13 Haziran Perşembe günü Sao Paulo’da toplanan protestocular “Aşk bitti burası Türkiye” diye selam yolluyorlardı Gezi Parkı’na. Peki, Brezilya ne kadar Türkiye? Havaalanından şehir merkezine 30 dakika süren yolda, Brezilya’nın dünyaya açılan kapısı Rio de Janeiro’da bizi süslenmiş, ışıklı yollar değil kocaman bir favela karşılıyor.


Yolculuğumuzun 15’inci dakikasındaysa trafik duraksıyor. Solumuzda yerde kanlar içinde yatan bir kadın... Otomobil çarpmış. Karşı şerit tüm hızıyla akıyor. Şoförümüzün dikkatini çekmiyor bile. Devam ediyoruz... Belli ki Brezilya bu manzaraya alışkın. Kadın öldü mü yaralı mıydı bilmiyorum. Ama küçük otobüsümüzde bir sessizlik oluyor. Oysa ki Rio’ya gelme sebebimiz çok eğlenceli... Rio’ya bu yılki Vodafone Football Cup’ı 10 şehirden yaklaşık 1200 amatör takım ve 12 bin futbolcu arasından kazanan İstanbul Begenym’in 8 oyuncusuyla geldik. Ödülleriyse Rio de Janeiro’daki ünlü, yaklaşık 1 milyar real harcanarak yenilenen Maracana Stadı’nda Konfederasyon Kupası finalini izlemek. Hem de finalde Brezilya’nın karşısında İspanya var...


Daireler 500 bin dolardan başlıyor

Burası dünyanın en büyük 6’ncı ekonomisi ve futbol aşığı Brezilyalıların memleketi. Rio ise özel bir şehir. II. Dünya Savaşı’ndan sonra İtalyan sinemasının dünyayı aşık ettiği eski başkentte en kalabalık protestoların yapılmış olması, bu “apolitik” şehrin ruhuna aykırı gözüküyor. Ama her şey göründüğü gibi değil. 2008’den bu yana Dünya Kupası’nda güvenliğin sağlanması gerekçesiyle favela “temizliği” yapılan Rio’da, daire fiyatları ve kiralar son 4 yılda 10’a katlanmış. Gecekondu mahallelerine tanklarla giren polis şehrin içindeki uyuşturucu imparatorluğunu çökertmişe benziyor. Rio de Janeiro’daki protestoları ilk gününden bu yana yerinde takip eden Arjantinli kameraman Felipe Garrido (25) “Bu operasyonların bir amacı favelalarda yaşayanların güvenliğini sağlamak. İkincisiyse insanları o mahallelerden atıp, zenginleri yerleştirmekti” diyor. Bugün Ipanema Plajı’na bakan Videgal favelası artık zengin bir mahalle, daireler 500 bin dolardan başlıyor.


"Siyahım, kadınım ve Mare’denim. Lütfen beni öldürmeyin!"

Tur rehberimiz Marcus 40’lı yaşlarında, 2 yıl Paris’te yaşamış, İngilizce iletişim kurabildiğimiz nadir Brezilyalılardan. “Devrim Dünya Kupasıyla başladı” diyor. “Orta sınıf artan kira ve daire fiyatları nedeniyle favelalara taşınıyor; favela halkını anlamaya başlıyor. Fakir kesimle birlikte davranmaları gerektiğini anladılar.” Ancak kameraman Felipe, polisin gösterilerde faveladan gelen insanlarla orta sınıfı ayırdığını söylüyor. Şehrin kuzeyindeki Mare adlı favelada ayın 24’ünde protestolar vardı. Özel polis ekibi B.O.B.E. oraya girdi ve 9 kişiyi öldürdü. Ne hükümet, ne vali, ne de başkandan bir açıklama geldi.


