Boşanma her ne kadar çiftler arasındaki evlilik ilişkisinin sonlandırılması anlamına gelse de, çocuklar da boşanma sürecinin bir parçası. Boşanıyorsanız yapmanız gerekense, çocuğunza boşanmanın ne olduğunu doğru anlatmanız ve boşanma sonrası hayatındaki değişikliklere onu doğru hazırlayabilmeniz.


Ayrılmaya karar verdiğinizde çocuğunuza bu kararınızı nasıl söyleyeceksiniz? Yaklaşımınız nasıl olmalı? Peki, çocuğunuz bu durumla nasıl başa çıkabilir?


Boşanmanın nedeni ne?


Çocuklar mutlaka yaşadıkları olaylarda neden sonuç ilişkisi kurar. Bazı anne-babalar çocuklarının yanında kavga etmeyerek onlara iyi bir şey yaptıklarını düşünür. Oysa evde hiçbir tartışma görmemiş çocuğa birden boşanma haberi verilmesi onu sarsabilir. Çünkü boşanma kararınız için elinde geçerli bir nedeni yok. Hiçbir tartışmaya tanık olmamışsa anne-babasının aldığı bu kararı anlayamayacaktır. Bu yüzden de boşanmanıza neden olarak kendini gösterecektir. Unutmayın çocuklar her şeyi hisseder. Onlar evdeki en ufak tatsızlığı fark edebilir.


Sanılanın aksine çocuklar anne ve baba arasında bir sorun olduğunu bildikleri zaman, ayrılma haberini daha anlayışla karşılayabilirler. Bu dönemde yaşadıklarına bir anlam verebilmek için fantezilere ve masallardaki büyülü olaylara sığınabilirler. Doğadaki olayların merkezinin kendileri olduklarına inandıkları için anne ya da babasının gidişinin kendisinin suçu olduğunu düşünürler. Kendilerinin yaptıkları bir yaramazlık sonucu bu durumun ortaya çıktığı sanabilirler. Hayallerinde, anne ve babasının hiç ayrılmadığını kurar, reddedilme ve kaybetme duygularıyla başa çıkabilmek için çeşitli nedenler uydururlar. Onları yan yana getirmek için türlü senaryolar hazırlayıp barıştırma çabası içine girebilirler. Böyle bir durumda sizin yapmanız gereken çocuğunuza boşanmanızın nedenini mantıklı bir biçimde açıklamak.


Biz ayrılıyoruz!


Boşanmaya kesin karar vermeden önce çocuğunuzla bu konuyu konuşmayın. Çocuğunu düşünen her anne ve babayı en çok zorlayan durumsa, bu kötü haberin çocuğa verilme anı. Birlikte mi, yoksa anne ya da baba olarak tek başınıza mı bunu söylemelisiniz? Birlikte.


Kötü haberin iyi bir söylenme şekli maalesef yok. Yapmanız gereken şey suçun kendinde olmadığını anlamasını sağlamak ve bundan sonra neler olacağını anlatarak onu hazırlamak. Anne ve baba olarak çocuğunuza birlikte, bundan sonra kimin nerede yaşayacağını, ne sıklıkla görüşüleceğini anlatın. Soru sormasına izin verin ve soruları onun anlayacağı şekilde cevaplayın. Çocuğunuzun aklındaki soru işaretlerini ortadan kaldırmaya çalışın. Bunun içinde ihtiyacınız olan tek şey duru, anlaşılır ve tatlı bir dil. Üzerinde durulması gereken en önemli noktaysa siz boşansanız bile, hala onun annesi ve babası olmaya devam ettiğinizi ve ayrı evlerde yaşasanız da bunun hiç değişmeyeceğini söylemeniz.


O ne yaşayacak? Anne ve babası boşanan çocuğun yaşayacağı en büyük ruhsal sorun, terk edilme korkusu. Evden giden ebeveynin onu unutacağını, artık sevmeyeceğini sanır. Bu da kendine güvenini zedeler. Kimi anne ve babasını bu işi başaramamış olmakla suçlar, onları bir araya tekrar nasıl getirebileceğini düşünüp durur. Anne ve babanın boşanmasının üzerinden yıllar geçse de, hatta onlar ikinci kez evlenmiş olsalar bile birçok çocuk hala onları bir araya getirme hayalleri kurar. Bazen anne ve babalar çocuklarına yanlış sinyaller vererek, onların boş yere umutlanmasına yol açar. Bu süreçte tavrınızın kesin olması çocuğunuzu da rahatlatacaktır.


Onu boşuna umutlandırmayın. Bırakın size soru sorsun. En azından durumu doğru bir şekilde kavramasına yardımcı olur. Siz de ona doğru ve onun anlayacağı dilden cevap vermeye çalışın. Yani, üzülür diye konuşmaktan kaçınmayın. Ayrıca onun yanında sürekli güleryüzlü olmanıza da gerek yok. Üzgün olduğunuzu ama bu durumun herkes için geçici olduğunu ve hayatınıza bir düzen kuracağınızı ona söyleyin. Çünkü çocuklar bu süreçte bir suçlu arar. Çoğunlukla evden gideni suçlarlar ya da kavgalarda kim daha agresifse onu! Özellikle okul öncesi yaştakiler suçluluk ve üzüntü, 8-9 yaşın üzerindekilerse kızgınlık duyar.

