Allah Kadir Gecesi ile ilgili ne buyurmuştur? Hz. Muhammed (s.a.v) Kadir Gecesi ile ilgili ne demiştir? Kadir Gecesi aslında ne zamandır? Tüm bu soruları Diyanet İşleri Başkanlığı'na sorduk...
Kadir Gecesi ne zamandır ve bu gecenin fazileti hakkındaki rivayetler nelerdir?
“Kadir” sözlükte güç yetirmek, hüküm, kaza, takdir, şeref ve azamet; leyle-i kadir (Kadir Gecesi) ise takdir, hüküm, şeref ve azamet gecesi demektir.
Dini bir terim olarak, Kur’an-ı Kerim’in inmeye başladığı Ramazan ayının 27. gecesine Kadir Gecesi denilmektedir.
Kur’an-ı Kerim’de bu gecenin faziletini belirten müstakil bir sure vardır.
Bu surede yüce Allah şöyle buyurur: “Doğrusu biz Kur’an’ı Kadir Gecesi’nde indirmişizdir. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler. O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.” (kadir, 97/ 1-5)
Ayetteki ifadelerden de anlaşıldığı üzere İslam’da en kutsal ve faziletli gece Kadir Gecesi’dir. Kadir Gecesi, içerisinde Kadir Gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlıdır. Bu geceye Kadir Gecesi denilmesi şeref ve kıymetinden dolayıdır.
Çünkü:
1- Kur’an-ı Kerim bu gecede inmeye başlamıştır.
2- Bu gecedeki ibadet, içerisinde Kadir Gecesi bulunmayan bin ayda yapılan ibadetten daha faziletlidir.
3- Gelecek bir seneye kadar cereyan edecek olan her türlü hadiseler ilgili meleklere bu gece bildirilir (Taberi, Camiu’l-Beyan, 2000, XXIV, 531; Tecrid-i Sarih Tercemesi, VI, 312).
4- Bu gecede yeryüzüne Cebrail ve çok sayıda melek iner.
5- Bu gece tanyerinin ağarmasına kadar esenliktir.
6- Yeryüzüne inen melekler uğradıkları her mü’mine selam verirler.
Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğu kesin olarak bilinmemekle beraber, genellikle Ramazan’ın yirmi yedinci gecesinde olduğu tercih edilmiştir.
Hz. Peygamber (s.a.s.) Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğunu kesin olarak belirtmemiş, ancak; “Siz kadir gecesini Ramazan’ın son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde arayınız.” (Buhari, Leyletü’l-kadir, 3; Müslim, Sıyam, 216) buyurmuştur.
Zir b. Hubeyş diyor ki: “Übey b. Ka’b’a kardeşin Abdullah b. Mes’ud ‘Yıl boyunca ibadet eden Kadir Gecesi’ne isabet eder’ diyor.
Übey b. Ka’b dedi ki: ‘Allah İbn Mes’ud’a rahmet eylesin. O, insanların kadir gecesinin hangi gece olduğuna güvenerek gevşeklik göstermemelerini istemiştir. Yoksa Kadir Gecesi’nin, Ramazanda; Ramazanın da son on günü içerisinde yirmi yedinci gecesinde olduğunu biliyordu.” dedi, dedim ‘Bunu neye dayanarak söylüyorsun, Ey Ebü’l-Münzir (Übey b. Ka’b’ın lakabı)’ dedim. Übey de ‘Ben bunu Rasulüllah’ın (s.a.s.) bize haber vermiş olduğu alametle söylüyorum ki, o alamet de o gün güneşin şuasız olarak doğmasıdır.” dedi” (Müslim, Sıyam, 220). Mü’minler bu geceyi gaflet içerisinde geçirmemeli, ibadet ve taatla değerlendirmelidir.
Ebu Hüreyre’nin (r.a.) rivayet etmiş olduğu hadis-i şerifte Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Kim kadir gecesini, faziletine inanarak ve alacağı sevabı Allah’tan bekleyerek ibadet ve taatla geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhari, Leyletü’l-kadir, 1).
Hz. Aişe de demiştir ki; Rasulüllah’a (s.a.s.): “Ey Allah’ın Rasulü! Kadir Gecesi’ne rastlarsam nasıl dua edeyim?” diye sordum. Rasulüllah (s.a.s.): “Allahümme inneke afüvvün tühıbbü’l-afve fa’fu anni: Allah’ım sen çok affedicisin, affi seversin, beni affet, diye dua et.” (Tirmizi, Deavat, 89) buyurdu.
YORUMLAR