Korunması ve mücadele etmesi kolay bir sorun olmasına karşın, iyot eksikliği tüm dünyada küresel bir problem olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, dünya nüfusunun yüzde 54’ü iyot yetersizliği ve bunun yaratabileceği hastalık riskleriyle yaşıyor. Ülkemizde de 1999 yılından bu yana iyot eksikliği/guatr ile mücadele amacı ile sofra tuzlarına iyot ekleniyor. Ancak, çalışmalardan olumlu sonuçlar alınmasına karşın, ülkemizde iyot yetersizliğine bağlı guatr, önemli bir sağlık problemi olarak insanları etkilemeye devam ediyor.


Acıbadem Fulya Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter, besinlerden alınabilen iyodun yetersizliği durumunda, çocuklarda büyüme geriliği, zeka ile ilgili sorunlar, erişkinlerde ise guatr (tiroit bezinde büyüme), tiroit nodülü ve hipotiroidi gibi hastalıkların ortaya çıktığını hatırlatıyor.


İyot eksikliğinin nedenleri nelerdir?


Sağlıklı beyin gelişimi ve büyümenin temel taşlarından olan tiroit hormonlarının üretilebilmesi için vücuda yeterli miktarda iyot alınması gerekiyor. Ancak ne yazık ki vücut tarafından üretilemiyor. Bu nedenle deniz suyu ve toprakta doğal olarak bulunan iyot aynı zamanda, deniz ürünleri, et, süt ürünleri, yumurta gibi besinlerden de karşılanabiliyor. Eğer, beslenme yolu ile yeteri kadar iyot alınamazsa sorun kronikleşiyor ve buna bağlı problemler ortaya çıkıyor. İyot eksikliğini küresel bir sorun haline getiren en önemli etken ise toprak ve sularda yeterli miktarda iyot bulunmaması olarak gösteriliyor.


İyot eksikliği nedeniyle ortaya çıkan tiroit hastalıklarının başında ise guatr geliyor. İstatistiklere göre, dünyada yeterince iyot alamadıkları için 740 milyon kişi guatr hastalıklarından etkileniyor. Prof. Dr. Rüştü Serter, tiroit bezinin büyümesine bağlı olarak ortaya çıkan bu sorunda hastanın şikâyetlerinin ancak hormon düzeyleri belirgin olarak düşmeye başladığında ortaya çıktığına işaret ediyor.


İyot eksikliğinin belirtileri nelerdir?


Tiroit hormonu düşüklüğünde metabolizma yavaşladığı için kilo alma hastalardaki en yaygın şikayetlerden birini oluşturuyor. Bununla birlikte, halsizlik, cilt kuruluğu, saç dökülmesi, ciltte kalınlaşma, kabızlık, soğuğa tahammülsüzlük, saç ve tırnaklarda kırılma, adetlerde düzensizlik, unutkanlık zamanla ortaya çıkan yakınmalar arasında gösteriliyor. Daha ilerlemiş durumlarda ise konsantrasyon güçlüğü, depresyon, duygu durumunda dalgalanmalar, kalp ve akciğer yetersizliği gelişebiliyor. İyot eksikliğinin uzun dönemde kadınlardaki en önemli etkilerinden biri ise infertilite (kısırlık).


Önlenebilir zeka geriliğinin nedeni

Gebelik ve emzirme döneminde ise iyot eksikliği yaratabileceği ciddi sorunlar nedeniyle çok daha fazla önem taşıyor. Ciddi iyot eksikliği yaşayan annelerde, düşük, erken doğum, doğumsal anomaliler ve bebekte hipotiroidi (kretenizm), zeka ve gelişme geriliği, işitme ve konuşma bozuklukları görülebiliyor. Prof. Dr. Rüştü Serter, yeni doğanda hipotiroidiyi erken tespit edebilmek için her doğan bebekte TSH hormon kontrolü yapıldığını belirtiyor.


