Ellerimiz dış görünüşün önemli bir parçasını oluşturan organlarımız olarak, yapılan her tür anti-aging uygulamada hatırlanmayı fazlasıyla hak ediyor. Çünkü yaşlanmanın ilk belirtileri sadece yüzde değil ellerde de görülüyor. Oysa yapılan uygulamalar sırasında; yüz, boyun ve dekolte bölgelerinin ihmal edilmediği buna karşın ellerin unutulduğu görülüyor. Esteworld Etiler Plastik Cerrahi Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Gül Yıldırım, ellerin yüzden sonra vücudun dış etkenlere en açık bölgesi olduğunu söylüyor ve vücudumuzun bu önemli bölgesinin periyodik olarak yapılacak özel bakım ve tedavilerle korunmasını öneriyor.


Nemlendirici kullanın

Eller gün içinde sıcak, soğuk ve kimyasal maddeler gibi çok sayıda dış etkene maruz kaldığı için gerektiği şekilde korunamıyor. Düzenli nemlendirici kullanmak, bakımlı ve sağlıklı görünümün yanında dış etkenlere karşı dayanıklılığı da artırıyor.


Haftalık yapılacak peeling uygulamaları cildin ölü deriden arındırılarak tazelik ve canlılığının korunmasına yardımcı olurken, güneşe bağlı olarak oluşabilecek lekelerin de hafiflemesini sağlıyor. Bunun dışında özellikle yaz aylarında, güneş ışınlarının yaşlandırma etkisinden koruyucu krem ve losyonlar öneriliyor. Düzenli olarak yapılacak bakımların yaşlanma sürecini geciktirme yolunda önemli payı olsa da zaman içinde cildin yapısında bulunan, hyalüronik asit miktarı ile deri altı yağ dokusunda meydana gelen azalma; deride incelme, damarlarda belirginleşme, güneş hasarına bağlı renk farklılıkları ve lekelenmelerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Gül Yıldırım, bu evrede profesyonellerce uygulanacak medikal işlemlere ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.


Sıkılaşma ve canlanma sağlıyor

Derideki incelme ve kırılganlığa yönelik olarak, derinin direncini artırıcı ve kolajen sentezini uyarıcı uygulamalar olduğunu belirten Yıldırım, “Peeling, dermaterapi ve hyalüronik asit içeren mezoterapi uygulamaları bu alanda en çok yararlandığımız yöntemlerdir” diyor. Yıldırım, dermaterapi işlemiyle mikro iğnelerle deride açılan kanallar sayesinde tedavi edici serumların cilt altına geçişinin kolaylaştığınıve oluşturulan yara algısıyla yara tamir mekanizmalarının devreye girerek kolajen sentezinin uyarıldığını söylüyor. Hyalüronik asit içeren mezoterapi uygulamalarıylaysa derinin kaybettiği nem yerine koyuluyor ve direnci artırılıyor. Bu uygulamanın sonucunda, deride sıkılaşma, canlanma ve parlaklık elde ediliyor.


Haber: Ceyda Erenoğlu

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.