Sizce ülkemizde kadın ve erkekler hakları bakımından birbirleriyle eşitler mi yoksa değiller mi? Eşitlerse neden eşitler, değillerse neden değiller? Bir gün içinde aklımızdan türlü türlü şeyler geçiriyoruz. Akşama yapacağımız yemekten, yarın gireceğimiz sınavdan ve buna benzer birçok düşünce geçiriyoruz aklımızdan ama bir günde oturup hiç kadın ve erkeğin haklarının eşit olup olmadığını düşünmüyoruz?


Düşünmüyoruz çünkü kendimizi her şeyden daha önemli, daha öncelikli görüyoruz. Hep bu konuyu düşünmeyi ve bu konu hakkında bir şeyler yapmayı erteliyoruz ama halı saha maçımızı ya da o vitrindeki elbiseyi almayı nedense hiç ertelemiyoruz çünkü bencilleştik. Önce biz demek yerine ben diyenlerden olduk. Hepimiz öyleyiz ve bunu bir türlü kendimize itiraf edemeyenlerdeniz. Peki, şimdi düşünmeye başlarsak, sizce kadın ve erkek hakları eşit olduğu bir ülkede mi yaşıyoruz?


Hayır.


2015 yılında Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’nu (The Global Gender Gap Report 2015) yayımlamıştı ve Türkiye kadın ve erkek arasındaki eşitsizlikte 145 ülke arasında 130'uncu olmuştu. Bahreyn, Azerbaycan, Ermenistan ve Gana gibi ülkeler sıralamada Türkiye’yi geride bırakmıştı. Bu rapor bugün yapılsa sanırım daha da gerilemiş olduğumuzu göreceğiz. Peki, bunun sebebi ne? Neden diğer ülkeler gibi kadın ve erkek eşitliğine önem vermiyoruz? Neden kızlarımıza çocukluklarından beri ‘Sen kızsın yapamazsın” şeklinde ikazlarda bulunup yaptığı veya yapacağı güzel işlerin önüne geçiyoruz? Bugün neden hala şiddet gördüğünü defalarca bildiren bir anneyi ve evlatlarını koruyamıyoruz?


Kadın ve erkeklerin haklar bakımından eşit olduğunu savunan düşünce olan feminizm bir çok ülkede – bizim ülkemizde dahil- genellikle erkek düşmanlığı olarak algılanmakta. Bu görüşün savunucuları her ne kadar da doğruları anlatmalarda herkes konuyu işine geldiği gibi anlıyor ve feministim denenlere erkek düşmanı gibi davranıyor. Oysa feminizm, erkek düşmanlığı değil aksine erkeklerinde haklarını savunan bir düşünce. Fakat genellikle kadınlarca savunulduğu için düşünce tamamen yanlış anlaşılıyor ve konu hiç gelmemesi gereken yerlere geliyor.


Feminist düşünce tarzını savunanlara baktığımızda büyük çoğunluğunun kadın olduğu görülür çünkü erkek egemenliğinin en üst düzeyde olduğu bir toplulukta yaşıyoruz ve bu sebeple kadın feminist sayısı fazlalık göstermekte. Ben bugün bir erkek olarak feministim dediğimde insanlar benim hakkımda da erkek düşmanı olarak düşünmekte hatta arkamdan türlü türlü şeyler söylemektedirler. Fakat ben kendi ırkımın düşmanı değil, kendi ırkımın baskın olduğu bir topluma karşıyım. Bence kadınlar toplumun her alanında yer almalıdır. Bugün ‘erkek işi‘ olarak görülen işleri kadınlarda yapabilir hatta kadınlar erkeklerden daha iyi bile yapabilir.


Bugün kadının işi evde durup çocuk bakmak, ev işi yapmak değildir. Bir kadın sadece evde değil her yerde olmalıdır. Aynı şekilde erkeklerde belirli yerlerde değil, her yerde olmalıdır. İşte feminizm budur. Herkes için eşitliği savunmaktır. Fakat halen birçok insanın işine gelmemektedir bu şekilde düşünmek. Oysa bir toplumun gelişmesi için en önemli şey kadın ve erkeğin eşit muamele görmesidir, erkeğe ayrıcalıklı davranmak değildir.


Daha eşit yarınlar için, yaşasın feminizm!


Mert Kaya


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.