Önlenebilir zihinsel geriliğin de başlıca nedenin iyot eksikliği olduğunun altını çizen Prof. Dr. Rüştü Serter, “Dünyada her yıl doğan yaklaşık 50 milyon çocuk, annelerinin diyetinde yeterince iyot bulunmaması yüzünden farklı ölçülerde zeka geriliği riskiyle karşı karşıya. Çalışmalar, büyüme geriliği olan çocuklarda iyot eksikliğini tedavi etmenin, büyüme üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu gösteriyor” diyor.


Kanser gelişim riskini artıyor

Uzun dönem iyot eksikliği yaşayan kişilerde tiroit kanseri riskinin de arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Rüştü Serter, sözlerine şöyle devam ediyor: “İyot eksikliği durumunda nodüller ortaya çıkarken, iyot düzeyi normal olanlara oranla, herhangi bir kaynaktan gelen iyodu çok daha fazla alıyor. Çevredeki radyoaktif iyodun tutulumu da iyot eksikliği olan bireylerde daha fazla olacağı için kanser görülme riski de artıyor. Nitekim Çernobil nükleer kazasından sonra ülkemizde tiroid kanser oranında belirgin artış yaşanmasındaki etken de budur.”


İdrarda iyot düzeyine bakmak gerekiyor

Erişkinde iyot eksikliğinin erken dönemlerde belirti vermiyor. Üstelik eksikliğin olup olmadığı ne yazık ki fizik muayene ile anlaşılmıyor. Prof. Dr. Rüştü Serter vücuttaki iyot durumunu değerlendirmek için en pratik yöntemin idrarda iyot atılımının ölçülmesi olduğunu belirtiyor ve şüphelenilen vakalarda idrarda iyot düzeyi ölçülmesi gerektiğine işaret ediyor.


İyot eksikliği nasıl tedavi edilir?


İyot eksikliğinde korunma tedavisi gıdalarla yeterli iyot alımıyla başlıyor. İşlenmemiş deniz ve kaya tuzu ise önemli doğal iyot kaynağını oluşturuyor. İyottan zenginleştirilmiş tuz ise iyot eksikliği ile mücadelenin en etkin yolu. Bu amaç için fazla miktarda tuz kullanımına gerek olmadığını söyleyen Prof. Dr. Rüştü Serter, “Günde sadece 2 gram iyotlu tuzun sürekli kullanılıyor olması iyot ihtiyacını karşılamaya yetiyor. Tuzdaki iyotun korunması için nemli olmayan, ışık görmeyen kapalı kaplarda saklanması ve yemeğe piştikten sonra ilave edilmesi önem taşıyor. Belirgin iyot eksikliği tespit edilmiş kişilerde ise hekim tarafından iyot preparatları önerilebilir” diyor.


Ülkemizde 1999 yılından bu yana iyot eksikliği/guatr ile mücadele amacı ile sofra tuzlarına iyot ekleniyor. Bu korunma politikasının guatrı olmayan yeni nesillerde guatr gelişme olasılığını belirgin olarak azalttığına işaret eden Prof. Dr. Rüştü Serter, okul çocuklarında iyot taraması olarak gerçekleştirilen çalışmalarda 1999 dan 2007 ye iyot düzeyinde yaklaşık 4 kat artış gözlendiğini anlatıyor. Genel olarak bakıldığında iyotlu tuz ile toplumda iyot alımının artırılmasının gelecekteki guatr oranını belirgin olarak düşüreceği düşünülüyor.


Aşırı iyot alımı sorun yaratır mı?


Bir grup tiroit hastalığında iyot yüklemesinin bu hastalarda tiroidin aşırı çalışmasını körükleyebileceğine işaret eden Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter, “ Graves, Hashimoto tiroidi (hormon replasmanı almayanlar) ve sıcak nodülü olan hastaların aşırı iyot almaları, iyotlu tuz kullanmaları sakıncalıdır. Bu hastalar iyotsuz sofra tuzlarını kullanmalıdır. Hastaların bu konuyu doktorlarına danışmaları en doğrusudur. Bazı ilaçların ve görüntülemede kullanılan radyoopak maddelerin de yüksek düzeylerde iyot içerdiği unutulmamalıdır” diyor.



