Kısa süreli ve dozunda stres, vücudu uyarırken aşırısı zararlı oluyor. Yapılan çok sayıda araştırma da bu bilgiyi doğruluyor. Günümüzde stresten kaçmak mümkün değil ama zararlı etkilerini azaltmak için yapılacak pek çok şey var. İçe dönüş ve pozitif enerji teknikleri bunların başında geliyor. Çoğu kişi zor ve sert bir hastalığa yakalandıktan sonra manevi yönü üzerine çalışmalar yapmaya başlıyor. Peki, ruhumuzu besleyen içe dönüşleri hastalanmadan önce uygulamak akılcı değil mi? Bilin ki bu tür hastalıklarda hem tedavi hem de korunma açısından en önemli konu, iyi olacağına derinden inanmaktan geçiyor. Yakın çevrenin sevgi ve desteğini de unutmamak gerek tabii.

Kanserden yüzde yüz korunmak mümkün mü?

Tabii ki hayır. Ancak yakalanma riskini en aza indirmek mümkün. Tüm çabalara ve araştırmalara karşın kanserin nedeni hâlâ kesin olarak bilinmiyor. Çevre faktörleri, kalıtsal etkenler, stres, hormonlu gıdalar, fazla kilo, radyasyon, aşırı hareketsizlik, yoğun kimyasal madde kullanımı, bazı virüs enfeksiyonları, bazı kronik zehirlenmeler, sigara, bazı ilaçlar, alkol, tütsülenmiş gıdalar, mangal dumanı, beyaz şeker ve un tüketimi riski artıran nedenler arasında yer alıyor.

Taze sebze ve meyve (özellikle bal kabağı, kereviz sapı, semizotu, taze narenciye, taze hindistancevizi, brokoli, karnabahar, dut, ahududu, böğürtlen, üzüm, enginar, havuç, sarı biber, trabzon hurması, domates, lahana, kızılcık, bayır turbu, tümmor orman meyveleri), doğal süt ürünleri, kabuklu pirinç, köy yumurtasının beyazı, üzüm çekirdeği, dereotu, biberiye, zencefil, zerdeçal, taze nane, hurma, limon, yulaf ezmesi, tam buğday ve tam tahıllı ürünler, ceviz, çamfıstığı, kuşburnu, sarımsak, kırmızı, beyaz ve taze soğan, derin denizlerin temiz beyaz etli balıkları tüketmek hastalığı kendinizden uzak tutmanızı ve sağlıklı bir hayat sürmenizi sağlayabilir.

Hastalıklarla mücadelede çaylar ve baharatlar

Yeşil çay

Yeşil çay tıpkı normal çay gibi demleme veya haşlama yoluyla hazırlanabilir. Tadı hafif buruktur ve aşırı koyu yapılmadığı takdirde içimi kolaydır. Kanserden korunmak için günde 4 fincan tüketebilirsiniz. İçerdiğindeki polifenoller güçlü bir antioksidan ve kansere karşı koruyucudur. Vücutta antioksidan maddelerin üretimini de artırır. Aynı zamanda iyi bir toksin atıcıdır.

Kekik çayı

1 bardak suya 1 çay kaşığı kadar kekik koyup bir taşım kaynatın. 2 dakika demleyip günde bir fincan için. Kekik, bakterileri ve mantarları öldürücü etkiye sahiptir. Sindirim sisteminden toksin atıcı etkisini de unutmamak gerekir. Vücut direncini artırır.

Biberiye çayı

1 bardak suda, 1 çay kaşığı kadar biberiyeyi, 1.5-2 dakika kaynatıp demleyin. Günde 1 fincan tüketin. Biberiyeyi baharat olarak da kullanabilirsiniz.

Hindiba çayı

Bir tutam kuru hindiba yaprağı üzerine bir fincan kaynar su döküp 2-3 dakika demleyin. Günde 2-3 bardak tüketirseniz karaciğerden toksin atılmasını sağlar.

