktörü de ince bir bele sahip olmaktır” diyor.

Kalp uzmanlarının “Aman karında yağlanmaya dikkat” uyarısı bu şekilde ifade edilince sinir bozucu oluyor tabii. Nereden bulacaksın o ince beli? Röportaja gelen yorumları okuyorum. Tamamı çemkiriyor, şahane duruşlu ve parlak yüzlü Stewart’a; “Plastik cerrahi, yüz bakımları, SPA gezileri, photoshop’lar... Bizi aptal yerine koymayın. Gerdirip gerdirip ne iyi yaşlanıyoruz demeyin.”

Biri de acı gerçeği dile getiriyor: “70 yaşın artık 50 olduğunu, sadece 70 yaşındakiler söyler...”

Yazı: Ayşe Özek Karasu