Son yıllarda gündeme gelen ‘rujdaki kurşun korkutuyor’ bazlı araştırmalara dayanarak yapılan yeni bir araştırmada ruj kullanarak günde ne kadar kurşun, kadmiyum, alüminyum ve diğer metallerden tüketildiği araştırıldı. Yayınlanan sonuçlar pek de hoş değil.

Araştırmacılar, 32 eczane, ruj ve parlatıcısını inceledi. Ürünlerde, aralarında kurşun, alüminyum, kadmiyum, krom, manganın da bulunduğu ve kanserojen ve nörotoksik etkilere sahip olduğu bilinen 9 farklı metal arandı. İstisnasız her üründe manganez, titanyum, krom, nikel ve alüminyum; yüzde 75’inde kurşun ve yarısında da kadmiyum bulundu.

Kulağa kötü geliyor ama sonuç büyük bir sürpriz değil. Metaller, favori rujlarınıza o muhteşem ışıltıyı veren pigmentleri sağlamak için kullanılıyor. Kozmetik şirketlerine satılmadan önce pigmentler yıkanıyor ama bu zor bir işlem ve devlet firmalara metal kalıntıları az miktarda metalik atık içeren küçük ürünleri satması için esnek davranıyor. Kurşun, örneğin, milyonda 20 parça kadar mevcut olabilir. Bu limit şekerde milyonda 0.1 oranında. Tabii fark şekeri yiyor olmanızda…

Araştırma burada ilginçleşiyor

Önceki araştırmalar bir rujun içinde ne miktarda metal bulunduğunu incelerken bu araştırma bir adım öne geçti ve ne kadarını yuttuğunuzu sorguladı. Her dudaklarınıza sürdüğünüzde ne miktar ürün gittiğini hesapladılar (10 mg) ve bunu kaç kez tekrarladığınızla çarptılar; günde 2 kez kullanıldığında 24 mg, 7–8 kez sürüldüğünde ise 87 mg’a varıyor. Hesaplamalar, dudağınıza sürdüğünüz her katmanı yuttuğunuzu baz alarak yapılıyor. Bu ancak eğer asla ağzını silmez, kaleminizin arkasını yemez ya da yemez içmezseniz söz konusu olabilir. Ama araştırmanın hatırına, ruju sürdükten sonra konuşma ve yalama dışında herhangi bir faaliyetten kaçındınız diyelim; günde ne kadar metal yutmuş olursunuz?

Araştırmaya göre, ortalama kullanım söz konusuyken, sadece krom ürünlerin üçte birinde, önerilen maruz kalma sınırlarını aştı. Rujunu çok sık tazeleyenler içinse alüminyum, manganez ve kromun sağlıksız oranlarda tüketildiği belirtilmiş.