Zencefil çayı

1 bardak suda 2-3 parmak ucu kadar zencefil kökünü kaynatın. 2 dakika demleyin. İncecik 1 dilim limon ekleyip günde 2 fincan tüketin. Sabahları 1 tatlı kaşığı bala, 1-2 kahve kaşığı toz zencefili karıştırarak yutmak toksinlerinizi atmanıza yardımcı olur. Ayrıca kemoterapi tedavisi gören kanser hastalarının bulantılarını azaltmaya da yardımcı olur.

Isırgan çayı

Isırganın hem yaprakları hem de tohumu kullanılabilir. İri bir tutam ısırgan yaprağının üstüne kaynar su dökün, 2-3 dakika demleyin, günde 1 ya da 2 fincan tüketin. Kanser tedavisinde yardımcı olarak kullanılan bu bitkinin esas etkisi vücudu korumak.

Ekinezya çayı

Bağışlık sistemini kuvvetlendiren bu çayı sabah ve akşam 2 fincan tüketin. Birkaç hafta kullandıktan sonra iki hafta ara verin.

Kombu mantarı çayı

Eskiden evlerde hazırlanıyordu ama artık ülkemizde hazır olarak şişelerde satılıyor. Bağışlık sisteminizi destekleyen bu çayı sabah, akşam aç karna 1 bardak için. Özellikle bağırsak kanserinde koruyucu etkisi olduğu iddia ediliyor. Şeker hastalarının ve mayalı gıda alerjisi olanların içmesi ise önerilmiyor.

Karanfil

Karanfil genel olarak hücre büyümesini ve çoğalmasını veya istenmeyen mikroorganizmaların oluşumunu azaltıcı bir etkiye sahiptir. Günde iki, üç kez emilip çiğnenmesi yeterlidir.

Keten tohumu

Çok yüksek oranda posa içerdiği için özellikle bağırsak kanserine karşı oldukça koruyucudur. İçerisindeki bazı doğal maddeler solunum sisteminde ve prostat üzerinde de olumlu etkiye sahiptir. İçerisindeki omega-3 de bağışıklık sistemi için gereklidir.

Dereotu

Yapılan araştırmalarda antioksidan özelliğinin olduğu saptanmıştır.

Zerdeçal

Zerdeçal özellikle karaciğerden toksin atma ve kanser tedavisi sırasında karaciğeri korumak için çok yararlı bir baharattır. Korunma ve tedaviye yardımcı olması açısından tüm baharatlar içinde ilk sırada yer alır.

İçe dönme egzersizi nasıl yapılır?

1. Elinizi, yüzünüzü, kulak arkanızı ılık suyla yıkayın, ağzınızı çalkalayın.
2. Eğer varsa doğal hoş kokulu bir tütsü yakın. Belli belirsiz duyulan rahatlatıcı bir müzik açın. Eğer evde çiçeğiniz varsa yanınıza alın.
3. Üzerinize rahat bir kıyafet giyin. Rahat bir şekilde oturun. Ellerinizi, ayaklarınızı çapraz yapmayın, katlamayın. Enerjileri bloke edersiniz.
4. Gözlerinizi kapayın ve 3 kez burundan derin nefes alın, yavaşça ağzınızdan verin.
5. Yukarıdan aşağıya doğru yavaş, yavaş tüm kaslarınızın gevşediğini hissedin. Bırakın bedeniniz adeta pelte gibi yumuşasın.
6. Başınızın üzerinde bir ışığın belirdiğini ve yavaşça bedeninize doğru aktığını düşünün. Ilık şifa enerjisinin ağrının, yorgunluğun olduğu alanlara doğru aktığını düşünün ve hissedin.
7. Tüm dikkatinizin içinizde yoğunlaşması önemli, dışarıdan uyaranları önemsemeyin.
8. Süreyle çok ilgilenmeyin ama kendinizi hazır hissettiğinizde oldukça yavaş bir şekilde enerjinin akışını kesin. 1-2 dakika sonra yavaşça gözlerinizi açın. İhtiyaç hissediyorsanız, birkaç dakika uzanıp dinlenin.

Haber: Ender Saraç