Kendinizi eleştirdiğiniz oluyor mu hiç? Benim cevabım evet!


Etrafımda heyecanını kaybetmiş o kadar insan var ki bu yoğun negatifliğin içinde pozitif kalmak gerçekten çok zor. Etkilenmemek de elde değil. Herhangi bir olay karşısında, bu iyi bir şey bile olsa, ilk önce negatif tarafa odaklanıp onu görüyoruz.


Şevkinizi kırıyorlar, hevesinizi kursağınızda bırakıyorlar, heyecanınıza ortak olamadıkları gibi olumsuzlukları da cabası. Peki, ne yapalım, kimseyle konuşmayalım mı? Paylaşmayalım mı? Yalnız mı kalalım?


Tercih meselesi, bazen işte tüm bunlar yüzünden kabım dar geliyor, boğulacakmış gibi oluyorum. Ne kadar da çelişkilerle doluymuşum. Zaman zaman buharlaşıp gitmek istiyorum sessiz sedasız, zaman zaman da yakıp yıkarak. Nedir böyle hissettiren peki, uzaklaştıran bu kadar? Bulamıyorum cevabı.


Sonra yine konuşuyorum kendimle çözüm bu mu diyorum, vazgeçmek mi yani, en kolayı değil mi gitmek. İçine dön diyorum kendime. Cevap orada. Sağlam tut orayı, sev kendini sen, konuş onunla. Sarılırsınız belki. Sor hatta belki kırıldığı bir şey vardır.


Sanırım iyileşmek için bir kez daha geriye dönerek, bazı şeylerin üzerinden geçip, onları kabul etmek, affetmek ve hazmetmek gerekiyor.


Bunu başardığımızda, işte o zaman, hani bileceksiniz ki içerde bir yerde her şeye göğüs gerebilecek kocaman bir İç var, işte o zaman gelsin bütün olumsuzluklar!


Güçlü kal içim.


İlknur Yeniçeri

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.