27 Haziran Perşembe akşamı göstericilerin elinde “Mare’de ne oldu” pankartları vardı; orada olan biteni Twitter’dan öğrenmişlerdi. Felipe ekliyor: “Favelalarda sabah uyananlar kapılarının işaretlendiğini görür. Bu, polis o eve girecek demek. Orta sınıf favelaları önemsemezdi ama artık favelalar gösterilerin bir parçası oldu.” Aynı gün açılan pankartlardan biriyse şöyleydi: “Siyahım, kadınım ve Mare’denim. Lütfen beni öldürmeyin!” Bir taksiye atlıyorum. Şoför çat pat İngilizce biliyor. Türkiye’den geldiğimi söylüyorum. Konu direkt protestolara geliyor. Şoför, “Burada hayat futboldur. İnsanlar politika konuşmaktan hoşlanmaz” diyor. “Eee” diyorum. “Yolsuzluk” diyor. “Dilma’yla sorunumuz yok. O sadece Başkan, yolsuzluğu kontrol edemez. Sorun sistemde.” Rio Valisi Sergio Cabral’ın evinin önünden geçiyoruz. Önünde çadırlar... Taksici “Cabral’dan nefret ediyorum” diyor. Cabral, protestoculara şiddet saçılan ilk günlerin sorumlusu olarak görülüyor. Bir de zengin eşi ülkedeki otobüslerin yüzde 30’unun sahibi... Brezilya’nın merkez medyası Globo’ya göre protestocular vandal ve terörist. Ama Globo’nun bu protestoları Dilma Rousseff’e karşı kullanmak istediği söyleniyor. Zira Felipe’ye göre sokakta Dilma’ya olan muhalefet televizyondaki kadar yoğun değildi. “Böyle göstermek istiyorlar, çünkü İşçi Partisi’yle medya patronlarının arası iyi değil.” Eski Devlet Başkanı Lula da Silva’nın iktidara geldiği 2003’ten bu yana, yeni bulunan 80 milyar varil kadar petrol rezervinin de yardımıyla 40 milyonu aşkın kişi yoksulluktan çıktı, orta sınıfa yükseldi. Bugün sokaklara dökülenler o 40 milyonun arasından... Ve bu kesimi protestoların odağındaki Devlet Başkanı Dilma Rousseff’in İşçi Partisi temsil ediyor.


Para nereye, nasıl harcanıyor?

Felipe, “Geçen 10 yılda zenginleşen kesim şimdi de sosyal haklarını talep ediyor” diyor. Rio’da otobüsler kalabalık, hastanelerse 20 yıl önceki Türkiye... Brezilyalılar sosyal devleti arıyor. Öte yandan yolsuzluk ayyuka çıkmış durumda. Felipe’ye göre siyasetçiler halkı temsil etmiyor. “Asgari maaşları görüştüklerinin ertesi haftasında maaşlarını 4’e katladılar. Dünya Kupası’na önceki 3 turnuvanın toplamından daha çok para harcıyorlar. Brezilyalıların parası nereye, nasıl harcanıyor o da muamma...”


Esmer Brezilya kupa değil eğitim istiyor

Brezilya’da oy atmak zorundasınız.Yoksa sosyal haklarınızdan faydalanamıyorsunuz. Tur rehberi Marcus, siyasetçilerin oyları bu şekilde manipüle ettiklerini söylüyor. Hükümet her ay fakirlere kilise aracılığıyla yemek dağıtıyor. Seçim dönemindeyse favelalarda kilisenin dediği oluyor. Marcus, “İşte bu yüzden eğitim istiyoruz” diyor. Bizse Vodafone Cup şampiyonuyla Maracana’ya ilerliyoruz. Köşe başlarını kiliseye bağış toplayan gruplar tutmuş. Yanımızda, üzerinde “İsa” yazan bayraklar sallanıyor. Maça gidiyoruz. Stadyumda herkes beyaz, oysa Rio’nun yarısı esmer tenli! 3-0 Brezilya kazanıyor. Aylar öncesinden 400 reale (yaklaşık 400 lira) biletlerini satın alan taraftarlar, maç sonrası kutlamalarındaysa sınıfta kalıyor. Felipe’ye gelince; o “Gerçek Brezilya bu değil” diyor.


Haber: Alihan Mestci

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.