Artık anne adayları doğum tarihini astrolojik takviminden çıkan sonuca göre denk getirmeye çalışıyor, böylelikle çocuğun yalnızca burcu değil tüm hayatını etkileyecek doğum gününü de önceden planlanlayabiliyor. Bahçeci Sağlık Grubu doktorlarından Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Burçak Erzik; “Gebelik ve doğum deyince bir kadın doğum uzmanı olarak en kolay söylediğimiz söz, doğum hiçbir plan ve programa uydurulamaz demek oluyor fakat astrolojik takvimine göre bebeğinin istediği zaman diliminde doğmasını isteyen gebelerimizle karşılaşıyoruz, bu durumda annenin ve bebeğin sağlığı açısından bir sorun olmadığı ve tıbbi anlamda doğru yaklaşımları etkilemediği sürece düşüncelerine saygı duyarak ortak bir noktada buluşabiliyoruz” dedi.

Özellikle büyük şehirlerde yaşayan anne adayları için dönemin son popüler yeniliklerinden biri doğacak çocuğunun gününü belirleyerek burç takvimine göre kendisini bekleyen olumsuzluklardan çocuğu daha doğmadan önüne geçebilmek. Çocuğun planlı, programlı ve hesaplama doğrultusunda doğumunun yapılması tabii ki sağlık şartları elverdiği ölçüde gerçekleşebilmektedir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Burçak Erzik; “gebelerin yaklaşık %90’ında doğumun takvimi 38. ve 41. gebelik haftalarında belirlenir, gebeliğin 20. Haftalarına gelindiğinde bebeğin gelişimi, plasentanın yerleşimi, durumu, rahim yapısı ve gebenin özellikleri bizlere doğum hakkında bilgiler vermeye başlar” dedi.

“Gebeliğin seyri doğum için istenilen tarihe uydurulamayabiliyor”

Günümüzde deneyimli astroloji uzmanları sayesinde çıkarılacak doğum haritasının sonuçları ile bebeğin burcuna bağlı kişisel özellik ve nitelikler hakkında bilgi alabilmek mümkün. Doğum tarihi önemli olduğu gibi doğumun tam saati de hayatın ve gezegenlerin evreleri açısından önemli rol oynamaktadır. Op. Dr. Burçak Erzik; “normal doğum ya da sezaryen fark etmez, doğumu istenen kalıplara uydurmak hem doğanın yapısına hem de yaşam biçimimize aykırıdır. Gebeliğin seyri, ameliyathanenin gün ve saatinin uygunluğu ve planlanan programın tıkır tıkır işlemesi mümkün değildir” diye belirtirken astrolojik haritaya göre istenilen zaman diliminde bebeğinin doğmasını dileyen gebeler ile son yıllarda çok sık karşılaştığını; annenin ve bebeğin sağlığını tehdit eden herhangi bir problem yoksa ve tıbbi yaklaşımları etkilemeyen bir süreç gelişiyorsa düşüncelerine saygı duyduğunu bu doğrultuda ortak bir noktada buluşabilmek için elinden geleni yaptığını dile getirdi.

Doğumun tek belirleyicisi doğacak çocuktur!

Gezegenlerin açıları ve hareketleri baz alınarak ortaya çıkarılan doğum takvimi doğacak bebeğin geleceğine yönelik aileye ipuçları vermektedir. Her anne babanın hayali çocuğunun güzel bir geleceğe sahip olmasıdır elbette. İyi bir eğitim, güzel bir meslek hayallerinin yanı sıra artık ebeveyn ve çocuk ilişkisi, çocuklarıyla iyi anlaşabilme düşüncesi de beklentilerin arasında yerini almaktadır. Bu noktada çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin aklına ilk olarak burçlar gelmektedir ve olmasını istedikleri burca göre doğum planlaması oluşturmaktadırlar. Son dönemde bu tarz istekler ve planlamalarla sıklıkla karşılaştıklarını belirten Op. Dr. Burçak Erzik; “doğumun ilerleyişine göre esneklik yaratmak ve beraberce olabilecek en iyi aralığı seçmek zorundayız, gebeler de bunun bilince oldukları için doğum zamanı geldiğinde yalnızca buna konsantre oluyorlar ve stressiz bir şekilde istediğimiz yolda ilerleyebiliyoruz” diyerek doğum için yaklaşık 2-3 haftalık bir tahmini aralık belirleyebildiklerini ama en doğru doğum tarihini sadece doğacak bebeğin belirlediğinin altını çizdi.