Amerikan Hastanesi Endokrinoloji, Diyabet Ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü'nden Dr. Metin Alış, birçok gıdada iyot olduğunu ve yeterli iyot alımıyla iyot eksikliğinden kaynaklanan hastalıkların önlenebileceğini anlattı.


Dünya çapında, geniş coğrafi bölgelerdeki topraklarda iyot eksikliği görüldüğünü aktaran Dr. Metin Alış, dünya nüfusunun yüzde 29’unun -yaklaşık 130 ülkede- iyot eksikliği olan bölgelerde yaşadığına ve bu bölgelerin öncelikle Himalayalar, Avrupa alpleri gibi dağlık bölgelerde, iyotun buzullaşma ve su baskınıyla yıkandığı yerler olduğuna dikkat çekti. İyot eksikliğinin Orta Afrika ve Doğu Avrupa gibi okyanuslardan uzak bölgelerde de görüldüğünü ve bu bölgelerde sadece yerel olarak üretilen gıdaları tüketen kişilerin iyot eksikliği hastalıkları için risk altında olduğuna değinen Dr. Metin Alış, “Türkiye’de de iyot eksikliği bölgelere göre değişkenlik gösterir. Normal diyet iyot alımı günde 100-150 mikrogramdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün toplum için saptadığı iyot gereksinimi; yetişkin ve ergenler için günde 150 mikrogram, hamile ve emziren kadınlar için 250 mikrogram, 0-6 yaş arası çocuklar için 90 mikrogram, 6-12 yaş arası çocuklar için 120 mikrogramdır” dedi.


Kaya ve Himalaya tuzunda iyotun yetersiz olduğunu anlatan Dr. Metin Alış, “İyotun gıda ürünlerine eklenmediği alanlarda ana besin iyot kaynakları; tuzlu su balığı, deniz yosunu ve tahıllardır. Dünyada iyot eksikliğinden kaynaklanan hastalıkları önlemek için yaygın iyot zenginleştirme uygulaması Dünya Sağlık Örgütü tarafından önerildi ve 1998’den beri Türkiye’de iyot eksikliğini düzeltmek için sofra tuzunun iyotla takviye edilmesi zorunlu oldu,” dedi. Dr. Metin Alış şöyle devam etti:


Yeni doğan bebekler iyot eksikliğinden daha çok etkilenir

“Yeni doğan bebekler ve küçük bebekler, yetişkinlere göre iyot eksikliğinden çok daha fazla etkilenir. Ciddi iyot eksikliği tiroit büyümesi ve tiroit bezinden yetersiz tiroit hormonu salgılanmasına neden olur. Şiddetli iyot eksikliği olan kadınların doğurganlığı ise zayıflayabilir. Bebeğin beyin gelişimi için tiroit hormonları çok önemlidir ve hamilelerde ciddi iyot eksikliği, büyüme geriliği veya kretinizm denen doğuştan tiroit bezinin yeterli çalışmamasına bağlı zeka geriliğine yol açabilir. Hatta annede hafif iyot eksikliği bile çocuklarda düşük zeka ile ilişkili olabilir. Hamilelerde sınırda iyot alanlarda bile guatr gelişebilir.


Özetle, yeterli iyot alımı ile iyot eksikliğinden kaynaklanan hastalıklar önlenebilir. Birçok gıdada iyot vardır. Tuz kullanımıyla ilgili sınırlaması olmayan kişilerde, ulaşılabilecek en kolay ve en ekonomik ana kaynak, normal iyotlu tuzdur. Hamilelik hazırlığında olan kadınlarda ve hamilelerde ilave olarak iyot tabletleri veya iyot içeren multivitaminlerin kullanılması, bebeğin normal gelişimi için gereklidir.”



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Güzel
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.