Okula gidiyorsa daha hassastır


Çocuklar boşanmadan en çok okul döneminde etkilenir. Çünkü bu yaşlarda anne ve babası arasındaki anlaşmazlığı görmeye ve ikisi arasında taraf tutmaya başlayabilir. Bu durumda çocukta bir güven problemi yaşanabilir. Anne ve babası yeni ayrılmış ve özellikle ilkokul çağındaki çocuklarda olumsuz davranışlar, uyum problemi, okul başarısızlığı, içine kapanma, yalan söyleme, çalma gibi davranışlar ortaya çıkabilir. Bu yaşta boşanma çocuğun gözünde ayıplanan, saklanması gereken bir durum olarak algılanır.


Özellikle okulda konu aileden açıldığında içine kapanır, rahatsızlık duyar. Anne-babasının boşandığını arkadaşlarına açıklayamaz. Bu yüzden de yalan üstüne yalan söyler. Hem arkadaşlık ilişkileri bozulur hem de okulda yaşadığı bu sıkıntılı dönemden dolayı okuldan soğuyabilir. Yetişkinliğe yaklaşmış çocukların boşanmayı kabullenmesi çok daha kolay olur, çünkü neyin neden olduğunu daha iyi bilirler.


Ergenlik çağındaki gençlerse yaşlarının verdiği dönemle de alakalı, ailesindeki bu değişime daha objektif bakabilir ve anlayışla karşılayabilir. Ayrıca boşanmanın erkek çocuklarını daha fazla etkilediğini hatırlatalım. Çevreden onlara daha az ilgi gösterileceğinden erkek çocuklar boşanmadan sonra kendilerini daha fazla yalnız hisseder. Kız çocukları bu konuda erkeklere göre daha şanlı. Boşanmadan sonra çocuklar genellikle annelerinin yanında kaldıklarından kız çocukları anne modeline alışır. Ancak erkek çocuk babadan uzak kaldığı için onu çok fazla örnek alamaz. Dayı, dede gibi akrabaların erkek çocuğa ilgi ve sevgi göstermesi, çocuğunuzun boşanma sonrası yaşayacağı problemleri ortadan kaldıracaktır.

Boşandıktan sonra


Sizin de bildiğiniz gibi ayatınızda boşandıktan sonra birçok şey değişecek. Belki daha az para kazanacak belki de evinizi değiştireceksiniz. Bunu çocuğunuzla paylaşın. Paylaşın ki o da olacaklara kendini hazırlasın. Tatlı dille ona durumunuzu anlatın.


Siz eşinize ne kadar kızgın olursanız olun, çocuğunuza onu kötülemeyin. Eşinizle düzenli bir ziyaret programı hazırlayın. Çocuğunuz kendisini bir anda terkedilmiş hissetmesin. Unutmayın onunla görüşmelerinizin sıklığı değil, geçirdiğiniz vaktin kalitesi sizin için daha önemli. Ayrıca onunla her görüştüğünüzde özel şeyler yapmanıza gerek yok. Sıradan vakit de geçirseniz, önemli olan birlikte olmaktır.


Sürekli hediyeler alarak kendinizi affettirmeye çalışmayın. Çünkü bu durumun zoraki yapıldığını o da hissedecektir. Bu durumda yapması gereken en iyi yol, çocuklarına onu hala ne kadar çok sevdiklerini ve daima seveceklerini söylemeniz. Emin olun bu yol hediyelerden daha çok işe yarayacaktır.


Bu bir maç değil! Taraf tutmasın


Anne-babalar yaşadıkları kötü zamanlardan dolayı bazen, çocuğu diğer ebeveyne göstermeyi pek istemez. Öfkelerinden dolayı kendilerince öç almaya çalışırlar. Bu, çocuk için olabilecek en tehlikeli durumlardan biri. Çünkü çocuk bir taraf tutmaya zorlanır ve en büyük zararı yine çocuk görür. Çocuk kimde kalıyorsa diğer eş tarafından görülmeye devam etmesi onun ruh sağlığı açısından çok gerekli. Anne-baba her ne yaşamış olurlarsa olsunlar, söz konusu çocukları olduklarında onun bakış açısından bakmalılar. Aranızdaki anlaşmazlıklardan çocuğunuzu uzak tutmun. Sizin aranızda kalmamalı. Her iki taraf da çocuğu kendisine çekmeye çalışmamalı. Boşanmadan sonra çocuğunuzun kimde kalacağı hemen belirlenirse onun için daha iyi olur. Böylece kendi düzenini yavaş yavaş kurar. Özellikle anne veya babasıyla hangi gün ve saatler arasında görüşeceğini bilmesi kendine kuracağı bu düzeni kolaylaştırır. Onun için iyi olan, ayrı yaşayan anne ya da babasını sık görmesi değil, düzenli aralarla sürekli görülmesi.


Psikolojik sorunları atlatacaktır


Boşanma sonrası çocuğunuzda bazı psikolojik problemler görülebilir. Bu yüzden ona karşı her adımınızı dikkatli atın. Çocuklar bazen içinde bulundukları duruma içe kapanma ya da öfkeyle karşılık verir. Bazen basit şeylere bile sinirlenir, vurur, kırar, kendine ve etrafındakilere zarar verir. Böyle zamanlarda ona öfkeyle yaklaşmayın, sakin olun. Onun öfkesini boşaltmasını bekleyin ve daha sonra konuşun. Çocuğunuzun duruma tepkisi normal sınırları aşarsa depresyon, kaygı bozuklukları, uyku sorunları, okul sorunları, davranış sorunları gibi ruhsal sıkıntılar ortaya çıkabilir. Bu durumda mutlaka bir çocuk ruh sağlığı uzmanından yardım alın.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.