Bu nasıl olabilir? Bu tamamiyle bir evrim hareketi: Vücudumuzun sonraki nesillere DNA yoluyla aktardığı "üreme fonksiyonuna artık ihtiyaç yok" mesajıdır.




Oksitosin: Huzur sıvısı





Oksitosin, son zamanlarda aşk hormonu veya ruhsal molekül gibi benzetmelerle çok sık sözü edilen bir madde. Oksitosin insandaki olumlu hisler için muazzam bir düzenleyicidir: stresi düşürür, acı eşiğini yükseltir, güven verir, depresyonu azaltır, sosyal katılım ve tepkileri yükseltir. Kendinizi, bir başkasını ve çevrenizi sevme kapasitenizi yükseltir.




Uzmanlar, sevme kapasitesi doğumda şekillenir diyor. Ve burada sevgi ile kastedilen özel birini veya çocuğunuzu değil bütün olarak insan ailesini ve tür olarak ortak bir geleceği paylaştığımız topluluğu sevmek.




Sevme kapasitemizi geliştirebilmemizin merkezinde, depresyon, fiziksel şiddet, narsist kişilik, otizm ve intihar gibi psiko-sosyal konular var.


Bir bebek doğurmak, bir ruh doğurmak

Doğum; doğan çocuk veya annesi açısından hayatın devamını sağlayacak oksitosin çevriminin düzenlenmesi için muazzam bir zaman. Dünya üzerinde birçok araştırma doğum sırasında otizm riski bulunduğunu kanıtladı.




Doğum sırasında biyokimyasal aşamalardan geçen memeli beyni, bu sırada sosyal fonksiyonlarını ve kendi iç düzenlemelerini oluşturur. Bu eşik, ileride bireyin aile içi, eğitimsel ve ruhsal rehberliğini yapacak ve sosyal bilinç ve davranışlarını belirleyecek önemli uzantılar, ilişkiler barındırır.




Doğum sırasında birincil olarak odaklanılması gereken risk sentetik oksitosin kullanımı ile tetiklenen otizmdir. Japonya'da aynı sosyal çevrede farklı iki hastanede yapılan çalışmada oksitosin kullanılarak 39 haftalık yapılan doğumlarda otizm riskinin yükseldiği görülmüştür.


Sağlıklı geleceğimizi riske atmak



Sentetik oksitosin kullanılarak yapılan doğumlar nedeniyle doğal oksitosin sistemine olan fiziksel ihtiyaç ortadan kalkıyor. Anne ile bebek arasındaki bağın kurulması ve daha birçok ruhsal alanda oksitosin birinci derecede önemli bir rol oynuyor.




Sentetik oksitosinle, doğal yollarla içsel eczanemizden salınan oksitosin arasında bariz farklar vardır. Bunlardan ilki, sentetik oksitosinin bir serumdan sabit bir akımla gelmesi, doğal oksitosinin ise doğumun doğası ile uygun ritmik dalgalar halinde salınmasıdır. Sentetik uygulamalar veya başka bir nedenle beyni oksitosin salgılamayan bir anne doğum sırasında daha büyük aksaklıklar, daha yoğun ağrılara maruz kalabilir. Doğum sırasında doğal olarak gelişecek reflekslere sahip olmayabilir.




İleri teknoloji ile yapılan bu doğumlar 3-4 nesil daha devam ederse insan doğal oksitosin sisteminin daha çok zayıflaması oldukça mümkündür. Diğer bir deyişle doğurganlık yeteneğimiz azalacaktır.

Hadi gelin insan doğasına, doğalına sahip çıkarak türümüzün geleceğini koruyalım. Bu en yüksek potansiyeli, huzur, zevk, yetenek ve insan olmanın derinliğini koruyarak doğurganlığı artıralım.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.